Global etkilenmeden korkmak!

Aslında, milattan önce söylenen “Hekimlik sanatının sevildiği yerde insanlık sevgisi de vardır” sözünü ve “Hipokrat Yemini”ni hatırlayarak, tıp aleminde her şeyin doğru gittiğine inanmak gerekiyor.
Ne var ki, geçen yazımızda da belirtmeye çalıştığımız gibi, özellikle ilaç endüstrisinde büyük oyunlar dönüyor.
Aldığımız notlar yine konuşuyor:
Bir ilaç için yapılan milyon dolarca yatırımda, çalışma sonucu olumsuz olursa;
* Tanıtım yayımlanması ertelenebilir.
* Dikkat çekmeyen önemsiz bir dergide veya yabancı bir dergide yayımlanabilir.
* Farklı çalışmalardaki sonuçları meta-analizler ile istediğiniz sonuca getirirsiniz.
Derlemeler ilaç piyasaya çıkmadan yıllar önce yayımlanır.
* Amaç: Rakip ilaçların kısıtlı yönlerini vurgulamaktır ve ortamı yeni ilaca hazırlamaktır.
* 2004 yılı JAMA %15 geliri (41 milyon dolar) dergi ilanlarındandır, %85 geliri (20 milyon dolar) aboneliktendir.
* Lancet adlı dergiyi de çıkaran Elsevier Yayınevi’nin 2000-2005 yılı arasındaki net kârı 10 milyar dolar.
* Bilimsel dergiler eskiden meslek örgütleri, üniversite yayınevleri, kâr amacı gütmeyen yayınevleri ve akademik yayıncılık şirketleri tarafından yapılırdı.
* 1996-2001 arasında Amerika’da ilaç satış ekibi 2 kat büyüyerek 90 bine ulaşmıştır.
* Doktor başına 2.5 ilaç tanıtıcısı düşmektedir.
* Yıllık hâsılatı 200 milyon dolardır ve üzerinde olan ilaçlar arasında tanıtım için harcanan her 1 dolar için 10.29 dolar geri dönüş olduğu bildirilmiştir.
Bu durum tıp dergilerine reklam verildiğinde elde edilen getirinin 2 katı, tüketiciye yönelik reklamlardan elde edilen getirinin 7 katıdır.
Öte yandan, ABD’de doktorlara yönelik büyük bir hediyeli propaganda dalgası bulunuyor;
* Bir doktoru, hediyelerden etkilenmeyeceği konusunda ikna etmenin yolu ona hediye vermekten geçer.
* Doktorun hediyelerin etkisi olmadığına dair inancı, hediye sayısı arttıkça, daha da güçlenir.
* Bütün numara, doktorlara hediye verirken, onlara satın alındıklarını hissettirmemektir.
İnsan ister istemez, ilaç endüstrisinin iyi tezgâhlanmış bir dolandırıcılık olduğundan korkuyor.
* Batı’da ve özellikle ABD’de, iyi oynanmış bir “güven senaryosu” piyasayı etkiliyor. 1955’lerde ortaya atılan “Kanaat Önderleri” kendi dengi meslektaşlarına mesaj aktarmada özellikle etkili olan ve genellikle akademik araştırmacı kimliği taşıyan nüfuzlu hekimlerdir.
* İlaç firmaları kanaat önderlerine, danışmanlık hizmetlerinden ötürü konuşma yapmaları, toplantıları idare etmeleri ve ruhsat alma işlerinde yardımcı olmaları ile ilgili olarak ödeme yaparlar.
Gerçi ülkemizde nelerin olup bittiği pek araştırılmıyor, pek bilinmiyor. Ne var ki global etkilenmeden korkmak icap ediyor.

Yazarın Diğer Yazıları