Habertürk’ün haberine göre; 6 Ekim tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan, 31965 sayılı Özel Hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına dair yönetmelik, Ek 5. Maddenin 1. Fıkrası (ı) bendi ile Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte değişiklik yapılmasına dair yönetmeliğin 12. Fıkrasında, mesleğini serbest olarak icra eden hekimleri kapsayan değişiklik ile muayenehanesi olan doktorlar, uygulamaya konacak yönetmeliğin iptali için dava sürecini başlatıldığı bildirildi. İlgili değişikliklerin kamuoyunda muayenehanesi bulunan hekimler ve sağlık turizmi ekseninde gündeme geldiğini ancak hasta, hasta yakını, özel hastaneler ve sağlık çalışanları, doktorlar ve aileleri ile milyonlarca insanı ilgilendiren bir süreci beraberinde getirdiği ifade edildi.
Uzmanlık Dernekleri Zirvesi''nin ardından 45 uzmanlık derneği bir araya gelerek, Muayenehaneler Derneği''nin ev sahipliğinde basın toplantısı gerçekleşti.
Düzenlenen basın toplantısında; Muayenehaneler Derneği Başkanı Dr. Cihangir Çakıcı, Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği''nde Dr. Turgut Aydın, Muayenehaneler Derneği İstanbul Temsilcisi Dr. Murat Emanetoğlu, Riskli Gebelikler ve Riskli Bebekler Derneği''nden Dr. Arda Lembet, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Derneği''nden Dr. Hüseyin Güner, Türk Cerrahi Derneği''nden Dr. Ahmet Serdar Karaca konuşmacı olarak yer aldığı vurgulandı. Yönetmeliğin iptal edilmemesi halinde; doktorların yanı sıra, bu doktorlardan sağlık hizmeti alan binlerce hasta ve hasta yakınının da mağdur olacağı düzenlenen basın toplantısında tüm paydaşlarca ifade edildi.
Toplantıda konuşan Muayenehaneler Derneği Başkanı Doç. Dr. Cihangir Çakıcı, “45 derneğin bir arada olduğu ''Uzmanlık Dernekleri Zirvesi'' konuyla ilgili doğan sonuçları maddeler halinde ortaya koydu. Söz konusu düzenleme anayasayla, kanunlar ve hukukun temel ilkeleriyle ters düşmektedir. Gerek doktorlar gerekse hastalar için istenmeyen sonuçlar doğuran bu durum, sağlık sektörü içinde çıkmazları beraberinde getirecektir. Hekimlerin bağımsız çalışma hakkı, hastaların hekim ve sağlık kuruluşu seçme hakkı ellerinden alındığı gibi küçük ve orta ölçekli hastaneler içinde kısa vadede sıkıntılı süreçler görülmesi aşikârdır. Yönetmelik ilk bakıldığında muayenehanesi olan 7 bin doktorun sistem dışına itildiğini gözler önüne seriyor. Buzdağının görünmeyen kısmında ise hastaların doktor ve hastane seçme özgürlüğünün kısıtlaması, serbest çalışan hekimlerin ürettikleri sağlık hizmeti ve yarattıkları istihdamın engellemesi, nitelikli insan gücünün devre dışı bırakılması, iş gücü göçünün artmasına zemin oluşturması ve sağlık turizminin zarar görmesine kadar varan sonuçları beraberinde getirdi. Sağlık turizmi konusunda dünyada 5. olan Türkiye, yaşanan komplikasyonlar konusunda dünya standartlarının üstünde değil” dedi.
Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği adına toplantıda konuşan Dr. Turgut Aydın, “Bu düzenleme, sadece hekimin değil aynı zamanda hastanın da mağduriyetine sebep olacaktır. Şu an hastanede kadrolu çalışan ve bu düzenlemeden etkilenmeyen bir hekim, çalıştığı kurumdan ayrılmak durumunda olduğunda mesleğini nerede ve nasıl icra edecektir. Söz konusu düzenleme, meslektaşlarımızın hekimlik uygulamalarında sadece cerrahi kısmını ellerinden alıp kadük bırakmayacak, aynı zamanda hastaya yaklaşım algoritmalarını da sekteye uğratacaktır” ifadelerini kullandı.