Yılmaz Özdil Kızılcık Şerbeti yeni sezonunda neler olacağını açıkladı. Haşema ne anlama geliyor?

Yılmaz Özdil Kızılcık Şerbeti yeni sezonunda neler olacağını açıkladı. Haşema ne anlama geliyor?

Usta gazeteci Yılmaz Özil Kızılcık Şerbeti dizisi ile AKP dönemi arasındaki bağı açıkladı. Senaristlerin halkın nabzını nasıl muhalefetten daha iyi tuttuğunu anlattı. Haşema kavramının hayatımıza nasıl girdiğine değindi.

Televizyon dizilerinin sezon finali yapmaya başlaması ile sözlerine başlayan usta gazeteci Yılmaz Özdil, yaz aylarında izlenme oranlarının düştüğünü ve reklam gelirlerinin azaldığını belirtti. İktidarın tasarruf tedbirleri gibi dizilerin de sezon finalleri yapılarak pahalı dizilere yaz boyunca ara verildiğini belirtti.

MÜTEDEYYİN YAŞAM VE SEKÜLER YAŞAM NASIL BİRLEŞTİ?

Özdil, “Bana göre geçen yıl olduğu gibi bu yılın da en çarpıcı dizilerinden biri Kızılcık Şerbeti. Gerçek hayattan uyarlanan bu dizi mütedeyyin yaşam biçimi ile seküler yaşam biçiminin aşklar ve evlilikler üzerinden kesişmesini anlatıyor. Aslında AKP ile birlikte toplumda hakim olmaya başlayan tutucu yaşam biçimiyle modern yaşam biçiminin sosyal çatışmalarını ve çelişkilerini ele alıyor. Hatta bu yüzden AKP içinde rahatsızlık yarattı. RTÜK marifetiyle ‘gözünün üstünde kaşın var’ denilerek uyduruk kaydırık bazı mazeretlerle diziyi durdurmaya çalıştılar” dedi.

3647653-1920x1080.jpg

“AKP'NİN İKTİDARA GELMESİ GİBİ BİR ŞEY”

Dizi kısaca özetleyen Özdil, her şeyin aslında bambaşka dünyaların insanları olan Doğa ile Fatih'in birbirlerine aşık olmasıyla başladığını belirtti. Bunun “AKP'nin iktidara gelmesi gibi bir şey” olduğunu ve “laik yaşam biçimiyle mütedeyyin yaşam biçiminin kesişmesi” olduğunu belirtti. Annesi babası boşanmış bir ailenin kızı olan Doğa’nın, üniversite öğrencisi seküler özgür bir kız olduğunu belirtti. Annesi Kıvılcım’ın kadın hakları devrim ilkeleri ve özellikle laik eğitim konusunda son derece hassas bir kadın olduğunu belirtti. Fatih’in ise namazında niyazında dini bütün, kalantor bir ailenin tutucu bir oğlu olduğunu ifade etti. Fatih'in annesinin, kız kardeşinin, yengesinin ve hatta evde çalışan hizmetli kadının bile tesettürlü olduğunu, evde devamlı dualar okunduğunu, tespih çekildiğini belirtti. Şirketlerinde kadın bile çalışmadığının altını çizdi.

kizilcik-serbeti.jpg

“TIPKI AKP DÖNEMİNDE YAŞADIKLARIMIZ GİBİ…”

Böylesine tutucu bir ailenin çocuğu olan Fatih’in bu tutucu yaşam biçimine rağmen henüz evlenmeden Doğa’yı hamile bıraktığını hatırlatan Özdil, “Bu evlilikten itibaren tıpkı Türkiye'de olduğu gibi dizide de herkes birbirine giriyor. Dini tınılar eşliğinde ihanet, yalan, iftira, kumpas, belden aşağı rezaletler, ahlaksızlıklar gırla gidiyor. Doğa’nın çılgın seküler teyzesi var Alev, Doğa’nın dini bütün kayınpederi Abdullah ile yasak aşk yaşamaya başlıyor. Aralarında neredeyse baba-kız kadar yaş farkı var. Şirketinde dişi personel bile çalıştırmayan bu mütedeyyin Abdullah Bey kızı yaşındaki Alev’i yatağa atıyor. Alev hamile kalınca bu kepazelik herkes tarafından biliniyor. Buna rağmen Abdullah Bey çocuklarının annesi Pembe ile yaşamaya devam ediyor. Tıpkı AKP döneminde yaşadıklarımız gibi… Türkiye'de herkes her türlü rezaleti biliyor, Türkiye'de her türlü siyasi ve ekonomik kepazelik herkesin gözünün önünde yaşanıyor, her türlü sosyal rezalet herkesin gözünün önünde yaşanıyor ama sanki o rezaletler hiç yokmuş gibi yaşanmaya devam ediliyor… ” dedi.

kizilcikserbeti-mujde-settar-sibel.jpg

“SENARİSTLER HALKIN NABZINI MUHALEFETTEN İYİ TUTUYOR”

Söz konusu dizilerin izlediğini ve bu dizilerin senaristlerinin halkın nabzını muhalefet partilerinden çok daha iyi tuttuğunu söyleyen Özdil, “damar” diye tabir edilen halkın ilgi alanlarının ve hassasiyetlerinin senaristlerce iyi yakalandığını ifade etti.

“TAM BİR TÜRKİYE TRAJEDİSİ”

Dizinin devamında Doğa’nın feminist annesi Kıvılcım’ın bu tutucu damadın yani Fatih'in muhafazakar amcası Ömer ile evlendiğini yani bir nevi modernle-tutucu ittifakın kurulduğunu, muhafazakar amca Ömer’in aslında rahmetli ikizinin türbanlı eşiyle evli olduğunu ifade etti. İkizi ölünce hamile yenge olan ‘Leman ile sen evleneceksin’ denildiğin, onunda mecburen evlendiğini ifade etti. Hatta yeğeni Mete Han’ı öz oğlu gibi büyüttüğünü ama aslında Mete Han’ın babası değil amcası olduğunu söyledi. Bunun da tam bir Türkiye'ye özgü trajedi olduğunu ifade etti.

sgfbbgg.png

Ömer’in de zoraki evlendiği bu türbanlı eşinden boşanarak Doğa’nın feminist annesiyle evlendiğini ifade etti. Boşanma sırasında Doğa'nın annesi Kıvılcım’ın giderek bir başka dini bütün iş adamı Ertuğrul ile aşk yaşadığını aktardı. Fatih'in amcası Ömer’in de o sırada namazı niyazı falan bırakıp barlara takılmaya başladığını, bir gece viskiyi çekmişken çılgın bir genç kadınla tanıştığını hatta şak diye otele gidip yattıklarını hatırlattı. Meğer o genç kadının aslında türbanlı ve çok zengin bir dini bütün ailenin kızı olduğunun ortaya çıktığını belirtti. Mahalle baskısının trajik bir neticesi olarak bu kızın evinde türbanla yaşadığını ancak geceleri türbanı atarak gecelere aktığını anımsattı. Üstelik bu türbanlı gibi görünen türbansız kızın Fatih'le evlendiğini, çünkü Fatih’in Doğa’yı aldattığını bunun sonucunda da boşandıklarını ifade etti. Bunun üzerine Fatih’in çocuğun velayetini almak için avukatla birlikte karısına kumpas kurarak evliliğini zehir ettiğini belirtiyor.

“ELİM KIRILSAYDI DA BUNLARA OY VERMESEYDİM DİYEN VATANDAŞLARIMIZ GİBİ…”

Fatih'in amcasıyla yatan o çift kişilikli kızın Fatih'in annesi Pembe’nin çöpçatanlığıyla Fatih ile evlendiğini belirten Özdil, “Mütedeyyin aile mütedeyyin gelin gibi Fatih'in türbanlı annesi Pembe Hanım çok mutlu olur, hamdolsun der, laik kızdan kurtulduk türbanlı gelin aldık, hamdü senalar olsun diye sevinir. Yeni gelin şak diye türbanı çıkarıp atınca, gece yarısı barlara falan takılınca, eve sarhoş filan gelince de tabii Pembe’ye hayatı dar eder. Pembe Hanım seküler Doğa’yı mumla aramaya başlar. Tıpkı bu dini bütün çocuklar memleketi iyi yönetecek zanneden ve sonra da bin pişman olan, başını taşlara vuran, elim kırılsaydı da bunlara oy vermeseydim diyen vatandaşlarımız gibi olur. Pembe Hanım yani Fatih'in türbanlı annesi dini bütün kocası Abdullah beyi seküler Alev’e kaptırır. Kendini dini bütün oğlu Fatih'i de türbanlı zannettiği türbansız kız Görkem’e kaptırır. Üstelik bu türbanlı zannedilen türbansız kızın Fatih'in amcası Ömer'le yattığı da ortaya çıkar. Dedim ya dizi tam olarak AKP Türkiye’si gibi. Herkes böyle din-iman-ahlak pozlarına bürünüyor ama kimin eli kimin cebinde belli değil.

srfb.png

DİZİDE DİLAN POLAT DA VAR

Fatih'in abisi var Mustafa. Saftirik bir oğlan. Onun eşi Nilay ailenin trollü. Troll, tıpkı sosyal medya trolleri gibi ortamı zehirliyor. Mikser gibi bütün aileyi birbirine sokuyor. Aslında büyük gelin Nilay da türbansız ama evlendikten sonra tesettüre yiyor, yani aileye türbansız gelen gelin türbana girerken aileye türbanlı gelen gelin türbanı çıkarıyor. Türkiye yani. Kimisi mahalle baskısıyla türbana girerken kimisi özgür iradesiyle türbana giriyor. Tıpkı Türkiye gibi. Fatih'in ablası var Nursema o da türbanlı bir kız. Barda şarkı söyleyen bir delikanlıya aşık oluyor. Bunları ayırmak için Nursema apar topar alnı secdeye değen bir ailenin oğluyla evlendiriliyor. Namazında niyazında bilinen damat manyak çıkıyor iyi mi? Kızı dövüyor. Gerdek gecesinde pencereden atıyor, kız ölümden dönüyor boşanıyorlar. Nursema’nın ilesi mecburen ikna oluyor. Nursema ile barda şarkı söyleyen Umut evleniyorlar. Umut'un ailesi o kadar keskin seküler ki yani aileyle tanışmaya gelirken şarap filan getiriyorlar, türbanlı gelini istemiyorlar, nikaha bile gelmiyorlar. Üstelik bu Umut beş parasız, iş kurayım derken Nursema jipini satıyor, parayı Dilan Polat'a kaptırıyor. Evet dizide Dilan Polat karakteri bile var. Tıpkı Türkiye’de köşeyi döndüm diye hava yaparken hapse girildiği gibi…

dilan-polat-erisim-engeli1-large.png

TIPKI TÜRKİYE GİBİ GÜVENDİĞİN DAĞLARA KAR YAĞIVERİYOR”

Nursema bir ara Doğa’nın annesiyle aşk yaşayan dini bütün iş adamı Ertuğrul'la romantik durumlar yaşıyor. O dini bütün iş adamının türbanlı kızı Mihri, Fatih'in amcasının oğlu Mete Han'a aşık oluyor. Annesi türbanlı olan Mete Han da türbansız kızlarla takılıyor, Mihri’ye yüz vermiyor. Mihri intihara kalışıyor. Neyse neticede bu evlilik yürümüyor. Umut’a akıl veriyorlar, şöhret olacaksan eşin türbanlı olamaz filan diyorlar. O da kabul ediyor. Nursema türbanından utanıyor. Nursema ile Umut

Boşanıyorlar, Nursema Doğa’nın teyzesinin eski sevgilisi olan Rüzgar’ın televizyona işe giriyor. Medyaya giriyor. Rüzgar seküler bir playboy. Türbanlı Nursema'ya aşık oluyor. Diziyi iki hafta seyretme kardeşim kimin kiminle olduğunu yakalamanız mümkün değil. İlişkiler o kadar çabuk değişiyor ki Türkiye gibi. Özgür Özel diyorsun tık saraya gidiyor, Meral Akşener'e güveniyorsun tık oraya gidiyor, bunun gibi yani, ilişkiler böyle. Güvendiğin dağlara aniden kar yağıveriyor.

“BU KEPAZELİK ORTAYA ÇIKINCA..”

Doğa’nın kız kardeşi var Çimen. O da üniversiteli. Bir ara gidiyor Fatih ile evlenen o çift kişilikli gelinin dini bütün abisine aşık oluyor. Dini bütün abi evlenme vaadiyle kızı yatağa atıyor ama aslında kendisi evli çocukları filan var öyle bir dini bütün. Yani bu kepazelik ortaya çıkınca dini bütün abinin türbanlı eşi boşanma davası açıyor, boşanıyor. Dini bütün abiyle Çimen İmam nikahlı olarak yaşamaya başlıyorlar. Çimen tesettüre giriyor oruç falan tutmaya başlıyor Elif'in imam nikah ayakları da kızı böyle hizmetçi olarak kullandığı ortaya çıkınca ayrılıyorlar. Çimen de tesettürden çıkıyor.

“AKP DÖNEMİNDE GÖRMEYE ALIŞIK OLDUĞUMUZ FIRILDAK TİPLERDEN”

Doğa’nın babası var Kayhan. Fırıldağın önde gideni, muhteşem bir karakter. Sekülerken menfaat için şak diye dini bütün oluyor. Tam AKP döneminde görmeye alışık olduğumuz fırıldak tiplerden para kapmak için damadı Fatih'in eski yengesi ile Fatih'in amcası Ömer'in boşandığı türbanlı eşi Leman ile evleniyor. Leman'ın takılarını filan borsada batırıyor, öyle yüzsüz bir herif ki gidiyor eski karısı Kıvılcım’la evlenen mevcut eşi Leman’ın eski kocası Ömer'in yanında işe giriyor. Tam fırıldak, tam Türkiye tipi, tam AKP dönemi karakteri, şahane bir karakter.

“HERKES BİRBİRİNE DİN-İMAN-AHLAK DERSİ VERİYOR AMA HERKES AL TAKKE VER KÜLLAH, HERKES UÇKURUNUN KEYFİNDE”

Doğa yeniden aşık oluyor Giray diye beyefendi bir delikanlı. Eğitimli, zengin, kibar, en ufak bir yamuğu görülmüyor derken sezon finalinde seks manyağı çıktı herif. Meğer o beyefendi delikanlı Giray, zaten adı üstündeymiş. Aslında gözümüzün önündeyim grinin 50 tonundaki Mr. Grey çıkıyor Giray. Çift kişilikli Görkem’in tesettürlü annesi ölüyor, Görkem’in böyle alını secdeye değen babası daha eşinin kırkı çıkmadan yeniden evlenmeye kalkıyor. Herkes birbirine din-iman-ahlak dersi veriyor ama herkes al takke ver küllah, herkes uçkurunun keyfinde.

“BU KADAR DA OLMAZ DİYORSUN FAZLASI OLUYOR, TAM AKP DÖNEMİ“

Zülkar diye bir karakter var muhteşem. Hapisten çıktı ama bunu kimse bilmiyor. Evin en güvenilir adamı sabıkalı. Sönmez Hanım Doğa’nın anneannesi şimdilik tek aklı başında insan o ama iki kızı var ya biri üç defa evlendi biri İmam nikahla hamile iki torunu var. Biri evlenmeden çocuk yaptı öbürü iman nikahlı birliktelikte. Aklı başında olan insan bile bu durumda. Artık tıpkı AKP Türkiyesi. Öylesine bir kafa karışıklığı, öylesine bir zihin bulanıklığı yaşanıyor ki bir bölümde iyi zannettiğin öbür bölümde hemen kötü çıkıyor. Kötü bildiğin aslında iyi çıkıyor, insanları tanıyamaz hale geliyorsun, bu kadar da olmaz diyorsun fazlası oluyor, tam AKP dönemi.

“TIPKI AKP’NİN SEZON FİNALİ GİBİ.. NASIL BAŞLADI NASIL BİTTİ”

Dizinin sezon finalinde herkes cinnet getiriyor. Rezaletler kepazelik artık dayanılmaz bir hal aldığı için ailedeki seküler mütedeyyin herkes “Yeter artık” diye bağırıyor. Ruh hastası gelin, balkondan uçtu mu atladı mı? Fatih mi attı? İntihar mı cinayet mi belirsiz… Seküler mütedeyyin ailedeki herkes mutsuz. Herkes yıkılmış vaziyette. Herkesin hayatı allak bullak oluyor. Herkes Doğa ile Fatih'in aşkına bin pişman, nasıl başladılar ne hale geldiler. Tanıştıkları güne lanet eder hale geldiler. Kızılcık Şerbeti’nin sezon finali böyleydi. Tıpkı AKP'nin sezon finali gibi oldu. 22 yıl önce nasıl başladılar, bugün ne hale geldiler… 22 yıl önce bu aşktan medet umanlar bugün ne hale geldi…

HAŞEMA KAVRAMI HAYATIMIZA NE ZAMAN GİRDİ? NE ANLAMA GELİYOR?

Özdil ayrıca 20 yıl önce AKP'nin iktidara geldiği dönemde bu Kızılca Hamam kampı gibi durum değerlendirmesi yapmak üzere Antalya'da kampa girdiklerini hatırlattı. Haşema kavramının hayatımıza nasıl girdiğini şu sözlerle anlattı:

AKP’nin yeni iktidara geldiğinde haşema kavramının siyasi hayatımıza ilk kez o zaman girdiğini söyledi. AKP'nin erkek milletvekili böyle yağlı güreşçi kısbetine benzer tuhaf mayolara denize giriyordu ama görüntülenmek istemiyorlardı, fotoğraf çekmesinler diye otel personelinin cep telefonlarını bile toplamışlardı yani AKP iktidara geldiğinde öylesine mutasıptılar ki ya mayo ile bile denize girmekten utanıyorlardı. Bu haşemalarla falan giriyorlardı. Yüzerken de fotoğrafları çekilsin istemiyorlar, utanıyorlardı. Neydi bu haşema biliyor musunuz? AKP icadıydı. 80'li yıllarda İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde okuyan bir grup muhafazakar mütedeyyin erkek arkadaş vardı, havalar güzelleşince bunlar topluca denize diyorlardı ama mayo giymeye utanıyorlardı. Normal insanlar gibi mayo giyemiyordu. Kimisi kot pantolonu kesip bermuda haline getiriyordu. Yağlı Güreşçi kısmetine benzeyen modeli icat ettiler. Özel dikim yaptırdılar ortaya haşema çıktı. Önceleri sadece erkekler için üretiliyordu. AKP iktidarı ile beraber böyle Ninja kıyafetine benzer şekilde kadınlar için de üretilmeye başlanıyor bugün. Tesettür mayolar, hepsine birden haşema deniyor. Hakiki şeriat mayosu böyle olduğu iddia edildi.

Özdil'in bu açıklamaları yaptığı son yayınına bu linkten ulaşabilirsiniz...

https://www.youtube.com/watch?v=aj-4S_wWm3g&t=1323s&ab_channel=Y%C4%B1lmaz%C3%96zdil

İlgili Haberler