Yapamayacağım şeyi vaat etmedim

Yapamayacağım şeyi vaat etmedim

Benim için dünyada en büyük makam ve ödül, milletin bir bireyi olarak yaşamaktır.

"Yaşamımda en büyük dayanak ve kuvvetim, vatandaşlarımdan gördüğüm güven ve destektir. Bütün görevlerimde manevî, vicdanî olan en büyük endişem, emanetinizin saygı ve kutsallığına devamlı olarak dikkat etmektir. 1927" (Atatürk'ün TTB. IV, s. 532)

***

"Samimî olarak bu memleketin, bu milletin yararına yapılacak bir iş olsun, ben onu göz önüne almayayım; bu, mümkün değildir. Yalnız, iş gerçekten millete yararı olmalı ve teklifin samimî olarak yapıldığına ben inanmalıyım." (İbrahim Nasuhi Dilmen, Dilci Şef, Ulus gazetesi 14.XI.1938)

"Benim için dünyada en büyük makam ve ödül, milletin bir bireyi olarak yaşamaktır. Eğer Cenab-ı Hakk beni bunda başarılı yapmış ise, şükrederim. Bugün olduğu gibi ömrümün sonuna kadar milletin hizmetinde olmakla övüneceğim. 1923" (Atatürk'ün S.D.II, s. 129)

"Milletin içinde serbest bir millet bireyi olmak kadar dünyada mutluluk yoktur. Gerçekleri bilenler, kalp ve vicdanında manevî ve kutsal hazlardan başka zevk taşımayan insanlar için ne kadar yüksek olursa olsun, maddî makamların hiçbir değeri yoktur. 1922" (Atatürk'ün S.D.V, s 24)

 "Şimdiye kadar millete yapamayacağım bir şeyi vaat etmedim. Ben yapacağım dediğim zaman, buna inanmayanlar vardı. Buna rağmen hareket ettim. Görüyorsunuz ki başardık. Benim ve benimle çalışanların güveni vardır ki, yeni hedeflerimize de başarıyla varacağız. Şimdiye kadar söylediklerimin gerçekleşmiş olması, bütün düşüncelerimin beni yalanlamaması, milletin ciddî ve samimî olarak bana yardımcı ve destek olmasıyla mümkün olmuştur. Onun için yeni amaçlara erişmek için de bu yardım ve desteğe gereksinimim vardır; onu benden esirgemeyiniz! 1923" (Gazi ve İnkılâp, Mahmut Soydan, Milliyet gazetesi, 7.12.1929)

Atatürk ve millet şerefi

"Benim şan ve şerefimden söz etmek de hatadır. İyi dinleyiniz öğüdüm budur ki, içinizden herhangi bir adam çıkar, şan, şeref davası güder ve benzersiz olmak isterse, başınızın belasıdır; ilk önce kafası kırılacak adam budur! Bağlı olduğum Türk milletinin şan ve şerefi varsa, benim de bir bireyi olmak sıfatıyla şanım şerefim vardır, asla başka değilim. 1923" (Damar Ankoğlu, Hatıralarım, s. 304)

"Ben zannediyorum ki, millet bireylerinin hiçbirinden fazla yüksekliğe sahip değilim. Bende fazla girişim görüldüyse bu benden değil, milletin bileşkesinden çıkan bir girişimdir. Sizler olmasaydınız, sizlerin vicdanî eğilimleriniz bana dayanak noktası oluşturmamış olsaydı; bendeki girişimlerin hiçbiri olmazdı. Millete ait meziyetleri yalnız kişilere bırakan anlayış, eski yönetimlerin sistem ve usul sorunundan doğuyordu. Eskiden mevcut devlet ve devletlerin kuruluş şekli, sadece bir kişinin çıkarlarını ve arzularını karşılamaya yönelmiş idi. Kişilerin bu arzu ve emellerine hizmet eden millet, gösterilen büyüklüklerin şerefinden asla payını alamaz, ancak hata ve beceriksizlik olursa onlar millete yüklenirdi. Bugün bu durum mevcut değilse, millet kendi büyüklüğünü olduğu gibi dünyaya göstermişse, fazlalık bende değil, bugünkü yönetimin niteliğindedir. Bu şekil mevcut oldukça, bu makama çıkacak herkesin yapacağı şey bundan başka türlü olamaz. 1923" (Atatürk'ün S.D.1I, s. 159)