HKP MYK üyesi Adnan Okur, "Bu öylesine geçiştirilecek bir olay değildir. Bu bağımsızlığımıza vurulan bir darbedir. Bu bize bu sınırları kanlarıyla çizen Kuvayımilliyeci atalarımıza, onların hatırasına ihanettir. Bu halkımıza, vatana ihanettir. Bu ihanetin hesabının verilmesi gerekir" dedi.
HKP, Yunanistan sahil güvenlik botlarının son günlerdeki Türk karasularını ihlallerini yargıya taşıdı. HKP avukatları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Genelkurmay Başkanı Metin Gürak, Kara Kuvvetleri Komutanı Selçuk Bayraktaroğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanı Ercüment Tatlıoğlu, Sahil Güvenlik Komutanı Ahmet Kendir, Savunma ve Güvenlik Genel Müdürü İlkay Altındağ, Muğla Valisi İdris Akbıyık, Bodrum Kaymakamı Mustafa Çit, Datça Kaymakamı Murat Atıcı ile sınır ihlalinin gerçekleştiği tarihte görevde olan, soruşturma aşamasında tespit edilecek diğer askeri ve sivil yetkili ve sorumlu kişiler hakkında suç duyurusunda bulundu.
Emekli Koramiral Yunan botuna neden anında müdahale edilemediğini açıkladı
Yunan Sahil Güvenlik Botu kaçacak delik aradı. Bu sefer karşılarında Türk Sahil Güvenlik Botu vardı
Parti avukatları tarafından Bodrum ve Datça Cumhuriyet Başsavcılıklarına yapılan başvuruda, söz konusu isimlerin, "Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak", "görevi kötüye kullanma" ve "kamu görevlisinin suçu bildirmemesi" suçlarını işledikleri öne sürüldü. Dilekçede, "Kendini bu ülkenin en vatansever, en halksever partisi olarak nitelendiren müvekkil Halkın Kurtuluş Partisi'nin bu suç duyurusu; ülkenin kara ve deniz sınırlarının ihlali karşısında duyduğu acının, üzüntünün ve vatan söz konusu olduğunda geri kalan her şeyi teferruat olarak değerlendirmesinin, bizlere bu vatanı canları ve kanları pahasına miras bırakan Kuvayimilliyeci atalarımıza saygının gereğidir" ifadelerine yer verildi.
"BU BAĞIMSIZLIĞIMIZA VURULAN BİR DARBEDİR"
HKP MYK üyesi Adnan Okur, konuya ilişkin açıklama yaptı. Okur, özetle şunları kaydetti:
"Sınırlarımızın hiçbir güvenliği yok. Öncesinden Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinden izin almak yok. Sınırların korunmasına yönelik hiçbir önlem yok. Sonrasında yapılan açıklamaların da hiçbir kıymeti harbiyesi yok. Yunanistan açıkça ülke sınırlarımız içerinde operasyon yapıyor, AKP’giller en tepesinden en aşağıdaki yöneticisine kadar ya sessiz kalıyorlar, ya Yunan bakanlarla telefon görüşmeleri yapıp "bir daha tekrarı olmayacak" gibi hamasi söylemlerle işi geçiştirmeye çalışıyorlar. Bu öylesine geçiştirilecek bir olay değildir. Bu bağımsızlığımıza vurulan bir darbedir. Bu bize bu sınırları kanlarıyla çizen kuvayimilliyeci atalarımıza, onların hatırasına ihanettir. Bu halkımıza, vatana ihanettir. Bu ihanetin hesabının verilmesi gerekir."
