Yeniçağ Gazetesi bu manşetle çıktı
Gazetemizin 1. sayfasını okumak için tıklayınız
Gürer: Önce fahiş fiyatı çıkaran sistem değişmeli
Fahiş fiyat ve stokçuluğun cezalarını artıran yasa teklifi kabul edildi. Önce fahiş fiyatı ortaya çıkan sistemin değiştirilmesi gerektiğini belirten Gürer, “Verilen cezaların önemli kısmı tahsil edilemiyor, bu da sorunun çözümüne katkı sağlamıyor” dedi
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM’de kabul edilen fahiş fiyat ve stokçulukla ilgili düzenlemeleri içeren Türk Ticaret Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi’ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Gürer, sorunların mevcut ekonomik sistemden kaynaklandığını vurguladı ve çözüm önerilerini dile getirdi. Gürer, fahiş fiyatların suçunun sadece satış yapanlara yüklenmemesi gerektiğini belirtti. Mevcut serbest piyasa ekonomisi uygulamalarının, belediyelerin denetim yetkilerinin merkeze çekilmesi ve gıda denetim laboratuvarlarının kapatılması gibi adımların bu sorunu yarattığını söyledi.
Getirilen ceza artışlarının sorunu çözmeyeceğine işaret eden Gürer, "2021 yılında Rekabet Kurulu tarihinin en yüksek para cezalarını zincir marketlere uyguladı. Ne değişti? Burada çıkacak kanunun yarın uygulanabilirliğinin vatandaşa getirisi ne olacak? Göreceksiniz verilen cezaların önemli bir bölümü tahsil dahi edilemeyecek. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 2022 yılı Sayıştay Denetim Raporu'na göre 100 milyonluk cezanın 29 milyon lirası tahsil edilebilmiş. Yarın bu uygulamada da değişen bir şey olmayacak" dedi.
Mazot zamlarının nakliye maliyetlerini artırdığını ve bunun da ürün fiyatlarının yükselmesine yol açtığını vurgulayan Gürer, nakliye maliyetlerinin kontrol altına alınması gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
"Eğer siz mazotun zammını sürdürürseniz nakliye için Adana'dan yola çıkıp İstanbul'a gelecek gıdanın fiyat artışı zaten fahiş fiyata dönüşmüş olur. Uygulamada karşılaşılan sorunların temel çözümü, girdi maliyetlerinden başlayarak piyasayı düzenli ve gerçekçi biçimde oluşturabilmektir. Aracılık sistemini kaldırabiliyor musunuz? Kaldıramıyorsunuz. İthal ürünü yurt dışından alıp gelip ‘Piyasayı dengeleyeceğiz’ derken, getirdiğiniz ürünü Türkiye'deki fiyatından satılmasını engelliyor musunuz? Engelleyemiyorsunuz. Ayrıca 'stokçuluk' diyorsunuz, lisanslı depoculuk 46 ilde var, dolaylı olarak stokçuluğu teşvik ediyorsunuz.”
İktidarın kanunları uygulamada yetersiz kaldığın belirterek iktidara, “Türkiye'de taklit ve tağşişle ilgili yönetmelik çıkmış; 2012'den beri her altı ayda bir bozuk ürün satanlar açıklanırdı, teşhir edilirdi. Şimdi yapılmıyor. Vatandaşa domuz, at ve eşek etini kıyma içinde, keba bın içinde yediren adamları niye teşhir etmiyorsunuz? Kanuna göre çiftçiye milli gelirden vermeniz gereken 411 milyarı vermiyorsunuz. Böyle mi üretici korunup, fahiş fiyatla mücadele edilecek” diye seslenen Gürer, serbest piyasa ekonomisi yerine karma ekonomi modeline geçiş yapılması gerektiğini vurguladı.
Kamu sektörünün güçlendirilmesi ve devletin ekonomide daha aktif rol alması gerektiğini belirten Gürer, “Gübre, yem fabrikaları ve diğer tarımsal üretim tesislerini yeniden devletin kontrolüne alarak, rekabeti bu şekilde geliştirebiliriz” dedi.
Merve KIZLALP