Dublin Trinity Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, sudaki hidrojeni ayırmakta ortaya çıkan büyük bir bulmacayı çözdü.
Düşüncesizce atmosfere saldığımız karbondioksit, çağımızın belki de en büyük sorunlarından biridir. Bununla birlikte artan nüfusla birlikte yükselmekte olan enerji ihtiyacı da hepimizi bir çıkmaza, ancak aynı zamanda tek bir alternatife yönlendiriyor: yenilenebilir enerji.
Yenilenebilir enerjinin elde edilebileceği bir seçenek de sudan geçiyor. Su (H2O), enerji bakımından zengin hidrojeni (H2) elde etmek için ayrılabilir. Ardından elde edilen enerji yakıt hücrelerinde saklanabilir. Rüzgar ve güneş enerjisi kaynaklarının da suyu ayırmak için elektrik üretebildiğini düşünürsek, bu durumda elde edilen ve kaynağını veren tüm enerjiler yenilenebilir enerji olacaktır.
Ancak burada büyük bir sorun ortaya çıkıyor. Su, dayanıklı bir bileşik olduğu için ayırmak için çok fazla enerji gerektiriyor. Ayrıca Rutenyum veya İridyum elementleri gibi bazı elementler suyu ayırmada etkili olsa da bu elementler ticari olarak pahalıdır. Ucuz seçenekler ise yeterli verimliliği sağlayamamaktadır.
Webtekno'da yer alan habere göre Dublin Trinity Üniversitesi’nden bilim insanları, yenilenebilir enerjide ortaya çıkan bu bulmacanın içinden çıkmayı başardılar. Profesör Max Garcia-Melchor başkanlığındaki ekip, oksijen üreten molekülleri araştırırken önemli bir keşif yaptı: Bilim, bazı reaktif katalizörlerin yapabileceklerini küçümsüyordu.
Ekip, kimya ile güçlü bilgisayarları birleştirerek bu katalizörlerin yapabileceklerini keşfetti. Hidrojen elde etmek için suyu ayırmada kullanılan oksijene büyük bir yük düşüyor. Ancak oksijenin üretilmesinde de ayrı bir sorun ortaya çıkıyor: ‘aşırı gerilim (overpotential)’. Keşif sayesinde ekip, bu problemin üstesinden gelmeyi başardı.
Keşfi gerçekleştiren ekibin şimdi ki amacı, dünyada bolca bulunan metalleri ve ligandları hesaplamak için yapay zekayı kullanmak. Böylece zaten nasıl bir katalizör üretmeleri gerektiğini keşfeden ekip, yapay zeka sayesinde bunu gerçeğe dönüştürebilecek.
Yapılan yeni keşif, birçok anlamda önemli sayılabilir. Ancak en önemlisi muhtemelen budur: Dünyanın daha yaşanabilir bir hale dönüşmesinde yenilenebilir enerjilerin gerektiğini biliyorduk. Kaynaklar arasında yaşanan bir bulmaca da çözüldüğüne göre artık yenilenebilir enerji hayatımızda daha da yaygın hale gelebilir.
