Yeniçağ Gazetesi: Öldürülürüz korkusuyla nefes alamıyoruz isyanı

Yeniçağ Gazetesi: Öldürülürüz korkusuyla nefes alamıyoruz isyanı

Yeniçağ Gazetesi bugün "Öldürülürüz korkusuyla nefes alamıyoruz isyanı" başlığıyla çıktı.

Yeniçağ Gazetesi'nin bugünkü manşeti...

sayfa-1.png

Gazetemizi okumak için tıklayınız...

"Cezasızlık politikasına" tepki gösteren kadınlar sokaklara çıktı:

ÖLDÜRÜLÜRÜZ KORKUSUYLA BAKKALA BİLE GİDEMEZ OLDUK

İstanbul'da iki genç kadının bir erkek tarafından canice katledilmesi üzerine sokağa çıkan kadınlar "Katillere, tacizcilere, cezasızlığa son" diyerek eylem yaptı. Kadınlar, "2 saniye sonramız ne olacak diye bakkala bile gitmeye korkuyoruz" diye isyan etti.

Kadına yönelik şiddetin, vahşi cinayetlerin ve tacizlerin ardı arkası kesilmiyor. İstanbul'da Semih Çelik'in yarım saat arayla Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner'i hunharca katletmesiyle doruğa çıkan kadın cinayetleri başta Ankara ve İstanbul olmak üzerin birçok şehirde protesto edildi. "Kadınlar Birlikte Güçlü" platformunun çağrısıyla İstanbul Tünel'de bir araya gelen kadınlar artan taciz, şiddet, darp ve kadın cinayetlerine karşı iktidarın tutumunu eleştirdi. Kadınlar, Tünel'de yaptıkları açıklamada, Cuma günü fail Semih Çelik tarafından yarım saat arayla katledilen Ikbal Uzuner ve Ayşegül Halil için toplandıklarını belirtti.

Yapılan ortak açıklamada "İstanbul’da bir erkek, iki kadını katlederken devlet koruyucu, önleyici ve caydıncı hiçbir adım atmıyor" diyen kadınlar, Beyoğ lu'nda bir kadının sokak ortasında taciz edildiğini de anımsatarak şunları söyledi: "Beyoğlu'nda bir kadını taciz eden, yere düşürüp saldında bulunan erkekler suç kayıtlarına rağmen serbest bırakılıyor, sosyal medyada yayılması ve tepkilerin yükselmesi sonucu tekrar yakalanıyor. Devlet, yargısıyla, kolluğuyla şiddete maruz kalanların beyanlarına göre değil, sosyal medya tepkilerine göre görevini yapmaya tenezzül ediyor. Erkek şiddetine maruz kalan kadınlar seslerini duyurabilmek, şiddetten uzaklaşabilmek için karakollara değil sosyal medyaya başvuruyor."

Kadınlar açıklamalarında "cezasızlık politikasını" da eleştirdi. "Karakollardan faillerin elini kolunu sallayarak çıktıklarını", çıktıkları gibi kadınları katletmeye devam ettiklerini de belirten kadınlar, "İktidarın cezasızlık politikalarının kadınların şiddetten uzak bir yaşam kumalarını nasıl olanaksız hale getirdiğini, fail erkekleri nasıl cesaretlendirdiğini her gün görüyoruz. Sokakları kadınlar için güvensiz ve tedirgin hale getirmeye çalıştığınızı biliyoruz. "O saatte dışarıda ne yapıyordu? sözleriyle, güçlü aile birliği' politikalarıyla bizleri aileye, evlere, dört duvara mahkûm etmek istediğinizi biliyoruz. Kadınların kahkahasına, kaç çocuk yapacağına, hangi saate hangi sokakta olacağına karar vermeye çalışan cinsiyetçi diliniz erkekleri cesaretlendiriyor" diye konustu.

İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil'in katledilmesi Ankara'da da protesto edildi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, Kadın Meclisleri ve Genç Feministler Federasyonu, "Katillere, tacizcilere, cezasızlığa karşı" diyerek Ankara Sakarya caddesinde bir araya geldi. Protesto eyleminde, "Cezasızlığa son vereceğiz. Tacizi, cinayeti durduracağız" pankartı açıldı. Kadın örgütleri burada yaptıkları açıklamada "cezasızlık politikasını" eleştirdi:

"AKP'nin cezasızlık politikaları bizi burada toplanmaya mecbur bıraktı. Her gün birer birer öldürülüyoruz. Bu ay 34 kadın öldürüldü. Bu cezasızlık politikalarının sonucu olarak öldürülüyoruz. Bu cezasızlığa izin vermeyeceğiz. Bu kentler kadınlar için güvensiz hale gelmeyecek. Sokaklarda yürürken tacize uğrama korkusu yaşamayacağız."

Çelik'in, Halil'i Eyüpsultan'da öldürdükten yarım saat sonra Uzuner'i katlettiği yer olan tarihi Edirnekapı Surları da kadınların haykırışına sahne oldu. Çok sayıda kadın örgütü surların altında buluşarak, kadınlara yönelik gittikçe artan vahşete isyan etti.

Siyasi parti temsilcilerinin de destek verdiği eylem sırasında "Cezasızlığa son vereceğiz. Tacizi, cinayeti durduracağız" yazılı pankartlar açıldı, "Bakanlık aç gözünü, kadınlar burada öldürüldü", "Bu ülkenin İkbal’i yok" dövizleri taşındı. "Şiddet cezasız kalmayacak", "Failler cezasız kalmayacak", "AKP seyretme yasayı uygula", "Asla yalnız yürümeyeceksin sloganlarının atıldığı eylemde 6284 sayılı kanunun uygulanması çağrısı yapıldı. Yüzlerce yıllık tarihi surların artık kadın cinayetiyle anılacağının da vurgulandığı eylem sırasında, "Kadınlara lazım olan aile değil eşitliktir" denildi.

Protesto sırasında bir konuşma yapan Genç Feministler Federasyonu temsilcisi Güneş Fadime Akşahin, İstanbul’un tarihi bir yapısını bile kadın cinayetiyle anmak zorunda kaldıklarını belirterek "Yetkililer duyuyor musunuz? Kaç yüz yıllık surları, kadın cinayetiyle anıyoruz. Bundan sonra her sur kelimesini duyarın aklına İkbal kardeşimiz gelecek" dedi.

Gencecik bir kadını vahşice bin cinayetle hayattan koparıldığını söyleyen Akşahin şöyle konuştu:

"Sonradan öğrendik ki aynı gün içerisinde Semih Çelik yine 19 yaşındaki Ayşenur Halil'i de öldürmüş. Bu şehirde güpegündüz bir erkek iki kadını öldürebiliyor. Semih Çelik bir yıldır İkbal’i rahatsız ediyormuş, kaç kere israrlı takip suçu işlemiş. Seni öldürmeye geldim' diye İkbal için bir yıl önce video çekmiş. Erkekler siz kendinizi ne sanıyorsunuz? AKP görüyor musun yaptığını? Erkekler kadınları öldürmeden önce video çekiyor... İkbal de Ayşenur da özgürce istedikleri hayatı yaşayabilirlerdi. Genç kadınlar olarak her gün hayatımızla ilgili aldığımız kararı engellemek isteyenlerle karşılaşıyoruz. Ve erkekler, kendilerini çok üstün varlıklar olarak gördükleri için kadınları öldürebilmeyi kendine hak görüyor. Erkekler, vazgeçin artık, erkek egemenliğine sıkı sıkıya sanılmaktan. Eşitlik fikrine direnmekten vazgeçin... Aslında biz bugün Beyoğlu'nda eylem yapmayı planlıyorduk. Sonra maalesef ki İkbal ve Ayşenur'un öldürülmesi üzerine burda eylem yapma kararı aldık. Herkes Beyoğlu'ndakini izledi değil mi o kamera kayıtlarım? İstanbul’un en işlek ilçesini, sokaklarında 2 erkek bir kadın arkadaşımızı taciz ediyor. Sonra öğrendik kio video yeni değilmiş, o kişiler zaten serbest bırakılmış... Sosyal medyada gündem olmasının ardından tekrar gözaltına alındılar. Ve sonra yine öğrendik ki taciz olmak üzere birkaç suçtan zaten sabıkaları varmış. Ve buna rağmen dışardalar. Buna rağmen Beyoğlu sokaklarında bir kadına saldırabiliyorlar. Aile Bakanı Mahinur Göktaş, İkbal ve Ayşenur üzerine bir açıklama yapmış. Bakanlık olarak kadın cinayetleriyle mücadelemizi sıfır tolarans ilkesiyle kararlılıkla sürdüreceğiz diyor. Bu nasıl bi sıfır tolerans Mahinur Hanım? Her gün fail erkekler sokaklarda geziyor. 6284 uygulamıyosunuz. Aile, aile, aile deyip duruyorsunuz. Bu nasıl bir sıfır tolerans? Bugünlerde tüm toplum ülkenin geldiği cezasızlık halini konuşuyor. Dünyanın en büyük adalet saraylarıyla övünüyorsunuz ya hani. Bu topluma, kadınlara adalet sarayları değil, kelimenin gerçek anlamıyla adalet gerek... Ama kimse yılarız, sineriz, vazgeçeriz sanmasın. Biz bu erkek egemen düzeni değiştireceğiz. Bu Edirnekapı Surları önünde yaptığımız eylemi de yazsın tarih. And olsun ki kadın cinayetlerini durduracağız."

sayfa-8.png