SABAHATTİN ÖNKİBAR'IN RÖPORTAJI
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Ankara temsilcimiz Sabahattin Önkibar’a gündemi sarsacak çarpıcı açıklamalar yaptı.
CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu
bu çarpıcı iddiayla
AKP’ye yüklendi!..
İktidar, Hizbullah’ı kullanıyor
Seçİm öncesi AKP’nin yeni ‘operasyon’ dalgası başlatacağını öne süren Kılıçdaroğlu, ilginç değerlendirmeler yaptı: HSYK’yı ele geçirdiler. Şimdi Hizbullah olayını kullanarak Yargıtay’ı ele geçirmek istiyorlar. Daire sayısını artıracaklar ve yandaşlarını yerleştirecekler.
Koltukta maalesef Ergin var!
Tam bu noktada önemli bir şey söylemek isterim. Bakın, yakında haksız yere tutuklamalar, yıldırmalar, haksız yere infazlar, haksız yere mahkumiyetler olacak. Ve maalesef bugün Adalet Bakanlığı koltuğunda Ali Dibo olayında ithamlara maruz kalmış biri oturuyor!
Başbakan Erdoğan bölücüdür!
Ülke 30 yıldır terörle mücadele ediyor. Kimse bölmekten, bölünmekten filan söz etmiyordu. AKP iktidarında ülke o noktaya geldi. “Ameliyat yaptırmam” diyen Başbakan, MİT’i müzakereye gönderiyor. İkili oynuyor, ülkeyi bölüyor. Halkımızın bunu bilmesi gerekir.
Kılıçdaroğlu: Yakında haksız
yere tutuklamalar başlayacak
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP Genel
Merkezi’ndeki makamında konuştuk...
İşte Kılıçdaroğlu ile yaptığımız sohbetin özeti:
Silivri, Yassıada’nın aynısı!
Ergenekon ya da Silivri
yargılamaları sizce Yassıada
dramını çağrıştırıyor mu?
Evet o dramın bir başka versiyonu. Bu çok açık görünüyor. Hangi davada bir AB ülkesinde bir başbakan çıkıp da ben bu davanın savcısıyım der? Açıkça taraf olursunuz. Yargıyı etkiler.
Hizbullahçılar iktidar tarafından toplumun içine bir anlamda salındı. Bu katiller dışarıdayken, Haberal, Balbay, Perinçek ve Özkan gibi eline silah almayan isimler içeride. Bunun demokrasiyle bağdaşır bir yanı var mı?
Asla yoktur. Zaman zaman söylüyorum, Türkiye adım adım faşizme gidiyor diye. Türkiye tek parti rejimine gidiyor. İnsanları diri diri gömen Hizbullah terör örgütünün Müslümanlıkla ne ilgisi olabilir? Müslümanlık her şeyden önce insan sevgisi demektir.
Tutuklama ve infazlar başlayacak
AKP Hizbullah olayını
kullanarak aslında Yargıtay’ı da
ele geçirmek mi istiyor?
Kesinlikle doğru. HSYK’yı ele geçirdiler. Şimdi Yargıtay’da daire sayısını artıracaklar ve oraya yandaşlarını yerleştirecekler. Tam bu noktada önemli bir şey söylemek isterim; bakın yakında haksız yere tutuklamalar, yıldırmalar, haksız yere infazlar, haksız yere mahkûmiyetler olacak.
Ana muhalefet lideri olarak bu söyledikleriniz çok önemli. Bunu neye dayanarak söylüyorsunuz? Böyle bir süreçte Ali Dibo ithamlarına maruz olan bir ismin Adalet Bakanı olması manidar değil mi?
Evet o iddia Hatay’da ihaleleri bölüştürdüğü, ihaleleri belli kişilere pazarladığı yönünde bir iddiaydı. Bu iddiayla ilgili olarak el yazısıyla bir metin notere onaylatıldı. Bu aynı zamanda parlamentoda dağıtıldı. Yapan ve dağıtan kişi yine AKP’li başka bir milletvekili. Ve böyle biri bugün maalesef Adalet Bakanlığı koltuğunda oturuyor.
***
AKP iktidarında ülke bölünme tehlikesiyle karşı karşıyadır...
Başbakan bölücüdür !
AKP Güneydoğu ve PKK bağlamında da çok farklı görüntüler veriyor. Bir taraftan Abdullah Öcalan ile İmralı’da görüşüyor, MİT Müsteşarı’nı gönderiyor, öbür taraftan ameliyat yaptırmam diyor. Bu çelişkiyi değerlendirir misiniz? Siz devlette görev yaptınız. MİT Müsteşarı Abdullah Öcalan ile Başbakan’a sormadan görüşebilir mi?
Başbakan orada ikili oynuyor. Halkımızın bunu bilmesi gerekir. MİT’in hiçbir mensubu Başbakandan habersiz gidip konuşamaz. MİT Müsteşarı doğrudan Başbakana bağlı. Şimdi çıkıyor biz ameliyat yaptırmayız açıklaması yapıyor. Bunu bizim külahımıza anlatsın. Batıdaki oyları kaybeder miyim endişesiyle bunu söylüyor. Yoksa perde arkasında, (Yahu ben böyle söylüyorum, siz böyle devam edin, seçime kadar bunu böyle götürelim ondan sonra Allah Kerim) diyor. Bu iktidarın temel görevi ve Başbakanın da temel görevlerinden birisi bölücülük. Ülkeyi bölüyor. 30 yıldır biz bu ülkede PKK ile mücadele ediyoruz. Hiç kimse bölmeden, bölmekten falan söz etmiyordu. Herkes teröre karşıydı. AKP iktidarında ülke bölünme tehlikesiyle karşı karşıya. Yoktu böyle bir şey, nasıl oldu? Samimiyetimle söylüyorum, bunlar kendi ülkelerini sevmiyorlar.
Konumuz çok; yolsuzluklara gelelim. Kayseri’den sonra Elazığ
Belediyesinde olanlara ne demeli?
Tek kelime ile rezalet. Her şey açık yani ortada ama tınmıyorlar.
İslam ve demokrasi araç
İslamda kul hakkı yok mu?
Ben kul hakkına saygı gösterdiklerine de inanmıyorum. Bunlarda demokrasi de araç, İslam’a saygı da araç. İkisini de araç olarak kullanıyorlar. İslam’a saygısı olan birisi camii avlusunda siyaset yapar mı? Camii avlusunda miting yapar mı? Oraya her siyasal düşünceden insan gelmiyor mu?
***
Irak’ta olanların sorumlusu Erdoğan’dır...
Ortadoğu’da binlerce Müslüman’ın kanı aktı. Bunlar olurken sustular, binlerce Müslüman kadına tecavüz edilirken sustular, çünkü eşbaşkanıydı.
Erdoğan BOP misyoneri
Başbakan’a Kuveyt’te üstün Müslüman Şahsiyet ödülü verildi.
Daha önce Suudiler de böyle bir ödül vermişti. Aynı Başbakana Yahudiler de Cesaret Madalyası vermişlerdi. Aynı anda iki dinin kahramanı olunur mu? ABD askerlerinin başarısına duacıyız demişti. Kuveyt, Suudiler ve Yahudiler tarafından kucaklanan Erdoğan Büyük Ortadoğu Projesi bağlamında misyonunu mu icra ediyor?
Bana göre misyonunu icra ediyor. Bakın madalya aldığı yerler büyük ölçüde ABD’nin kontrolünde olan yerler. Müslümanlığı kullanıyorlar. Bu bizim iddiamız olmanın ötesinde yargı kararıyla da AKP tarafından dinin siyasete alet edildiği Anayasa mahkemesi’nin 11 üyesinin 10’u tarafından kabul
edildi.
Ayrıca Erdoğan BOP’un
eşbaşkanıyım demişti...
Defalarca ben BOP’un eşbaşkanıyım dedi. Ortadoğu’da binlerce Müslüman’ın kanı aktı. Bunlar olurken sustular, binlerce Müslüman kadına tecavüz edilirken sustular, çünkü eşbaşkanıydı. Bu katliamların, Irak’da olanların bir sorumlusu da Recep Tayyip Erdoğan’dır. 1 Mart Tezkeresi’ni bunlar getirmediler mi? Parlamentoda reddedildi. Cumhuriyet tarihinde ilk kez yabancı bir ordu gelip Türkiye’nin en stratejik bölgelerinde konuşlanacaktı.
O zaman Erdoğan’ın BOP
bağlamındaki görevi devam mı ediyor?
Aynen devam ediyor. Görevini sürdürüyor, icra ediyor.
AKP’nin emperyalizmin Truva Atı olduğu
değerlendirmelerine katılıyor musunuz?
Öyle zaten. Bütün bu gelişmelere baktığımızda zaten AKP ekonomiyi de kendisi yönetmiyor aslında siyaseti de kendisi yönetmiyor. Birilerinin talimatıyla yapıyorlar. Ortadoğu yeniden dizayn edilme sürecine sokulmak istenirken AKP buna figüranlık yapıyor. Resmen figüranlık yapıyor zaten.
Peki Avrupa Birliği AKP için
amaç mıydı, araç mıydı?
Araçtır. Böyle bir amacı da yok zaten. AB, AKP için her zaman araçtı..
***
Ordumuza işgalci dedirtmek acizliktir...
Erzurum’da Yunanistan Başbakanı Papandreu (Türkiye Kıbrıs’ta işgalci)
dedi. Başbakan buna sustu ancak şimdi Alman Başbakanı Merkel’e cevap vermek istiyor aynı konuda, bu çelişki değil mi?
Bizim ordumuza Başbakan’nın önünde işgalci denmesi ve bunun yanıtsız kalması acizliğini gösterir. Bu birinci nokta. Bunu da Ulusal Kurtuluş Savaşı’nda Nene Hatunların mücadele verdiği Dadaş diyarı Erzurum’da söylemesi ikinci bir can sıkıcı olaydır. Bütün Erzurumlulardan bekliyorum, seçimlerde gidip AKP’ye oy veriyorsanız o zaman düşünün. O zaman kim kahraman, kim kahraman değil bunu bir sorgulamamız gerekir. Tayyip Erdoğan (ben ülkemi pazarlamakla mükellefim) dedi. Ülkesini pazarlayan Başbakan o ülkenin çıkarlarını savunamaz. Pazarcıların çıkarını savunur. Olay budur.
Genelkurmay ziyaretinizin perde
gerisinde bir şey var mı?
Genelkurmay Başkanı göreve yeni başladığından dolayı bir tebrik ziyaretiydi ancak birçok konu görüşüldü. Bu konuya ilişkin olarak söyleyeceklerim sadece şunlar: Bir orduyu ordu yapan moral değerlerdir, silah değil. Eğer siz bir ordunun moral değerlerini yıkarsanız, o orduya en büyük kötülüğü yapmış olursunuz. Cumhuriyet tarihinde hiçbir iktidar ordunun moral değerlerine değmemiştir. Orduda beğenmediğiniz şeyler olabilir, katılmadığınız düşünceler olabilir hatta yolsuzluk ve kötü işlemler de olabilir. Bunların gereği yapılmalıdır, siyaset kurumu bunu yapmalıdır. Ancak ordunun moral değerleriyle oynamak hiç kimsenin görev alanına girmemelidir.
Ordunun değerleri
ile oynuyorlar !
Bugün oynanıyor mu?
Oynanıyor tabii. Ordunun moral değerleriyle oynamak vatana ihanetle eş anlamlıdır. Aynı şekilde polisinde moral değerleriyle oynamamamız gerekiyor. O da önemli bir güçtür. Ordunun işlevi farklıdır, günlük sıcak siyasetin içine girmemelidir. Ordu da bunu özenle ayırıyor. Bu nedenle de teşekkür ediyoruz. Polisin de günlük siyasal olaylar içerisine yanlı olarak girmemesi gereklidir.
Peki, girmiyor diyebilir miyiz?
Hayır, olur mu. Yürüyüş yapan öğrencilerin üzerine Allah aşkına tankla, topla, jopla, biber gazıyla giderseniz burada objektif davranıyor diyebilir misiniz?
Poliste sorun mu var diyorsunuz?
Poliste belge üretenler var deniyor. Savcılığa doğru düzgün bilgi vermeyenler var deniyor, kim bunlar?
Ergenekon ya da Ümraniye
Soruşturmasında polisle ilgili iddialar var.
Çok ciddi iddialar var. Bu iddiaların da sorgulanması gerekli. TÜBİTAK bilirkişi olarak görüş veriyor ama ABD’den gelenler TÜBİTAK’ı yalanlıyor. Askerden gelenler TÜBİTAK’ı yalanlıyor. Şimdi TÜBİTAK’tan gelenler panik içindeler. Niçin bunlar oluyor?
Avcı’ya
operasyon!
Hanefi Avcı olayında polisin bu işin
içinde olduğu yönünde iddialar var,
nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bana göre iddianın ötesinde gerçekler var. Allah aşkına bir kitap yazdı diye bir adam hapise girer mi? Bir sol örgütle ilgisi var deniyor, Hanefi beyi tanıyanlar kendisinin solcu olmadığını bilirler. Bunu bilmek için devletin derinliklerinde çalışmanın gereği de yok. Normal bir vatandaş olarak baksak biliriz bunu. Ben Hanefi beyi bürokratken de tanırdım. O dönemde namuslu bir polis olarak herkes bilir ve tanırdı. Şimdi bunların başına gelmeyen kalmadı. Nedir Allah aşkına bu? Tutuklandı, içeriye atıldı. Bunlar doğru şeyler değil.
NOT: Özet olarak sunduğumuz bu röportajın tamamını bu akşam Ulusal Kanal’da saat 21.00’den itibaren izleyebilirsiniz.