Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Murat Emir TBMM düzenlediği basın toplantısında dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
AKP’li Galip Ensarioğlu’na çağrıda bulunan Emir, Ensarioğlu’nun bildiklerini derhal açıklamasını talep etti.
Emir'in açıklamalarından satır başları şöyle;
"Küçük Narin için haftalarca meraklandık, kaygılandık ve bugün bütün halk olarak yas tutuyoruz. Okula başlaması gereken, sevinçle koşması gereken Narin maalesef dün toprağa verildi. Bu sadece bir çocuğun cinayeti, katledilmesi değil aynı zamanda bütün vicdanları ayağa kaldıracak son derece korkunç, son derece zalim ve son derece insanlık dışı bir suçtur.
Narin'in kaybolması haberinden sonra öncelikle güvenlik güçlerin yetkililerin yeteri kadar hızlı davranmadığına dair kaygılar var.
Tüm Türkiye'de bütün vicdanlar ayağa kalktı. Sağcı, solcu, güneyli, doğulu batılı kim olursa olsun herkes Narin'in bir an için bulunması için vicdanlarını ortaklaştırdı.
Tüm Türkiye medyanın da sayesinde kulağını oraya kabarttı. 8. günde jandarma komutanı sonuca çok yakınız dedi ama maalesef sadece 19. günde haber alabildi.
Burada bir savsaklama, es geçme var mı? Özellikle bu köydeki herkesin ağız birliği yapması, susması, özellikle de kimi yetkilierin bu olayın üzerine yeteri kadar gitmemesi kafalarda soru işareti bırakıyor.
İşte Diyarbakır Milletvekili'nin söylediği 'Bildiklerimiz var ama söyleyemiyoruz' demesi ve ailenin siyasi bağlantısı, ailenin ekonomik gücü, ailenin kendi içindeki organizasyonu olduğu düşüncesi herkesi kaygılanırdı.
Bu olayın üzerine gidilmesi için ne varsa ortaya çıkarılması için Tüm Türkiye'de bütün vatandaşlarımız, kamuoyu ve sosyal medya harekete geçti. Ve olayın bugün 21. günündeyiz hala çok karanlık nokta var. Maalesef Türkiye'de değerli arkadaşlar bir olay olduğu zaman, bir suçlu olduğu zaman suça bakmıyoruz. İşlenen fiile bakmıyoruz. Failin kimliğine bakıyoruz. Failin zengin olup olmadığına bakıyoruz. Arkasındaki güce ve tarikat bağlantısına bakıyoruz .
Bakın sayın Ensarioğlu söylüyor. Bilip ama söyleyemediklerimiz var diyor. Ne demek bu? Neyi saklıyorsunuz? Bir cinayet var. 8 yaşındaki bir çocuk katledilmiş. Bununla ilgili ne biliyorsan söylemen gerekiyorken, aileyi tanıdığı için söyleyemiyormuş İşte bu kültür, bu anlayış cinayetlerin üzerine gidilmesini önlüyor. Aynı zamanda böyle cinayetlerin artmasının da bir sebebi.
ERDOĞAN'A: YAPACAĞINIZ İLK İŞ VEKİLİNİZİ ÇAĞIRMAK
Ben Cumhurbaşkanına soruyorum bu cinayetin üstüne her yönüyle gideceğiz, kararlılıkla çözeceğiz diyor. Yapacağınız ilk iş milletvekilinizi çağırmak. Yanı başınızda duruyor.
Buradan açıkça sesleniyoruz. Burada bir savsaklama varsa, görevini eksik yapma ve bildiğini söylememe varsa ki öyle görünüyor. Zaten milletvekili itiraf ediyor bunu. Ve özellikle devlet gücünü, Cumhurbaşkanı başta olmak üzere yeteri kadar seferber edilmemesi var bunları açıkca görüyoruz. İki elimiz yakalarındadır. Narin'in de iki eli yakalarındadır. "
NE OLMUŞTU?
Geçtiğimiz günlerde Sözcü TV yayınına katılan Ensarioğlu, "Soruşturmaya ilişkin neler söylemek istersiniz" sorusuna "Soruşturmada gizlilik var. Ayrıca son aşamaya gelindi. Bizlerin bazen bilmediği, bazen de bilip söylemememiz gereken şeyler var. Çünkü aile de bizim dostlarımız. Konu çok hassas. Onları da çok fazla üzecek birşey söylemek istemiyoruz. Bir taraftan aile çok büyük acı yaşarken, aile bireylerinden tutuklama ve yeni gözaltılar var... Onları daha fazla yaralayacak, somut bir delile oturtmadan, ilgili birimler taarfından netleştirilmeyen bir şeyi bizim ifade etmemiz de doğru değil" yanıtını vermişti.
"AİLE İLE 40 YILLIK DOSTLUĞUMUZ VAR"
Galip Ensarioğlu, aileye ilişkin ise "Aile ile 40 yıllık dostluğumuz var. Hemen hemen tüm bireylerini tanırız, gençler hariç. Yakın dostluğumuz var. aileye dair çok spekülasyonlar var sosyal medyada. Ailenin Hizbullahçı olduğunu söyleyen siyasiler var. Siyaseti bu işlere bulaştırmamak lazım. Siyasetin bu işle ne ilgisi olabilir yani. Bunun üzerinden bir siyasi kesimi karalamak veya birilerinin bunun üzerinden rant elde etmesi... Bunlar çok çok çirkin şeyler" ifadelerini kullanmıştı.