Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yayımlanan "Katma Değer Vergisi (KDV) Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ", kafe ve lokanta gibi işletmelerde uygulanan KDV oranlarında artışa gidilmesini öngörüyor.
Bu artışla birlikte yüzde 8 oranındaki KDV yüzde 10'a, yüzde 18 oranındaki KDV ise yüzde 20'ye çıkarıldı. Ancak, bu KDV artışı vatandaşlar arasında geniş çapta tepkiyle karşılandı.
Ankara'da yaşayan bazı vatandaşlar, artan KDV oranlarının ekonomik açıdan kendilerini daha da zorlayacağı endişesini dile getirdiler.
Özellikle restoran ve kafe gibi işletmelerdeki KDV artışının, dışarıda yemek yeme kültürünü olumsuz etkileyeceğini ve bu işletmelerin müşteri kaybına uğrayabileceğini belirttiler. Ayrıca, bu artışın işletme sahiplerini de olumsuz etkileyeceği düşünülüyor; zira işletmelerin maliyetleri artacak ve bu da fiyatları yükseltecek, dolayısıyla müşteri sayısında azalma yaşanabilir.
Mali müşavir Sebahattin Gül, KDV artışının ekonomik sıkıntılardan kaynaklandığını ve bunun da işletmeleri ve tüketicileri olumsuz etkileyeceğini ifade etti. Özellikle KDV gibi tüketici ve işletmeler arasında doğrudan etkileşimde bulunan vergi kalemlerindeki artışların enflasyonu artırabileceği ve alım gücünü azaltabileceği endişesi dile getirildi.
Bazı vatandaşlar, restoran ve kafe gibi işletmelerin zaten karşılaştığı ekonomik zorluklar ve rekabet ortamının artan KDV ile daha da kötüleşeceğini düşündüklerini belirttiler. Bu durumun, işletmelerin maliyetlerini artırarak fiyatları yükselteceği ve bu da tüketicilerin daha az dışarıda yemek yeme eğilimine girmesine neden olabileceği üzerinde durdular.
