AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’nin idam cezası için teklif vereceklerine dair yaptığı açıklamaya yanıt verdi. Yazıcı, Anayasa değişikliği için belirli sayıda imza verilmesi gerektiğini söyledi.
NTV canlı yayınında soruları yanıtlayan Yazıcı, idam cezası tartışmaları ile ilgili şu ifadeleri kullandı:
“Bu çok boyutlu bir konu. Genel Başkanımızın söylemini çok değerli buluyorum. Bu tür düzenleme bir yasayla olması mümkün değil. Bir anayasa değişikliği gerekiyor. Anayasa değişikliği de 401 gerektiriyor. Bizim sayımız yeterli değil. Diğer partiler ne der bunları zaman içerisinde göreceğiz.
Avrupa Birliği'yle müzakere sürecimiz var. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni imzalamışız. Ayrıca Birleşmiş Milletler üye ülkelerinin imzaladığı Siyasi Haklar Sözleşmesi var. Ama ne olursa olsun yasalar yerlidir, millidir. Yasaların kaynağı toplumdaki kurallardır. Onu saygın hale getiren toplumdaki algıdır. Toplumda talep varsa, siyaset duyarsız kalamaz.
İdam cezası geriye dönüşü olmayan bir cezadır. İdam cezasının uygulandığı ülkenin yargılama faaliyetlerinin çok özgür ve çok kaliteli olmalıdır. Yargının üretiği şey adalettir. Yargının ürettiği toplumda karşılık bulmuyorsa, yargılama faaliyetlerinde bir sorun var demektir. “
Yazıcı, BBP Genel Başkanı Destici’nin idam cezası için tekleif vereceği açıklaması ile ilgili “Anayasa değişikliği teklifi vermek için belli bir sayıda imza gerekir. O arkadaşımız neden öyle dedi anlamıyorum.” İfadelerini kullandı.
ABD’Lİ BAKANLARIN MAL VARLIKLARININ DONDURULMASI
ABD ile Türkiye arasındaki gerginlik hakkında konuşan Yazıcı şunları söyledi:
“Marjinallerin etkin olduğu ülkelerde yönetim sapmaları yaşanır. Amerika gibi büyük bir ülkede marjinaller etkin hale gelirse burada eksen sapması olur, akıl tutulması olur. ABD her yerde insan haklarının, hukukun üstünlüğünün altını çizer.
Bu tür konular ülkeler arasında konuşulur dışa aktarılırken dil tehdit düzeyine varmaz. Hiçbir ülke Türkiye'yi tehdit edemez. Papaz'la ilgili işlemi yapan bağımsız tarafsız Türk yargısı. Daha duyarlı olmaları gerekir. Brunson'ın suçsuz olduğu iddiası doğru değil. Evanjelistler son derece etkin. İdeolojik bağnazlık içerisinde hareket edenlerin gözleri kördür.
ABD'li bakanların mal varlıklarının durdurulmasının bir pratiği yok bizde. Nasıl yapılacağına dair kesin bir şey söyleyemeyeğim. “
