CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, Ankara’da bulunan Ahlatlıbel Sosyal Tesisleri’nde kritik bir görüşme yaptı.
Ekrem İmamoğlu, Panorama 1453 Tarih Müzesi'nde CHP'deki 'değişim' tartışmalarına ilişkin açıklamalarda bulunarak görüşmenin detaylarını anlattı.
“ÇOK GÜZEL BİR BULUŞMA YAPTIK”
İmamoğlu, Kılıçdaroğlu ile görüşmesine ilişkin "Çok makul, çok güzel, çok değerli hatta pozitif anlamda uzlaşı sonucuyla toparlanan bir buluşmayı yaptık" dedi.
İmamoğlu, "Çarşamba günü yaptığımız buluşmada elbette ki yine benim kendilerine bir takım hatırlatmalarım, önerilerim ve yazılarım doğrultusundaki talebimden ötürü bir araya geldik değişim yönündeki parametreleri, neler olmasını gerektiği noktasındaki aşamaları yine kendisiyle paylaştım. Çok makul, çok güzel, çok değerli hatta pozitif anlamda uzlaşı sonucu ile toparlanan bir buluşmayı yaptık kendileriyle" ifadelerini kullandı
"ŞAPKAMIZI ÖNÜMÜZE KOYACAĞIZ, DÜŞÜNECEĞİZ"
İmamoğlu, şunları söyledi:
"Elbette ki seçimi kaybettik, dolayısıyla Millet İttifakı olarak başta genel başkanımız, Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere hepimizin bunun içinde en önde tabii ki orada 6 parti var, onun lideri var yöneticileri var ama aynı zamanda biz varız. Şapkamızı önümüze koyacağız, oturacağız, düşüneceğiz. Ortak akılla doğru kararlar alacağız, bu doğru kararlar almanın içerisinde en önemli aktör en önemli kurum Cumhuriyet Halk Partisi'dir. Değişime ve dönüşüme liderlik etmek öncü hareketleri hamleleri yapmak zorundadır, bunun da adresi Cumhuriyet Halk Partisi olduğuna göre o adresi ana noktası da elbette ki benim çok kıymetli genel Başkanım Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'dur o bakımdan seçimin ilk gününden itibaren ama telefonla ama yazışarak ama baş başa konuşarak defalarca sohbetimiz paylaşımlarımız oldu. Çarşamba günü yaptığımız buluşmada elbette ki yine benim kendilerine bir takım hatırlatmalarım, önerilerim ve yazılarım doğrultusundaki talebimden ötürü bir araya geldik değişim yönündeki parametreleri, neler olmasını gerektiği noktasındaki aşamaları yine kendisiyle paylaştım. Çok makul, çok güzel, çok değerli hatta pozitif anlamda uzlaşı sonucu ile toparlanan bir buluşmayı yaptık kendileriyle. Tabii ki bunun bir zaman dilimi vardır. Benim sohbetten aktarabileceğim değişim ve dönüşüm adına aktarabileceği şimdilik bu kadar.
DEĞİŞİMİN DE DÖNÜŞÜMÜN İÇERİĞİ OLDUKÇA GENİŞTİR
Bir yandan sayın genel başkanımızın attığı adımları da takip ediyoruz ama değişimin de dönüşümün içeriği oldukça geniştir, süreci oldukça kıymetlidir. Şu anda yapılan hamleler toplum için yeterli gelmediğini biliyoruz ama yeterli olması için yapılması gerekenlerle ilgili tüm fikirlerimi, süreçleri, kendisiyle paylaştım. Kurumsal olarak yaklaşık 15 yıldır Cumhuriyet Halk Partisi'nin bir üyesi bir ferdi olarak hiçbir zaman parti içindeki meseleleri ve süreçleri bu seviyenin ötesinde paylaşmadım ama bu meselelerin içerisinde kamuoyunun bilmek zorunda olduğu bilmesi gereken kısımları da var. O kısımları ile ilgili ve nasıl olması gerektiği konusunda genel başkanımız umuyorum ki bayram öncesi yapabileceği bazı aktarımlar sonrasında belki farklı bir ortam, farklı bir buluşma ya da bireysel olarak benim de kamuoyunu bilgilendireceğim tarafları olabilecektir bunu zaman gösterecek. Şimdilik genel başkanımla çok saygın, çok özenli ve çok değerli buluşmalarımızı sonuçlandırdık.
Bu aşamadan sonra umuyorum ülkemizin önünü açacak muhalefetin yeniden güçlenmesini sağlayacak Cumhuriyet Halk Partisi'nin daha güçlü bir şekilde süreci tasarlayacağı, hem yerel yönetime, yerel yönetim seçimlerine, yerel seçimlere dönük en güçlü şekilde sadece İstanbul değil Türkiye'nin her sathında en güçlü ve en iddialı şekilde girmesini sağlayacak sadece Cumhuriyet Halk Partisi değil ittifakın mutabakatıyla daha farklı aynen 2019'da ortaya koyduğumuz gibi ve gerçekten de başarılı olduğumuz 4 yılın sonrasında ve 5 yıla giderken yine daha yenilenmiş, daha felsefesi güçlü bir yerel yönetim anlayışını ortaya koyacak ve hatta daha sonrasında da ülkemizi 21. yüzyıla hazırlayan demokratik, adil, memleketin birliği beraberliği, bu ülkedeki her katmanın hakları hukuku hürriyeti ama etnik kökeniyle ama inancıyla elde ettiği ve kendisini bu memleketin sahibi 86 milyon insanın kendisini bu memleketin eşit hissedarı, hissettiği hiçbir ayrımcılığı hissetmediği, ‘ben çalışırsam hak ettiğimi alırım hak ettiğim olur’ diye bildiği gençlerin bu ülkede hayallerini güçlü şekilde kurabildiği bir ülkeyi var etme konusundaki ortak mücadelemizi güçlendirerek devam ederiz diye düşünüyorum.Cevap uzun oldu ama kısa bir cevabı yok bu işin, iyi anlaşılması için bu şekilde uzun cevap verdim kusura bakmayın. Basın uzun cevapları sevmiyor ama nasıl olsa içinden cımbızla çekip işinize geleni yazıyorsunuz"