İngiltere'de University College London (UCL), korona virüs salgınına ilişkin çok çarpıcı bir araştırmaya imza attı. Araştırmada, korona virüse yakalanma ihtimali yüksek olan hayvanlara ilişkin bilgilere yer verildi.
Korona virüs salgınının yarasalar arasında başladığı ve daha sonra muhtemelen karıncayiyenlerden insanlara geçtiği düşünülüyor.
Salgının başlangıcında Hong Kong'da bir köpeğin "hafif korona virüs belirtileri" göstermesi endişeye neden olmuş ancak sonradan uzmanlar, evcil hayvanların bir enfeksiyon kaynağı olabileceğine ilişkin kanıt bulunmadığını açıklamışlardı.
New York'taki Bronx Hayvanat Bahçesi'nde bakıcısından hastalık kapan bir kaplanın korona virüs testi pozitif çıkmıştı. Ancak uzmanlar, hayvanların korona virüs kapması konusunda "toplu bir histeri" yaşandığını söylemişlerdi.
Bununla birlikte UCL'in araştırması insanlarla düzenli olarak temas halindebulunan hayvan türlerinin riske açık olduğunu gösteriyor.
Korona virüs hücrelere, dikensi proteinlerinin ACE2 reseptörlere tutunmasıyla giriyor.
UCL ekibi, mevcut bulgular ışığında, virüsün hayvanlara ACE2'ye bağlanmadan giremeyeceğine inanıyor.
Araştırma ekibi bu nedenle 215 hayvandaki mutasyonları inceledi. Bu mutasyonlar, reseptörlerin insanlardaki versiyonlarından farklı olması ve virüsün dikensi proteiniyle reseptör arasındaki bağlanma istikrarının zayıflaması anlamına geliyor.
Sonuçları bilim dergisi Scientific Reports'ta yayımlanan araştırmaya göre koyun, şempanze, goril, orangutan ve cüce şempanzelerde virüsün dikensiproteini ile bu türlerin ACE2 reseptörleri insanlardaki kadar güçlü bir şekilde bağlanabiliyor.
Uzmanlar bununla birlikte bunun bazı türler için tamamen hipotezden ibaret olduğunu vurguluyor ve örneğin koyunlardaki enfeksiyon riskine özel bir çalışma yapılmadığını sadece dikensi proteinin, reseptöre tutunmasının incelendiğini söylüyor.
Raporun yazarı Prof. Christine Orengo, "Hangi hayvanların enfeksiyon riskine açık olduğunu görmek için deneysel olarak incelenen hayvanların ötesine bakmak istedik" dedi.
Prof. Orengo, tezleri için daha fazla araştırma yapılması ve bu hayvanların gözlemlenmesi gerektiğini belirtti.
Orengo şöyle konuştu:
"Salgın riskine açık olduğunu belirlediğimiz hayvanlar, soyu tehlikede olan hayvanları ya da çiftçilerin geçim kaynaklarını tehdit edebilir. Bu hayvanlar ayrıca vizon çiftliklerinde kanıtlandığı gibi bir virüs deposuna dönüşüp hastalığı insanlara bulaştırabilir."
Kaynak: BBC Türkçe