Çin, Donald Trump'ın yeniden başkanlık yarışına girmesiyle, ekonomisini canlandırmaya yönelik yeni adımlar attı. Ülke, on milyarlarca dolarlık yerel yönetim borcunun büyümeyi engellemesini önlemek için bu borcu azaltmayı hedefliyor.
Trump, ABD seçimlerini kazanarak, Çin mallarına %60’a kadar gümrük vergileri koyma vaadiyle dikkat çekmişti. Bu zafer, Xi Jinping'in teknoloji merkezine dönüşüm planlarını zorlaştırabilir ve iki büyük ekonomi arasındaki gerilimi artırabilir.
Emlak çöküşü, artan devlet borcu, işsizlik ve düşük tüketim, Çin’in pandemiden sonraki büyümesini engelledi. Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi, bu zorlu süreçte risklerin yüksek olduğunu belirtti. Trump, görevdeki ilk döneminde Çin mallarına %25 gümrük vergisi uygulamıştı. Çin analisti Bill Bishop, Trump’ın gümrük vergisi tehditlerinin ciddiyetini vurguluyor.
Trump, 2021'de Beyaz Saray’dan ayrıldıktan sonra da baskılar devam etti. Biden yönetimi, Trump’ın politikalarını genişletti. İlk dalgada acı veren gümrük tarifeleri, Çin’i daha savunmasız hale getirdi. Ekonomi, pandemi öncesi büyüme seviyelerine dönmek için mücadele ediyor ve ülke, beklenen hızlı toparlanmayı sağlayamadı.
IMF, Çin’in 2024 yılı büyüme tahminini %4,8 olarak revize etti. Ülkenin yerel yönetimleri, altyapı projeleri için büyük borçlar aldılar. Ancak emlak sektöründeki gerileme, bazı şehirlerin borçlarını ödeyememelerine yol açtı. Çin, borçlarını azaltmak için 6 trilyon yuan (840 milyar dolar) daha harcama planlıyor.
Çin'in liderleri, süper hızlı büyümenin sona ermesine hazırlıksız yakalanmadı. Başkan Xi, 2017’de yaptığı konuşmada, ülkesinin yüksek kaliteli kalkınmaya geçeceğini belirtmişti. Ancak ekonomistler, Çin’in bu geçişi sürdürebilmesi için iç talebi artırması gerektiğini savunuyor.
Stephen Roach, Çin’in Japonya gibi uzun süreli durgunluk tehlikesiyle karşılaşabileceğini belirtiyor. Çin’in ihracat ve yatırım odaklı büyümeyi terk etmesi gerektiğini söylüyor. Diğer pek çok uzmana da göre bu durum sadece daha sürdürülebilir büyümeyi teşvik etmekle kalmaz, ticaret gerilimlerini de azaltabilir.
Çin, yıllardır düşük maliyetli üretimle büyürken, şimdi yüksek teknoloji üretimini artırmaya çalışıyor. Güneş panelleri, elektrikli araçlar ve lityum iyon pillerde lider konumda. IEA, Çin’in güneş paneli üretiminin %80’ini karşıladığını ve temiz enerji yatırımlarında dünya lideri olduğunu belirtiyor.
David Lubin, Çin’in yüksek teknoloji üretimini desteklemek için ciddi çabalar sarf ettiğini vurguluyor. 2023’te elektrikli araç, lityum pil ve güneş paneli ihracatları %30 artarak 139 milyar dolara ulaştı. Bu büyüme, emlak krizinin etkilerini hafifletti.
Ancak artan ihracatla birlikte, Batılı ülkelerden gelen direncin arttığı da gözlemleniyor. Avrupa Birliği, Çin yapımı elektrikli araçlara %45 gümrük vergisi uygulamaya başladı. Moody's Analytics araştırma direktörü Katrina Ell, bu malların büyük alıcıları olan ülkelerin, Çin mallarını alma konusunda isteksiz hale geldiğini belirtiyor.
Trump’ın yeniden başkanlık yarışına girmesiyle Çin, hızla büyüyen ekonomisini canlandırmak için attığı adımların yeterli olup olmadığını sorgulamaya devam edecek.