Zekâ, uzmanlara göre, genetik, çevresel ve sosyo-kültürel faktörlerin etkilediği çok yönlü bir olgudur.
Araştırmalar, stresin belirli bir seviyeye kadar zihinsel ve fiziksel performansımızı artırdığını, ancak fazla stresin bilişsel işlevlerimizi bozduğunu göstermektedir. Zekâ, eğitim bilimleri çerçevesinde, son yarım asırdır, problem çözme, akıl yürütme, uyum sağlama ve muhakeme gibi yetenekler olarak tanımlanmaktadır.
Bir sporcunun hızlı koşması, hem zihinsel hem de bedensel kapasitesini uyumlu bir şekilde kullanabilmesi anlamına gelir ve bu da bir zekâ göstergesidir. Fakat sporcuyu koşu yarışması yerine matematik sınavına sokarsak ve başarılı olamazsa, onun zeki olmadığını söyleyemeyiz, sadece o alanda performans eksikliği olduğunu söyleyebiliriz.
Uzmanlar, zekânın işlevselliğini artıran en önemli faktörün nitelikli ve kaliteli bir eğitim olduğunu belirtiyorlar
Zekâ ve eğitim arasında doğrudan bir ilişki olduğunu, zeki insanların eğitimde daha başarılı olduğunu, eğitimli insanların da zekâ potansiyellerini daha çok geliştirebildiklerini ifade ediyorlar.
Uzmanlar, zekâ gelişiminde stresin önemli bir rol oynadığını, ebeveynlerin ve eğitimcilerin bu konuda dikkatli olmaları gerektiğini vurguluyorlar.
Uzmanlar, kaygı, hedefe ulaşmada belli bir düzeye kadar faydalı olabilir, ama stres çok artarsa, zekâ gelişimi zarar görür. Stresli kişiler, bilişsel işlevlerini yerine getirirken zorlanır, dikkatleri dağılır ve algılamaları yavaşlar diyorlar.