İzmir'de, Tüylü Mikrofon adlı YouTube kanalında yapılan sokak röportajında konuşan Dilbura Y., Instagram yasağına yönelik eleştirilerde bulundu. Genç kadın, “21. yüzyılda parlamenter sistemden çıkarak ülkeyi tek bir kişiye teslim edersek, o da ülkeyi babasının malı gibi kullanır. Başka bir ülkenin lideri öldü diye neden yas tutmak zorundayım? Utanmasalar kırkını da biz çıkartacağız” ifadelerini kullandı. Dilbura Y., ayrıca Instagram yasağını ve sokak köpeklerinin öldürülmesine destek verenlere hitaben, "Özgürlük haklarınızı tek bir kişiye teslim ettiğiniz için aptalsınız" dedi.
Dilbura Y., ifade işlemlerinin ardından İzmir Adliyesi'ne sevk edildi. Savcılık tarafından Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarılan Dilbura Y., hakkında tutuklu yargılanma kararı verildi. Genç kadın, kararın ardından cezaevine gönderildi.
“ELİN ARABI YÜZÜNDEN BU TÜRK KIZINI TUTUKLADILAR”
Dilruba Y. ile ilgili konuşan Yılmaz Özdil, “Elin Arabı yüzünden bu Türk kızını tutukladılar, Hamas için Türk vatandaşını tutukladılar kardeşim. Şakran cezaevine attılar kızı, iki gündür bu mevzu konuşuluyor. Türkiye’deki saygın hukukçular bu tür tutuklamaların hukuksuz olduğunu söylüyor, yıllardır anlata anlata dillerinde tüy bitti. Ortada suç muç yok çünkü söylediklerini beğenmeyebilirsin ama o kadar. İfade özgürlüğünün linç edilmesi, tutuklanması, o ülkede hukuk olmadığının kanıtıdır. Sırf senin gibi düşünmüyor diye bir vatandaşın ifade özgürlüğünden suç üretmeye çalışırsan o ülkede demokrasiden söz edemezsin, o vatandaşın söylediklerini de bizati doğrulamış olursun aslında.” dedi.
“SORUŞTURMA AÇILAN 195.000 KİŞİNİN 1400'Ü ÇOCUK”
Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı döneminde, 10 yılda, 195.000 kişiye ‘Cumhurbaşkanına hakaretten’ soruşturma açıldığını söyleyen Özdil, bu kişilerin 13.000’ine çeşitli hapis cezalarıyla mahkumiyet verildiğini ifade etti. Bu soruşturmaların ve davaların sanıklarından birinin de kendisi olduğunu belirtti. Soruşturma açılan 195.000 kişinin 1400'ünün çocuk olduğunu ifade eden Özdil, bu kişilerin 12-16 yaş arasında olduğunu belirtti.
MEDYA CELLADINA İLİŞMEDİLER
Müjdat Gezen’i 5 yıl hapse atmak için yargılarken yurt dışına kaçmasın diye karakolda imza vermeye gönderirlerken, Müjdat Geze’nin okulunu kundaklayan yobazın evine gönderildiğine değindi. Demokrasi tarifi yapan Metin Akpınar’ı halkı hükümete karşı silahlı isyana teşvik etmekten 5 yıl hapisle yargıladıklarını ve Ulucanlar Müzesi'nde darağacının önünden yayın yapıp “Kamuoyu Kemal Kılıçdaroğlu'nun idam edilmesini, asılmasını bekliyor” diyen medya celladına ilişmediklerini hatırlattı.
KİMLERE NE CEZALAR VERİLDİĞİNİ KİMLERİN SERBET BIRAKILDIĞINI TEK TEK ANLATTI
kadına şiddete dur demek için pankart açan kızlara kelepçe taktılar, şort giyiyor diye kızcağıza tekme atan hıyartoyu serbest bıraktılar. Türkçe var olduğundan beri hayvanlı atasözleri kullanırız buna rağmen hayvanlı atasözü paylaşan gazeteci Sedef Kabaş’ı hapse attılar ama Çanakkale 18 Mart Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesinin “1924 yılında camiler kapatıldı, Çanakkale ve Bursa'da genelev olarak kullanılan camiler var” demesine basın özgürlüğü dediler. “İfade özgürlüğü kapsamındadır” dediler.
“6 YAŞINDAKİ ÇOCUKLA EVLENİLEBİLİR” DEMEK FİKİR ÖZGÜRLÜĞÜ “BU SAPIKLIKTIR” DEMEK HAKARET
“6 yaşındaki çocukla evlenilebilir” demeyi fikir özgürlüğü kabul ettiler, “ya bu sapıklıktır kardeşim” demeyi hakaret suçu kabul ettiler. AKP milletvekilini protesto edene 10 yıl hapis cezası istediler ama televizyona çıkıp komşularını katledeceğini, silahlarının hazır olduğunu, en az 50 kişiyi götüreceğini söyleyene dokunmadılar.
Levent Kırca’yı, Tarık Akan'ı, Genco Erkan'ı, Orhan Aydın’ı, İlyas Salman’ı, Levent Üzümcü’yü, Zuhal Olcay’ı, Mehmet Aksoy'u, Atilla Taş'ı sanık yaptılar ama insanları domuz bağıyla öldürerek oturma odalarına gömen mezar evleriyle tanınan kökten dincileri davul zurnayla sokağa saldılar.
İHSAN ELİAÇIK VE CEMİL KILIÇ’A CEZA, ATATÜRK’ÜN ANNESİNE HAKARETE ‘BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ’ DEDİLER
Din bezirganları ile mücadele eden benim varlığıyla onur duyduğum İhsan Eliaçık’ı gözaltına aldılar, karanlığın üstüne meşale gibi yürüyen Atatürkçü İlahiyatçı Cemil Kılıç'a hapis cezası verdiler ama mübarek anamız Zübeyde Hanım hakkında “genelevde çalışıyordu” diyene basın özgürlüğü dediler.
“Hocaefendi dünyada şeref duyduğum tek insandır, sahabe efendilerimiz gibidir, kendisiyle etle tırnağım, beni hizmetin namlusuna sürün, nereye atıyorsanız atın” diyeni tanık yaptılar, Sözcü Gazetesi’ni sanık yaptılar. Sivas Madımak‘ta insanları diri diri yakan yobaz katili sağlık sorunları ve yaşına hürmeten serbest bıraktılar, Alzheimer hastası olan oksijen maskesiyle nefes alabilen yemek bile yiyemeyecek durumda olduğu için biberonla beslenen 80-85 yaşındaki orgenerallerimizi hapse tıktılar. 86 yaşındaki Vural Avar’ı demir parmaklıklar arkasında ölene kadar bırakmadılar.
“TÜRK BAYRAĞI DEMEYELİM TÜRKİYELİ BAYRAĞI DİYELİM” DEDİLER
PKK'yı tanık TSK’yı sanık yaptılar. Genelkurmay başkanını terörist ilan ettiler. Türk Silahlı Kuvvetlerini esir aldılar, yurtsever subaylarımızı imha ettiler, kozmik odayı soydular, İmralı ile Kandil arasında kuryelik yaptılar, üniformalı teröristleri Habur’da davul zurna ile karşıladılar, otobüsün üstünde şehir turu attırdılar. Apo’ya Diyarbakır meydanında ulusa sesleniş konuşması yaptırdılar, Murat Karayılan'ın Kandil’deki basın toplantısını devletin haber ajansıyla canlı yayınladılar. “Türk yoktur” dediler “Türk bayrağı” demeyelim “Türkiyeli bayrağı” diyelim dediler. “PKK seçime girsin” diyeni milletvekili yaptılar, “Türk kimliği bölücüdür” diyeni Başbakan yaptılar, TC’yi sildiler, PKK bayrağı taşımayı suç olmaktan çıkardılar. Şivan Perver’le düet yaptılar. Ege adalarımızı Yunan’a peşkeş çektiler.
SURİYELİLER BU ÜLKEDE GEZDİRİLİRKEN GARİBAN ÇOCUKLARI SURİYE’YE VURUŞMAYA GİTTİ
Milyonlarca Suriyeli bu ülkede gezdirirken bu milletin gariban çocuklarını Suriyelilerin yerine Suriye'ye vuruşmaya gönderdiler. Ensesi kalınsa canı sağ olsun, garibansa vatan sağ olsun diyerek bedelli askerliği sürekli hale getirdiler. Türkiye'deki Suriyelilere 80 milyar dolar harcarken gazilerimizin protezlerine bile haciz gönderdiler. Şehit babasına hapis cezası verdiler. Şehit annesini hapis cezasıyla yargıladılar sonra CHP genel başkanını teröristlerin ortağı diyerek Şehit cenazesinde linç edip taşlayarak, yakarak, öldürmeye kalktılar.
“İKTİDAR GİDERSE NE OLACAK? NALINCI KESERİ İYİDİR AMA…”
Bu nalıncı keseri iyidir ama keser döner sap döner bunu asla unutmayacaksın. Çünkü Türkiye tarihindeki geçmiş tecrübeler gösteriyor ki nalıncı keseri hukukunun kimlere muhabbetle baktığının, kimleri müebbetle yargıladığının aslında bir önemi yoktur. Halkın vicdanındaki muhakemede kimlerin ilelebete mahkum olduğunu kimlerin ilelebet nasıl anılacağını herkes gayet iyi biliyor.
