Barış Pehlivan hapishanede mafya üyesiyle konuştu. Mafyanın devletin içine nasıl sızdığını madde madde anlattı

Barış Pehlivan hapishanede mafya üyesiyle konuştu. Mafyanın devletin içine nasıl sızdığını madde madde anlattı

Silivri'deki Marmara Açık Cezaevi'nde tutulan Barış Pehlivan, cezaevinde bir mafya üyesinin kendisine anlattıklarını yazdı. Pehlivan'ın konuştuğu kişi, firari olduğu bir dönemde, anlaştığı polisler eşliğinde rahatça gezdiğini, en çok parayı hakimlere 'yedirdiklerini' anlattı. Mafyanın böylelikle devletin içine nasıl sızdığı da madde madde ortaya çıktı.

Bundan iki hafta önce 5. kez hapse giren gazeteci Barış Pehlivan, Marmara Açık Cezaevi'nde tanıştığı bir mafya üyesinin kendisine anlattıklarını köşesine taşıdı.

Pehlivan'a konuşan kişi, ihtiyaç duydukları mermileri polisten aldıklarını, şu an cezaevinde olan bir emniyet müdürüne ve başta hakimler olmak üzere çok sayıda yargı mensubuna rüşvet verdiklerini, hatta firari olduğu bir dönemde anlaştıkları polislerin eşliğinde rahatça dolaştıklarını ileri sürdü.

Barış Pehlivan'ın Cumhuriyet'te yer alan yazısından öne çıkanlar şöyle:

"Birçok suç örgütünün mermi kaynağı bazı polislerdir. Kurulan ilişkiler sayesinde onlar yıllık mermi haklarının bir bölümünü bizlere satar.

"ANKARA'DA BİR EMNİYET MÜDÜRÜ VARDI"

Devlet içerisindeki açgözlü yöneticiler daha rahat gezmek, eğlenmek ve cüzdanlarını doldurmak için suç örgütlerine yanaşır. Ben mesela firari olduğum bir dönemde, anlaştığım polisler eşliğinde rahatça gezerdim.

Ankara’da bir Emniyet müdürü vardı. Onlarca kişiden küçük küçük paralar alırdı. Bunun da tabii bir karşılığı olmalı.

Örneğin pandemi döneminde para aldığı grupların işlettiği gece kulüplerini veya kumarhaneleri kapatmıyor ve onlara baskın yapmıyordu. Şimdi cezaevindeymiş o polis müdürü de.

"ALACAĞIM CEZAYI İNDİRDİ"

Ama mafyanın en çok para yedirdiği grup hâkimlerdir. Yargılama sürecinde onlara ihtiyaç vardır çünkü. Örneğin benim dosyama bakacak olan Yargıtay’ın ilgili ceza dairesinin üyesini bağlamıştık.

Önce yoklama çekerdi bana. Pahalı bir restorana mı gitmek istiyor, beni arardı. Birine hediye mi gönderilecek, sözde bana danışırdı. Sonra gün geldi, 5 milyon liraya benim alacağım cezayı 3’te 1’e indirdi.

"PARASINI KOPARCAK SANIK ARIYORDU"

Anadolu’ya tayin olan bir yargı üyesi vardı. Zamanında çok işimizi görmüştü. Belki inanmayacaksınız, 'Bana hiç yeni dava dosyası göndermiyorsun' diye sitem ederdi. Parasını koparacak sanık arıyordu.

MAFYA İNSANLARI NASIL KULLANIR?

Yurtdışındaki mafya grupları buradan kaçıp ülkelerine sığınan Türk mafyasını bekler. Onları avucuna alıp Türkiye’deki uyuşturucu trafiğini yönetirler.

Hani bazen İstanbul’daki uyuşturucu gruplarının çatışmalarını duyarız ya... Aslında onlar uluslararası kartellerin ellerindeki Türk mafyasının rekabetidir.

'KULLANILDIKLARIYLA KALIRLAR'

Sosyal medyada beğenilme arzusu küçük mafya gruplarının oluşumunu hızlandırdı. Pahalı arabalar, güzel kadınlar, uyuşturucu gibi zaafları olanlar mafya için insan kaynağıdır.

Bir mafya grubu kendisine adam kazandırmak için o zaafları kullanır. Sempati zaman içerisinde gönül bağına çevrilir.

Gün olur, sizin için yapmayacağı şey yoktur.

Yargılama bitene kadar da o kişiye bakılır, düzenli para gönderilir. Ama işte ceza kesinleştikten sonra, burada beş kuruşu olmadan hayatları çürür. Kullanıldıklarıyla kalırlar."

İlgili Haberler