Erkekler ve kadınların dünyaya hep bambaşka gözlerle baktıkları biliniyor. 20 zengin ülkedeki anketler incelendiğinde, 30 yaşın altındaki genç kadınlar daha özgürlükçü bir hale gelirken erkeklerde bu değişim gözlenmiyor.
Erkekler ve kadınların dünyaya hep bambaşka gözlerle baktıkları biliniyor. 20 zengin ülkedeki anketler incelendiğinde, 30 yaşın altındaki genç kadınlar daha özgürlükçü bir hale gelirken erkeklerde bu değişim gözlenmiyor.
İki farklı İngiliz gazetesinde yer alan verilere göre, yaşları 18 ila 30 arasında olan kadınlar ve erkekler arasındaki ideolojik ayrımlar gün geçtikçe artıyor. Kadınlar; özgürlük ve eşitlik gibi insani değerler etrafında birleşirken; erkekler muhafazakar değerleri özümseyip maço eğilim gösteriyorlar.
İlk analiz 26 Ocak’ta Financial Times'ta yer aldı. John Burn- Murdoch, yazdığı yazıda konuyla ilgili şu ifadelere yer verdi: "Kamuoyu araştırmalarının en sağlam temellerinden biri, her neslin politika ve genel ideoloji açısından bir bütün olarak hareket etme eğiliminde olduğudur. Aynı kuşaktan insanlar benzer deneyimleri paylaşır, hayatın büyük kilometre taşlarına aynı zamanda ulaşır ve birbirleriyle aynı mekanlarda etkileşime geçer. Öyleyse Z kuşağının bazı konularda aşırı ilerici, bazı konularda şaşırtıcı derecede muhafazakar olduğu yönündeki araştırmaları nasıl okumalıyız?"
Stanford Üniversitesi'nde misafir araştırmacı olan Alice Evans, bu farklılıkları genç kadınlar ve erkekler arasındaki ideolojik farkın zaman içinde daha da açılmış olmasına bağladı ve bir değil iki farklı Z kuşağının olduğunu ifade etti.
İkinci araştırma ise The Guardian gazetesinde bulunuyor. King's College London'ın Ipsos araştırma şirketinin yaptığı araştırmada, 16-29 yaş arası erkeklerin dörtte birinin, erkek olmanın kadın olmaktan daha zor olduğuna inandığı belirtiliyor.
Aynı yaş grubundaki "feminizm yarardan çok zarar getirdi" diyen erkeklerin, aynı fikre sahip olan 60 yaş üstü erkeklerden daha fazla olduğu iletiliyor.
Araştırmaya göre, 16-29 yaş arası erkeklerin beşte biri sık sık kadınları aşağılayan görüşleriyle bilinen sosyal medya fenomeni Andrew Tate'i olumlu bir figür olarak görüyor.
