Bir Fransız kasabasında başlayıp Karadeniz’in yaylalarında devam eden öykü, belli ki İstanbul’da gelişecek. İlk izlenimimiz, dizinin Ekrem Bora - Tarık Akan (burada Uğur Polat - Murat Yıldırım) savaşı düzeyinde gelişeceği yönünde. Doğal olarak, Filiz Akın’ın arada kalmışlığı da Meryem Uzerli’nin sırtına yükleniyor. Bu yönüyle bakınca, Yeşilçam hikayelerinin dizi üzerindeki ağırlığı oldukça fazla. Hele Murat Yıldırım’ın (Kartal) otel odasında, içi kan ağlayarak -ve kendinden uzaklaştırmak amacıyla- Meryem Uzerli’ye (Selin) bir “Seni aslında sevmiyorum” tiradı var ki, bunun nicelerine Yeşilçam filmlerinde rastlamışızdır. İlk bölüm, aslında hızlı gelişti, seyirci öyküyü çözdü, bakalım sahiplenip, reytingini yükseltecek mi?