Bilim insanları, Şili’nin Atacama Çukuru’nda, okyanusun "hadal bölgesi" olarak bilinen en derin alanında, yaklaşık 7.902 metre derinlikte yeni bir deniz canlısı keşfetti. Dulcibella camanchaca adı verilen bu yeni tür, derin denizin karanlık ve soğuk ortamında hayatta kalabiliyor. Bu keşif, deniz biyologlarını oldukça heyecanlandırdı.
DERİN OKYANUSUN KARARMIŞ SULARINDA YENİ BİR YIRTICI
Dulcibella camanchaca, okyanusun bu zorlu alanında avlanmak için oldukça özel adaptasyonlara sahip bir yırtıcı. 4 cm uzunluğundaki bu kabuklu deniz canlısı, başka hayvanların aksine, çürüyen organik maddeyi beklemek yerine aktif olarak avlanıyor. Hadal bölgesinde, deniz canlıları genellikle yukarıdan düşen besinlerle besleniyor. Ancak Dulcibella camanchaca, bu bölgenin başka bir avcısı olarak, daha küçük hadal kabukluları yakalayarak besleniyor.
Bu keşif, bilim insanlarına okyanusun derinliklerine dair daha fazla bilgi edinmeleri için büyük bir umut ışığı sunuyor. Johanna Weston, Woods Hole Oşinografik Enstitüsü’nde görevli hadal ekolojisti ve bu araştırmanın ortak yazarlarından biri, keşfi şu şekilde açıkladı: "Dulcibella camanchaca, hızla yüzebilen bir yırtıcıdır ve And Dağları halklarının dillerinde karanlık anlamına gelen ismiyle adlandırılmıştır. Okyanusun derin karanlıklarından beslenir."
YENİ KEŞİFLERİN ARDINDA DERİN OKYANUS ARAŞTIRMALARI YATIYOR
Bilim insanları, özellikle Şili’nin önündeki Atacama Çukuru'ndaki bu keşiflerin daha fazla yeni türün keşfedilmesini sağlayacağına inanıyorlar. Carolina González, Instituto Milenio de Oceanografía'dan bir araştırmacı, türün DNA analizlerini yaparak, "Bu keşif, derin okyanus keşiflerinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha vurgulamaktadır. Atacama Çukuru üzerinde yaptığımız çalışmalar devam ettikçe, daha birçok yeni tür keşfetmeyi umuyoruz," diyerek, araştırmaların devamını beklediklerini belirtti.
Ayrıca, okyanus yaşamının keşfinin tıbbi açıdan büyük potansiyel taşıdığı vurgulanıyor. Denizdeki omurgasızların, kara canlılarından daha fazla antibiyotik, kanser tedavi edici ve iltihap önleyici maddeler ürettiği ortaya çıkmıştır. Bu, okyanus araştırmalarının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Derin denizlerde yapılan bu tür keşifler, bilim dünyasına daha önce bilinmeyen bir evrenin kapılarını aralıyor. Okyanus araştırma organizasyonları, derin okyanusu haritalamak ve oradaki yaşamı belgelemek için büyük bir çaba sarf ediyor. Okyanus mineral araştırmaları ile endüstriyel araçların okyanus tabanına zarar vermesi beklenirken, bu araştırmalar daha da kritik bir hal alıyor.
