İç Hastalıkları (Dâhiliye) Kliniği’nden Uzm. Dr. Taner Kaya, vücudun yaşamsal faaliyetlerini yerine getirmek için suya ihtiyaç duyduğuna dair uyarılarda bulundu.
“SUYUN BİR MİKTARI HÜCRELERİN İÇERİSİNDEKİ BİR MİKTARI DA HÜCRE DIŞINDADIR”
Uzm. Dr. Taner Kaya, insan vücudu ağırlığının yüzde 60''ının sudan oluştuğunun altını çizerek şu ifadeleri kullandı:
“Bu suyun bir miktarı hücrelerin içerisindeki bir miktarı da hücre dışındadır. Ortalama 70 kilo bir insanın; hücre içinde 28 litre, hücre dışında 14 litre olmak üzere toplam 42 litresi sudan oluşmaktadır. İşte bu 42 litre su miktarı organlarımız tarafından muazzam bir şekilde kontrol edilmektedir. Dehidratasyon bu su miktarının azalması ile baş gösteren yeri geldiğinde ölüme bile sebep olabilen önemli bir durumdur”
“ANTİHİPERTANSİF İLAÇ KULLANIMIDIR”
Uzm. Dr. Taner Kaya, “Kaybedilen su miktarının düzeyine göre vücudumuzda baş ağrısı, baş dönmesi, unutkanlık, halsizlik, yorgunluk hissi, iştahsızlık, ellerde ve ayaklarda soğukluk hissi, cilt kuruluğu, göz kararması, idrar miktarında azalma ve koyulaşma, baygınlık gibi bazı belirtiler oluşur. Dehidratasyonun en sık sebepleri ise yetersiz sıvı tüketimi, sıcak ve nemli havalarda terlemeye bağlı sıvı kaybı, ishal, idrar söktürücü içeren antihipertansif ilaç kullanımıdır” bilgisini verdi.
“HİÇ İDRARA ÇIKMIYORSANIZ DOKTORUNUZ İLE İLETİŞİME GEÇMENİZ GEREKLİDİR”
Uzm. Dr. Kaya, su kaybı yaşamamak için neler yapmamız gerektiğinden bahsederek şu sözleri kullandı:
“Susama hissi oluşmadan su tüketimi, dehidratasyona engel olacak en iyi yöntemdir. Yaşadığımız iklim koşulları, günlük egzersiz kapasitemize bağlı olarak değişse de günlük önerilen su miktarı 1,5 litre olmalıdır. Bu ortalama sekiz (8) su bardağına tekabül etmektedir. Eğer 24 saatten fazla süren ishaliniz ve yeterli sıvı aldığınızı düşünemediğiniz bir durum varsa, sıcak ve nemli bir havada kendinizi iyi hissetmiyor, uyku hali ve göz kararması oluşuyorsa, idrar renginiz çok koyu veya hiç idrara çıkmıyorsanız doktorunuz ile iletişime geçmeniz gereklidir”
