17-25 Aralık tapelerinin nerede olduğu ortaya çıktı

17-25 Aralık tapelerinin nerede olduğu ortaya çıktı

Türkiye’nin yakın tarihine damga vuran olaylardan biri olan 17-25 Aralık sürecindeki tapelerle ilgili çok konuşulacak bir iddia geldi.

Sözcü Gazetesi yazarı Saygı Öztürk, bugünkü köşesinde 17-25 Aralık sürecine dair dikkat çeken bir bilgiyi köşesine taşıdı. 17-25 Aralık tapelerinin imha edilmediğin, aksine depoda saklandığını yazdı.

Öztürk’ün yazısının ilgili bölümü şu şekilde;

AKP''liler, Bayraktar''ın konuşmasından rahatsız olabilir. Ama muhalefet bırakın onu susturmayı, konuşmasını teşvik etmeliydi. Bayraktar''ın üzerine gidip savunmaya zorladılar. Söyleyecek çok sözü olan Bayraktar''ı susturdular. Bayraktar''ı yakından tanıyan eski Bakan Namık Kemal Zeybek de, “Erdoğan Bayraktar, en önemli tanıktır. AKP karşıtı politikacılar ile yorumcular, bu değerli tanığa saldırmayı bırakın. O ne itirafçıdır ne de AKP''deki çözülmenin bir örneği… Bir şeyler söyleyecek; bırakın konuşsun. ‘Suçlusun, itirafçısın'' denilince savunmaya geçti. Ama, kendisiyle ilgili tapeleri de inkar etmedi” görüşünde.

Peki o tapeler nerede? TBMM''de kurulan Soruşturma Komisyonu, “Tapeler gerçek” ya da “Sahte” demedi. Bakanlarla ilgili dinlemelerin usulsüz olduğunu, bu yüzden delil kabul edilemeyeceğine karar verdi. O yüzden, haklarında rüşvet iddiası bulunan bakanların Yüce Divan''a gönderilmesinin önü de kesilmiş oldu.

TBMM''de kurulan Soruşturma Komisyonu, C.Savcı yetkisine sahip.Her türlü araştırmayı yapabiliyor.  Komisyon çalışmalarını sürdürürken, Savcılık ise “Kovuşturmaya Yer Olmadığı”na karar verdi. Bu konuda da hukukçular arasında farklı görüşler çıkıyor, komisyon çalışması devam ederken, savcılığın karar veremeyeceği belirtiliyor…

O KAYITLAR NEREDE?

TBMM Soruşturma Komisyonu, bakanların usulsüz olarak dinlendiği gerekçesiyle bunların delil olarak kullanılamayacağına ilişkin karar verdi. Bu durum, “Delillerin imhası” olarak basına yansıdı.

Soruşturma Komisyonu''nda, karara muhalif kalan CHP ve MHP''li üyeler, muhalefet şerhlerine bakanların konuşmalarıyla ilgili bölümlere de yer verdi. Ancak AKP''li üyeler, Bakanlarla ilgili ses kayıtları, video görüntüleri, fiziki takip sırasındaki fotoğrafları yasadışı bir biçimde elde edildiği ve bu nedenle delil olarak kullanılamayacağını belirtti.

Nitekim, soruşturmayı yürüten dönemin İstanbul C.Savcısı Ekrem Aydıner de, dosya ile ilgili takipsizlik kararı vermişti. Kararda kişilerin suçlu olup olmadığı değil, bakanlarla ilgili dinlemelerin yasadışı yapıldığı, bu yüzden delil sayılamayacağı sonucuna varıldı. Takipsizlik kararı verilince, bakanın konuşmaları ne oldu? Onlar da aynı şekilde dosyası ile birlikte arşive kaldırıldı.

YENİ DELİL ÇIKARSA

Takipsiz kararı nihai bir karar değildir. Yeni deliller ortaya çıkarsa takipsizlik kararı verilen dosya yeniden canlandırılır. 17/25 Aralık dosyası ile ilgili takipsizlik kararı verilmiş olması, bu dosyanın tamamen işlemden kaldırıldığı anlamına gelmez. O yüzden tapeleri imha edilmedi…

Erdoğan Bayraktar''ın açıklamaları 17/25 Aralık dönemiyle ilgili yeni bir soruşturma başlatılmasını sağlar mı? Bakanlık yapmış olanlarla ilgili TBMM''de Soruşturma Komisyonu kurulması hayli zor. Soruşturma önergesi verilebilmesi için 301 imza gerekiyor. Soruşturma Komisyonu kurulması için 360 milletvekili “Evet” demeli. Bakanın, Yüce Divan''a sevk edilmesi için de 400 oya ihtiyaç var. Var mı böyle bir güç?

17/25 Aralık dosyası kuşkusuz sadece bakanlarla ilgili değildi. O dosyada ismi geçenleri, haklarında ki o günkü fezlekelerle suçlamak da mümkün değil. Olayın kilit isim Rıza Zarrap ise ABD''de hayatını yaşıyor.”

 

İlgili Haberler