Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu bir eylem yapıyor. Zannetmiştim ki Ağustos ayında yapılması gereken toplu sözleşmenin yapılmamasının çalışanları mağdur edeceğini dile getirme amaçlı bir eylem. Yaptıkları açıklamada senelerdir yaşanan savaş bedelini ekonomik ve demokratik haklar kısıtlanarak en ağır biçimde ödeyen biz emekçileriz “yeter artık, barış şimdi” demişler.
Görüldüğü üzere ne kadar demokratik, ne kadar masumane bir hak arama değil mi? Türkiye’de bir savaş hüküm sürüyor, bu durum ise demokratik hakların kısıtlanması ve ekonomik çıkmazlara neden oluyor.
Eğer bu ülkede; seyahat etmede, sokakta gezmede, yaylaya çıkmada, hayvan otlatmada, ibadet etmede ve memurun görevini yapmasında bir kısıtlama varsa, bunun müsebbibi savunulan ayrılıkçı terör örgütüdür.
Araçları yakan, yol kesip insanları kaçıran, öğrenci yurtlarını bombalayan, karakollara saldırıp polis ve askerleri, camilerde imamları şehit edenler, şehirlerde yağma ve talan yapan, insanlardan zorla haraç toplayan, kepenk kapattırarak ticareti engelleyenler de o sizin yetiştirdiğiniz, maddi ve manevi destek verdiğiniz bölücülerdir.
Ekonomik hakları kısıtlayan, kısıtlandığını söylediğiniz hakları kullanarak her türlü melaneti yapanlar da siz ve yandaşı olduğunuz ayrılıkçılardır. Dışarıdaki Türk düşmanları ile içeride sizin gibi yandaşların desteğini alan o zavallı uşaklar, bu güne kadar tüyü bitmemiş yetimin hakkı olan vergileri harcatarak ülkemi geri, insanlarımı aç bırakanlardır.
Senelerdir süren savaşmış. Hangi savaş? Savaş devletlerarası düzenli ordularla yapılan bir olaydır. Bizde ise halkına ihanet eden hainlerin susturulması için devletin güvenlik güçlerinin yürüttüğü bir operasyon söz konusudur.
Merak ediyorum. KESK yöneticileri acaba PKK’ya siz ayrılıkçı bir örgütsünüz, yaptıklarınız ülkemize zarar veriyor, derhal bu yanlışınızdan vazgeçin diyebilirler mi? Diyemezler, çünkü onlardan nemalanıyorlar. Bu millete acı vermekten zevk alıyorlar.
Memur hakkını koruma adıyla kurulan bu kuruluşun eylemlerine bakıldığında hak talepleri yerine bölücüleri teşvik eden ve cesaretlendiren eylemleri olmuştur. Memurdan aldığı aidatları bile terörün güçlenmesi ve beslenmesine yaramıştır
Terörist başının İmralı’da yargılanması sırasında, şehit ailelerinin avukatının bir sorusu üzerine bölücü başı KESK’ten destek aldıklarını saklamadan söylemiştir.
Bölücüler için ağıtlar yakan bu konfederasyon, ne hikmetse şehit edilen memurlar için bir taziyede dahi bulunmamıştır. Ama güvenlik güçlerinin teröristlere karşı başlattığı her operasyonda ne hikmetse eylem yapmayı ve bildiriler yayınlamayı ihmal etmemiştir.
Diyebilirler ki teröre hizmet eden yalnız biz mi varız? Bu sözünüze katılmamak elde değil, zira doğru söylüyorsunuz. Bazıları çıkarları uğruna, bazıları ise istemeyerek, bazıları da bilmeyerek desteğe devam ediyor.
Bir taraftan şehitler gelirken diğer taraftan açılım sürecek diye devletin bakanı ahkâm kesiyor. Bu demektir ki siz yaptıklarınıza devam edin istekleriniz her zaman yerine getirilecektir. Bu güne kadar olanlar ise hep böyle olagelmemiş midir?
Demek ki açılımcısıyla, sendikacısıyla, sözde siyasi partisiyle teröre desteğe devam: bu da daha çok şehit cenazeleri kalkacak demektir. Eh, geriye kalan gazilerle şehitlerin aileleri olan çarıklı divanı harp, bir gün çekerse besmeleyi, yürürse Allah Allah nidalarıyla; o zaman savaşçıyım diyenlerle açılımcılar ne yapar bilemem.
