Urfa'da Oxford olsa ne yazar?..

Türkücü İbrahim Tatlıses''in, "Urfa''da Oxford vardı da, okumadık mı?" şeklinde, yıllar önceki konuşması farklı zamanlarda olabildiğince suistimal edildi...

Oysa dünyaya gözlerini bir mağarada açan Tatlıses o ironik tepkiyle, seyyar arabada ciğer kebabı satan yoksul babasının, kardeşlerinin ve tüm ailesinin dramına ve eğitim sorununa da dikkat çekmek istemişti...

Ünlü olunca Urfa''da bir ilkokul yaptıran Tatlıses, geçen haftalarda, şehirde kendi adını taşıyan kültür merkezinde Cumhurbaşkanı Erdoğan''la kürsüye çıkınca farklı kesimlerin hedefi oldu...

İşte Oxford içerikli konuşma da o buluşmanın ardından bir kez daha gündeme geldi...

Ehliyet için ilkokul diplomasını bile dışarıdan alan Tatlıses, ebette ki yıllar önceki ironik tepkisiyle Oxford''da okuma özlemine değil, en azından ilk öğrenimini bitirememenin çaresizliğine vurgu yapmıştı...

Tatlıses''in o tepkisi medyada on binlerce kez gündeme geldi ve konu okumak olunca, her fırsatta sürekli espri konusu da yapıldı...

Ancak kimse Tatlıses''in 60 yıl öncesinin yoksul ve geri bırakılmış Urfa''sındaki sosyo ekonomik çarpıklığa, çaresizliğe, sıkıntılara, geçim derdinin insanları nasıl eğitimsiz ve cahil bıraktığına dikkat çekmek istediğini anlamak istememişti...

Tatlıses''in doğduğu Urfa''da artık binlerce öğrencisiyle Harran Üniversitesi var...

Türkiye''de çocuk sayısının en yüksek olduğu şehir olan Urfa''da, devlet sayıları giderek artan öğrenciler için eğitim tesisleri kurmaya yetişemiyor... Ancak şehirdeki tek sorun öğretmen ve okul yetersizliği değil...

Okul yok, öğrenci tarlada, eğitim yerlerde...

Güneydoğu Anadolu Projesi''ne (GAP) rağmen Urfa''lıların tarım işçiliğinden kurtulamaması da çocukların eğitimsiz bırakılmasının en önemli nedenlerinden biri...

Tam da okulların açılışına denk gelen ırgatlık mevsiminde onbinlerce çocuk okul yerine Çukurova''da, Karadeniz''de ve Orta Anadolu''daki tarlalarda çalışmaya gidiyor... Ve tabii ki hepsi, her yıl eğitimden yoksun kalıyor...

Ancak Urfalı çocukları eğitimden alıkoyan tek sıkıntı kentten batıya ırgat göçü değil...

Feodal kuşatma ile bağnazlığın kırsalda aileleri çıkmaza sürüklediği 21. yüzyılın Urfa''sında, büyük bölümü kızlardan oluşan en az 100 bin çocuk tarikat- cemaat baskısı altında okula gönderilmiyor...

Tatlıses''in "Oxford vardı da okumadık mı?" diyerek eğitimdeki sorunlara da dikkat çektiği Urfa''daki sıkıntılar bunlardan da ibaret değil...

Eğitim kalitesinin ne halde olduğu ise sınavlarda ortaya çıkıyor...

Çünkü son yıllarda Urfa''nın lise ve üniversite giriş sınavlarındaki başarısı 81 ilin neredeyse en altında...

Şehirde bir yandan büyüyen nüfus, diğer yandan 600 bin Suriyeli''nin yarattığı sosyal ekonomik sıkıntılar ve eğitimdeki açmazlar da, "Urfa''da Oxford olsa ne yazar" dedirtiyor...

Ve Urfa''da yaşanan son bir olay var ki, "okuyanı da, okumayanı da dertli" dedirtiyor...

Üniversite bitirmiş hademeler!..

Urfa''nın hemen yanı başında, GAP''ın kalkınma planı içerisinde olan turizm kenti Adıyaman''da geçen yıl olduğu gibi, bu yılda devlet kurumlarına 41 temizlik işçisi alımı için İŞKUR tarafından açılan ilana 4 bini üniversite mezunu, toplam 18 bin kişi başvurmuş...

26 güvenlik görevlisi için ise 949''u üniversite mezunu 2 bin 462 kişi müracaat etmiş...

Benzer bir tablo da, Tatlıses''in eğitim sorununa Oxford üzerinden dikkat çektiği Urfa''da yaşandı...

Urfa''da açılan 189 kişilik temizlik görevlisi kadrosuna 6 bin 351''i "üniversite mezunu" olmak üzere, toplam 54 bin 301 kişi başvurmuş...

Kentteki 120 kişilik güvenlik kadrosu için başvuran 5 bin 910 kişiden bin 503''ünün de üniversite mezunu olduğu açıklanmış...

Her şehire açılan üniversitelerle eğitim kalitesinin de yerle bir edildiği Türkiye''de, son yıllarda en az 4 bin doktorla 20 bin kadar bilişimci yurt dışına gitmek zorunda kalırken, ülkenin en kalabalık şehirlerinden

Urfa''da sınav başvurularının ortaya çıkardığı vahim tablo gerçekten kahredici...

Şimdi söyler misiniz; Tatlıses üniversite mezunlarının yıllar sonra hademelik yarışına gireceğini bilseydi, "Urfa''da Oxford vardı da okumadık mı?" diye isyan eder miydi?..

Urfa için yıllar önce söylenen, "gelen ağlar, giden ağlar" sözünün değişme zamanıdır vesselam...

Çünkü Urfa''da okuyan da ağlıyor, okumayan da!!!

Yazarın Diğer Yazıları