Gaziantep'te 4 yıl önce eşinden boşanan kuaför Özlem Kar, 4 çocuğu ile birlikte annesinin evine yerleşti. Kar, annesi ile bazı sorunlar yaşayınca çocukları İrem, Kerem, Erdem ve Ecem ile işlettiği kuaför dükkanında konaklamaya başladı.
Kahramanmaraş merkezli 11 ilde gerçekleşen yıkıcı depremlerde iş yeri ağır hasar gören Özlem Kar, çocuklarıyla birlikte Antalya'ya getirilerek, Akdeniz Üniversitesi kampüsündeki öğrenci yurduna yerleştirildi.
10 METREKARELİK KONTEYNERE YERLEŞTİRİLDİ
Kar, Antalya'daki yurtta çocuklarıyla beraber bir süre konakladıktan sonra Gaziantep'e döndü ve tekrar annesinin yanında yaşamaya başladı. Bu süreçte iş arayan Kar, yaptığı görüşmeler sonucu Manavgat'ta bir fabrikada iş buldu.
HEM İŞİNDEN HEM KALDIKLARI KONTEYNERDEN OLDULAR
2 hafta önce çocuklarıyla tekrar Manavgat'a gelen Kar, işe başladığı plastik fabrikasının bahçesinde işçiler için konulan 10 metrekarelik konteynere yerleştirildi. Çocuklarıyla konteynerde yaşam mücadelesi veren Kar, geçen hafta çalışma şartlarına ayak uyduramadığı söylenerek işten çıkarılırken, erkek işçiler geleceği için konteyneri de boşaltması istendi.
"ÇOCUKLARIMI OKUTAMIYORUM"
En kısa sürede konteyneri boşaltması söylenen Özlem Kar, durumunun çok kötü olduğunu, fabrikada çalışmakta zorlansa da çocukları için her zorluğu çekebileceğini ifade etti. Çocuklarını okula gönderemediğini ifade eden Kar, 6 Şubat depreminde her şeylerini kaybettiklerini, Çocuklarının geçiminde çok sorunlar yaşadığını 1 oda yerde kaldıklarını, çocuklarınıı okutması gerektiğini, hiçbirini okutamadığını ifade etti. Kar, “Sürekli çalışabileceğim bir işim yok. Çocuklarımın geleceği için yardım rica ediyorum" ifadelerini kullandı.
"OKULUMA DEVAM ETMEK İSTİYORUM"
Annesi fabrikada çalışırken konteynerde kardeşlerine bakan 17 yaşındaki İrem Taşbaş, en büyük hayalinin avukatlık olduğunu ağlayarak anlattı.
Taşbaş, bir evleri olmadığı için avukat olmasının biraz zor olduğunu, bir yerleşim yeri bulurlarsa hedefine kaldığı yerden devam etmek istediğini, hatta bu zamana kadar okulundan da çok övgüler aldığını ifade etti.
Taşbaş, “Takdir belgesi bir öğrenci için çok gurur verici. Anneme her zaman gurur vermek istedim, annemin benimle gurur duymasını istedim ve her zaman da başardım. Benim için okuldan daha önemli bir şey yok. Çünkü bir çocuğun geleceği kendi ellerindedir, ben de okuluma devam etmek istiyorum" ifadelerini kullandı.
"EV HANIMI GİBİYİM ÇÜNKÜ KARDEŞLERİME BAKMAK ZORUNDAYIM"
Kaldıkları konteynerde ders çalışamadığını söyleyen Taşbaş, "Ev hanımı gibiyim, çünkü kardeşlerime bakmak zorundayım, annem çalışıyor. Bulaşık, çamaşır konularında tabii ki annemden yardım alıyorum. Ama bir öğrenci gibi geçmiyor hayatım, ders çalışmak için elverişli bir yerim yok" ifadelerini kullandı.
