Yeniçağ Gazetesi'nin bugünkü manşeti...
Gazetemizi okumak için tıklayınız...
İYİ PARTİ GENEL BAŞKANI DERVİŞOĞLU'NDAN MHP LİDERİ BAHÇELİ'YE:
Cesetlerimizi çiğnemeden canibaşı bu Meclis'e giremez
Dervişoğlu, terörist başı Öcalan'a "Meclis'te PKK'ya silahları bırak çağrısı yap" diyen Bahçeli'ye sert sözlerle yüklenerek "Bizim cesetlerimizi çiğnemeden, o canibaşı bu Gazi Meclis'e giremez" dedi. İYİ Parti lideri, AKP iktidarı içinde 'gayrimeşru' ifadesini kullandı.
İYİ Parti Genel Bakanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin dünkü Meclis Grup Toplantısı'nda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve AKP iktidarının yeniden gündeme getirdiği çözüm sürecini sert sözlerle eleştirdi. Bahçeli önceki gün Meclis'te "Terörist başının tecritti kaldırılırsa gelsin TBMM'de DEM Parti grubunda konuşsun, terörün tamamen bittiğini, örgütün lağvedildiğini haykırsın. Bu dirayet ve kararlılığı gösterirse, 'Umut Hakkı'nın kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılması ve bundan yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın" demişti.
Tüm konuşmasını Bahçeli'nin yaptığı açıklamalarla ilgili değerlendirmeye ayıran Dervişoğlu sözlerine, "Vatandaşımızın yakıcı sorunlarını konuşmak ve çözümler önermeye yine fırsat bulamayacağız. Ne yazık ki, uzun zaman önce öngörerek uyardığım, daha geçtiğimiz hafta buradan ihtar ettiğim 'en kötü senaryo' uygulamaya geçmiş, AK Parti MHP-CHP.DEM partilerinin lider ve yönetici kadroları eliyle gayri milli mutabakat cephesi ilan edilmiştir" diyerek başladı.
Çözüm süreci için "İmralı ve Kandil katilleriyle birlikte Türk milletinin varlığına açıkça savaş ilan edilmiştir" ifadesini kullanan İYİ Parti Lideri "Üç beş oy veya anayasa değişikliği için gerekli nisabı tamamlamak, Tayyip Erdoğan'ı bir kere daha cumhurbaşkanlığına aday yapmak uğruna, inandığımız değerlerden vazgeçip, ihanete el uzatmak düşüklüğüne katlanamayz" dedi.
AKP iktidarı için gayrimeşru' kelimesini kullanan Dervişoğlu, sözlerini "Saray'daki zat, bebek katillerinin itibarını, bebeklerin hayatına ve annelerin gözyaşlarına, hasta ve muhtaç vatandaşların acılarını, ailesinin parasına ve gücüne; Türk milletinin şeref ve haysiyetini ise milyonlarca ipsiz sapsız vatansıza tercih ettiğini, dahası bu bilinçli planı sonuna kadar sürdüreceğini tüm söz ve eylemleriyle göstermektedir. Adına iktidar demenin bile artık gereksiz olduğu bu yapı' tamamen meşruiyetini yitirmiş haldedir. Bu iktidar, gayrimeşrudur. İktidardakiler, gayri- meşrudur. Cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden zat ve onun keyfiyetiyle atadığı amirleriniz ve üstleriniz siyasi ortak ve işbirlikçileri ile birlikte, devletimizin kurucu değer ve ilkelerine ve Türk milletine karşı olan sorumluluklarımı yerine getirmemektedirler" diye sürdürdü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Alman Başbakan Scholz ile canlı yayında sığınmacı pazarlığı yapmasını hatırlatan Dervişoğlu, "10 milyon kaçakla boğuşurken bile Alman başbakanı ile yapılan sığınmacı pazarlığının canlı yayında çekinmeden söylenebilmesi şeklinde cüretkârca ve alçakça kendisini açıkça göstermektedir. Bu sebeple, geldiğimiz noktada kaybettiğimiz şey yalnızca demokrasi değildir. Kaybediyor olduğumuz şeyse, ne sadece Cumhuriyet, ne onun kurum, kural ve kanunları ne de bu Cumhuriyeti yeniden adaletle yükseltmek umudumuzdur. Tarihe mal olmuş ve tarihin her döneminde var olmuş çok büyük bir milletin tarihte ilk defa devletini kaybetmesi tehdidi ve tehlikesidir." diye ekledi.
İYİ Parti Lideri Dervişoğlu sözlerinin devamında Bahçeli'yi hedef alarak "Kısaca yüz yüze olduğumuz şey, 106 yıl önce yaşadığımız işgal günlerinden farklı olarak düşmanın sancağıyla, ordusuyla gelip, mermisini ve süngüsünü kalbimize nişanlaması değildir. Türk'ü, Türk'ün sancağıyla; Türk'ü, Türk'ün sözüyle vurmaktır söz konusu olan. Allah yukarıda şahit bu ülkenin geleceğini, bu milletin istikbalini bu devletin bekasını Devlet Bahçeli'ye karşı savunacak olmak rüyamda bile göremeyeceğim bir şeydi. Tarihte yaşadığımız ihanetlerin en büyüğü, en alçakçası ve en güçlüsüdür. Bu noktada, 15 Temmuz'dan öğrendikleri ihanet yöntemleri ile 1918'in işgal günlerinden aldığı kesin olan feyz birleşmektedir. Basit bir ittifakta kurulan başkanlık sistemi ilişkilerinden ötededir" değerlendirmesini yaptı.
Dervişoğlu şöyle devam etti: "Görüyoruz, okuyoruz ve anlıyoruz ki bayrağında üç hilal taşıyan, ömrünü Türk milletinin varlığına, Cumhuriyet'in bölünmez bütünlüğüne vakfetmiş rahmetli Alparslan Türkeş'in partisini Sarayın vesayetine bağlamış işbirlikçiler de büyük bir gafletin içerisinde, korkunç bir ihanetin sesi olmuşlardır ve bundan daha vahim şekilde akıllarını ve izanlarını öylesine yitirmişlerdir ki 50 bin insanımızın katilini, on binlerce TÜRK ve KÜRT anasının dinmeyen gözyaşlannın asli failini, Türk Devletini bölme planlarının baş taşeronunu; yani, İmralı canisi bölücü başını, Gazi Meclis'e davet edecek kadar delirmişlerdir. Delilik, dün izlediğimiz kalkışmayı anlatabilecek en hafif tabirdir çünkü ağızlarından eksik etmedikleri Türk milliyetçiliğini, Türklüğe ihanet ile bu kadar yakınlaştırabilmenin bunu göze alabilmenin ve kulaklarına ezanla okunmuş o 'büyük' isimlerini böylesine kirletebilmelerinin başka bir izahı olamaz. Cumhuriyet'in kuruluş felsefesinin, yani Türk Milliyetçiliğinin düşürülmek istendiği bu durumun başka bir izahı olamaz. Bebek katili terörist meclisin başına gelip de DEM'in grup toplantısında konuşsunmuş. Terörün bittiğini ilan etsinmiş. Hadi oradan. Burası, Mustafa Kemal Atatürk'ün Meclisi, burası, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğu yer, burası, milli egemenliğin yegane tecelli gâhi, bizim cesetlerimizi çiğnemeden, o canibaşı bu Meclis’e giremez."
Konuşmasının sonunda CHP Genel başkanı Özgür Özel'i de hedef alan Dervişoğlu, "CHP Genel Başkanı'nın günlerdir haftalardır havaya bakıp ıslık çalması ve bugün bölücübaşına imtiyaz yarışında 'ben de varım' hezeyanı lanet okunacak bir iktidar hırsıdır. Devlet Bahçeli'ye verdiği cevaba bakın, el yükseltiyormuş, Türkiye kumar masası mıdır? Kürtler devlet vadediyormuş, Kürt kardeşlerimiz bu devletin bizim gibi ortaklarıdır. Kürt kardeşlerimiz bu milletin asil eşit fertleridir. Her sorunun öznesine Kürt kardeşlerimizi koyarak bundan siyasi rant devşirmelerine asla izin vermeyeceğiz" dedi. Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin grup toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yeni çözüm süreci tartışmalarının gündemi değiştirmek ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden seçilmesini hazırlamak için ortaya atılıp atılmadığının sorulması üzerine "Türkiye bütçe takvimine girmiştir ama görülüyor ve anlaşılıyor ki Türkiye'nin yakıcı sorunlarını anlatmamıza izin vermek istemeyen bir güruh Türkiye'nin önüne yapay gündemler getiriyor. Bunların hepsini maksatlı buluyorum ve bunların karşısında sonuna kadar duracağız. Tayyip Erdoğan'a bir daha seçilme şansı verecek ya da tek adamlığı tahkim edecek bütün anayasa değişikliklerinin karşısında duracağız." karşılığını verdi. Dervişoğlu, yeni bir milliyetçi cephe kurulacağı iddialarına ilişkin ise; "Türk milliyetçileri zaten birliktir. Türk milliyetçilerini utandıranlar düşünsün" dedi.
'BAHÇELİ'YE İP ATTI: BU BÜYÜK MİLLETİN HAYALLERİNİ ASTINIZ!'
MHP Lideri Bahçeli 2007'deki Erzurum mitinginde Abdullah Öcalan'ı asması için Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ip atmıştı. Konuşması sırasında gözleri buğulana İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu, MHP Lideri Bahçeli'ye "Erzurum meydanında Sayın Devlet Bahçeli, Tayyip Erdoğan’a ip atarak, 'Ben asamadım, asabiliyorsan sen as demişti. Buradan Devlet Bahçeli'ye sesleniyorum: Abdullah Öcalan'ı asamadınız ama bu büyük milletin hayallerini astınız. Şehitlerimiz gözlerini kırpmadan ölüme giderken asla ve kata sizin yaptıklarınızdan utandıkları kadar mutazarrır (zarar gören) olmadılar. İdam sehpalarına giden arkadaşlarımız bile gururla gittiler. Siz bu milletin vefasını, utanç duymasına sebep oldunuz. Ondan sonra da çıkıp diyorsunuz ki, 'Bu milattır.' Mademki milattır o zaman onun da bir hatırası olsun. Bu büyük milletin anılarını yok ettiniz, geleceğine kastettiniz. Al şimdi bu ipi başının ucuna as" diyerek elindeki ipi fırlattı.
MHP LİDERİ İSTEDİ İYİ PARTİ GÖNDERDİ
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin İYİ Parti Lideri Müsavat Dervişoğlu'nun kürsüden attığı ipi istediği İYİ Parti'nin de gönderdiği bildirildi. Bahçeli'nin ipi Meclis'teki odasına asacağı öğrenildi. Dervişoğlu, "Çerçeveletip onu assın. Bahçeli, ipi 17-25 Aralık saatinin yanına koysun." dedi.
9 Ağustos 2024 tarihinde Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Devlet Bahçeli’yi ziyaret etmiş ve o sırada Bahçeli'nin odasında bulunan saatin 17-25'te durduğu dikkat çekmişti. 2013-2014'te dört hükümet üyesinin yolsuzlukla suçlamaları üzerine istifasıyla sonuçlanan 17-25 Aralık sürecine ilişkin Bahçeli'nin, "Pilini ben çıkarttım, 17-25'e sabitledim, hesabının sorulması vaadimizden asla geri adım atmayız" dediği saatin ara- dan geçen 10 yılın ardından ortaya çıkmasının AKP-MHP cephesindeki gerginliğe işaret ettiği yorumları yapılmıştı.
