Yağmur ormanlarının gizli şehirde son yüzyılın çoğu için, “La CiudadBlanca”da bulunan iddialı arkeolojik “keşifler” ile ilgili kuşkular çok kafa karıştırdı. Ama nihayetinde bir şey kesin, bu zengin çevre, efsanevi olsun ya da olmasın, hayvan hayatının eşsiz bir ekosistemini barındırıyor.
Çoğu arkeolog, bu efsanevi Beyaz Şehrin tek başına bir bütün değilde,“La Mosquitia” adlı az-araştırılmış Hondura yağmur ormanları boyunca dağılmış insan yapıtları ve kültürel kalıntıların dağınık bir birikimi olduğunu düşünüyorlar.
Bu bölgenin koruma altında olan bir kuşağında -Beyaz Şehrin “Ciudad del Jaguar” (Jaguar’ın Şehri) adlı bir kısmında- bir grup bilim insanı, içinde yüzlerce hayvan ve bitki türlerinden oluşan olağanüstü bir doğal barınak keşfettiler.
Biyolog TrondLarsen, “Yeni ülke kayıtlarının yanı sıra birçok nadir ve nesli tükenme tehlikesi altında olan türler dahil olmak üzere. Orta Amerika şartlarına göre bulduğumuz şey aşırı derecede yüksek biyoçeşitlilik içeriyor.” dedi.
“Bunların hepsi o bölgenin el değmemiş olduğunu ve o yerin Orta Amerika’daki ekolojik geçitlerin bütünlüğünü korumak için bakıma gerek duyan bir yaban hayatın olduğunu gösterir.”
ASKER GÖZETİMİ ALTINDA
Larsendiğer araştırmacılarla beraber, (uyuştrucu kaçakçılarının yağmur ormanını kullanması ihtimaline karşın asker gözetimi altında)
2017 ’de Beyaz Şehrin bölgesi olan “Jaguar’ın Şehri”ni helikopterle ziyaret etti.
Biyologlar hiçbir kaçakçıya rastlamadılar, ancak anketnerdeyse diğer her şeyi örtü altında katalogladı: ankete göre 180’den fazla bitki türüne, nerdeyse 250 tane böcek türüne, 198 tane kuş türüne, ayrıca çok sayıda balık, sürüngen, memeli ve dahasına rastlandı.
Bir kısmı Honduras’ın içindeki keşiflerden, bir kısmı uzun süre önce nesli çoktan tükendiği zannedilen şaşırtıcı keşiflerden oluşan bu hayvanların çoğu, nadir ya da nesli tükenmekte.
Bunların arasında örnek olarak, soluk-yüzlü yarasanın (Phyllodermastenops) Honduras’ta bulunduğu 75 yıldan fazla zamandır raporedilmemişti;ve bir çeşit kaplan böceğinin (Odontochilanicarguense) nesli tükenmeden önce yalnızca Nikaragua ’da bulunduğu zannediliyordu.
Ekibin tespit ettiği diğer hayvanların (ve bitkilerin) birkaçının birbirlerine benzer hikayeleri var. Araştırmacıların önerisine göre inanılmaz şekilde korunmuş olan bu doğal alanda ekibin bulduğu eşsiz bir balık (Poecilia sp.)
Bilimin gözünde tam anlamıyla yeni bir tür olabilir.
Araştırmacıların yeni yayınladıkları rapora göre şöyle söylediler: “Bu ender ve nadir türlerin çoğu avcılık, degradasyon, yaşam alanlarının kaybı ve diğer zorluklar nedeniyle asıl yaşam alanlarından daha farklı yerlerde yaşıyorlar.Beyaz Şehir, Orta Amerika’da ekolojik ve evrimsel sürecin sağlam kaldığı birkaç bölgeden sadece bir tanesidir.”
Ekibe göre, bu inanılmaz hayvan ve bitki örtüsünün dağılımı genel olarak Jaguar Şehri’nin karasal ve Tatlı su ekosisteminin dokunulmamış ve Mosquitia bölgesinin karşısındaki ormanların el değmemiş olması ile açıklanabiliyor. Araştırmacılar, bu geniş alanın Amazon ’un kuzeyindeki Latin Amerika’nın en büyük bitişik ormanlık alanını temsil ettiğini söylüyorlar.
EN BÜYÜK TEHDİT YASADIŞI AĞAÇ KESMEK!
Bu, bozulmamış habitatların tam anlamıyla insan eli değmemiş olduğu anlamına gelmiyor. Larsen, “Büyük ihtimalle şu an için olabilecek en büyük tehdit, otlak alan için yasadışı olarak ağaçların yok edilmesidir.” dedi.
“Bu mekanların çoğu resmi olarak korunan bölgelerde olmasına rağmen, korumanın uygulanması çok zor…Çoğu durumda, bu yasadışı faaliyet yüzeysel olarak uyuşturucu kaçakçılığı tarafından sürülüyor, yani güçlü ve parası olan insanlar tarafından sürülüyor.”
Her şeye rağmen, bunlar olumlu işaretler. Honduran hükümeti bölgeye bilimsel çalışmalar için ve bölgenin korunmaya devam etmesi için taahhütte bulundu.
Ayrıca Beyaz Şehri kimlerin inşa ettiği ve antik yapıtların – bilim insanlarını ilk defa bu dikkat çekici yere süren ilk arkeolojik gizemin, ve içinde tuttuğu tarifsiz harikalarının hangi çağa kadar uzandıkları hakkında kafalara takılan sorular var.