Ağbaba, CHP'nin bugün 81 ilde, OHAL uygulamasına ilişkin yaptığı ortak basın açıklamasını, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında okudu. Türkiye'nin 18 aydan bu yana OHAL rejimi ile yönetildiğini savunan Ağbaba, 20 Temmuz'da ilan edilen OHAL'in, milli iradeye, demokrasiye, insan haklarına ve özgürlüklere yönelik bir karşı darbe halini aldığını söyledi.
Ağbaba, 15 Ocak Pazartesi günü 'OHAL'de Yeter Forumu' düzenleyeceklerini, millete karşı değil denilen OHAL'in millete, taşerona, tütün işçisine, asgari ücretliye karşı olduğunu belirtti.
'TÜRKİYE'DE HUKUKUN OLMADIĞINI DÜNYA ALEM GÖRDÜ'
Ağbaba'ya, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın, Anayasa Mahkemesi'nin tutuklu gazeteciler Şahin Alpay ve Mehmet Altan'a ilişkin kararına yönelik açıklamaları soruldu.
Hukukun askıya alındığını ifade eden Ağbaba, Türkiye Cumhuriyeti'nde hukukun olduğunu iddia etmenin saflık, insan aklıyla alay etmek olduğunu öne sürdü. Ağbaba, bütün kararları bir tek kişinin verdiğini, yasama, yürütme ve yargının bir adama bağlı olduğunu, hukukun olmadığı yerde can ve mal güvenliğinden söz edilemeyeceğini savundu. Ağbaba, "Anayasa Mahkemesinin kararının tanınmaması Türkiye'de hukuku arayanlar için de son umuttur. Artık Türkiye'de hukukun olmadığını, yargının bağımsız olmadığını dünya alem görmektedir. Türkiye maalesef hükümet eliyle çadır devleti konumuna zorla itilmektedir" dedi.
'MİLLİYETÇİLER BAHÇELİ'Yİ KADRO DIŞI BIRAKMIŞTIR'
CHP ile MHP arasında süren polemiğe ilişkin soruyu da yanıtlayan Ağbaba, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve sözcülerinin ciddiye alınır tarafı kalmadığını ileri sürdü. Ağbaba, şöyle konuştu:
"Dükkanı kapattılar, anahtarı saraya teslim ettiler. Bir parti iktidar olmayacağını yaklaşık iki yıl önceden ilan ediyor. Bu partinin ciddiyetini kamuoyu takdir etsin. AKP her dönem paydaş buluyor, şimdi yanına yeni paydaş buldu, MHP ile yola gidiyor. Milliyetçiler, Devlet Bahçeli'yi ve sözcülerini kadro dışı bırakmıştır. Tabanları gitmiştir, tamamen AKP'nin yan kuruluşu olarak devam etmektedir. Onların ciddiye alınır sözleri yoktur. Çünkü geçmişte Cumhurbaşkanı'na, AKP'ye söylediklerine bakınca, daha dün 'Seni Yüce Divan'da yargılatmazsam namussuzum' diyenler, bugün sarayın yancısı olmuştur. Sarayda, dün itibarıyla kadrolu olmuştur. Dün taşerona başvurunun son günüydü. Sayın Bahçeli, bir gün önce kuyruk olmaması için gitti sarayda kadrosunu aldı, artık kadrolu biridir, şimdi sarayın kadrolusudur. Taşerondu şimdi kadrolu oldu. Devlet Bahçeli'nin iş güvencesini de aldığı anlaşılıyor."