Deniz Kuvvetleri Komutanı, silah arkadaşlarına vedasında ilginç ifadeler kullandı: Sürekli hedef alınmamız ve yıpratılmamız tesadüf değil! Süreç iyi tahlil edilmeli. Size son emrim Atatürk ilkeleri doğrultusunda çalışın.
Yiğit, son emrini verip veda etti
Emekliliğini isteyen Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner’in ardından Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit’in de silah arkadaşlarına yönelik kaleme aldığı veda mesajı, dikkat çekici unsurlar içerdi.
76 personelim tutuklu
4 sayfalık mesajında Yiğit, Deniz Kuvvetleri’nin sürekli hedef alınarak yıpratılmasının bir tesadüf olmadığını, bu anlamda yaşanan sürecin iyi tahlil edilmesi gerektiğini belirtti. Yiğit, şu ifadelerde bulundu: “2009 yılı Nisan ayında başlayarak, görev sürem boyunca devam eden davalar nedeniyle, 2’si koramiral rütbesinde 15 amiral, 51 üstsubay (binbaşı ve üzeri), 7 subay ve 3 astsubay olmak üzere toplam 76 personelimin tutuklanması, yüzlerce personelimin ise muhtelif davalar kapsamında soruşturma ve kovuşturmaya tabi tutulması, görev kuvvetlerimizin görev etkinliğini olumsuz yönde etkilemektedir. Disiplin ve moral kaybından harbe hazırlığa kadar geniş bir yelpazede karşılaşılacak sonuçlara yönelik endişe ve kaygılarım ile bahse konu personelimin masumiyetine ilişkin mesnetli inancımı açık kalplilikle ve doğrudan ilgili tüm yasal platformlarda dile getirmiş olmama rağmen, gelinen durum, Deniz Kuvvetlerimiz’in kurumsal yapısını ve görev fonksiyonlarını derinden etkileyecek bir boyuta ulaşmıştır.” Uğur Yiğit, tüm bu bilgileri paylaştığı komutasındaki personel ile şu ifadelerle vedalaştı: “Bu nedenle çok sevdiğim mesleğim ve 52 yıldır şerefle taşıdığım üniformamdan, görev süremi tamamlayamadan ayrılacak olmamın derin üzüntüsünü yaşamaktayım.
Kararlarımın arkasındayım
Vicdani huzur ile bugüne kadar attığım her imzanın ve aldığım her kararın arkasındayım. Komutanınız olarak , Atatürk ilke ve devrimlerinin rehberliğinde, cumhuriyetin temel değerlerine, bugüne kadar olduğu gibi sahip çıkarak, emir komuta yapısı içinde daima birlik, beraberlik ve dayanışma ruhu ile birbirinize kenetlenmenizi, Bahriyemiz’in bu zorlukların üstesinden gelip, daha da güçleneceğine olan güvenle; var gücünüzle çalışmanızı, son bir kez emrediyorum. Bu duygu ve düşüncelerle, daima gönülden bağlı olduğum ve olacağım Deniz Kuvvetlerimiz’i, geleceğin Türkiyesi’ne layıkıyla taşıyacağınıza olan inancımla başarılarınızın daim olmasını diliyor, veda ediyorum. Bahtınız açık, denizleriniz sakin, pruvanız neta olsun.”