Koronavirüse yakalanan birçok kişi hastalığı ağır geçirmiyor ve kısa sürede iyileştiği bildirildi. Ama hastalığı ağır geçirmeyenler bazı kişiler iyileştikten sonra da uzun vadeli sorunlar yaşayabildiği bildirildi. Bu durum ''uzun covid'' olarak isimlendirdiği biliniyor.
Unutkanlığınız artık çığırından çıkmışa benziyor, rutin koşuşturmalarınız kalp çarpıntısına neden olduğu ortaya çıktı.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Reha Baran, ‘uzamış covid-19’un birçok sağlık sorununun nedeni olduğunu belirtti, bu sorun hakkında bilgi verdi.
Halsizlik peşinizi bırakmıyor, öksürüğünüz inatçı bir hal alıp geçmek bilmiyor, depresif yapı üzerinizden gitmediği biliniyor. Ama altında ciddi bir neden de bulunamadığı bildirildi.
Bugünlerde pek çok kişi bu ve benzer sorunlardan şikayetçi olduğu bildirildi. Kimi hekime başvuruyor, kimi internetten araştırıyor, kimi dost sohbetlerinden medet umuyor. Yakınmaların dozu ve etkisi farklı olsa da, hepsinin ortak noktası Covid-19 enfeksiyonunu geçirmiş olmak. Zira yüzyılın salgın hastalığı, kapısını çaldığı kişinin peşini öyle kolay bırakmıyor! Haftalar hatta aylar sonra bile farklı sorunlarla etkisini gösteriyor.
COVID’İN YENİDEN ALEVLENEBİLECEĞİNİ UNUTMAMAK GEREK
Prof. Dr. Reha Baran, koronavirüsün solunum yollarına tutunmayı çok sevdiğinden çok kolay bulaşabildiğini, virüs taşıyan kişinin kapalı ortamda bulunan ve korumasız durumdaki kişilere bulaştırma riskinin çok yüksek olduğunu vurguladı. Baran, “Sonbaharla birlikte soğuk havaların başladığı ve kapalı ortamların kalabaklaştığı bugünlerde salgının tekrar yukarıya doğru yön değiştireceği muhakkaktır. Bu nedenle maske ve mesafe kuralının titizlikle uygulanması, aşılamaların aksaksız devam etmesi şarttır. Sonbahar ve kış aylarının çok kritik olduğu, yeni yeni sönmeye başlayan bu hastalığın yeniden alevlenebileceğini unutmamak gerekir. Bu nedenle mümkün olduğunca kapalı yerlerde kalabalıktan uzak durmak, mutlaka maske kullanmak ve elleri sık sık yıkamak en önemli korunma yöntemi olacaktır” ifadelerini kullandı.
ŞİKÂYETLER 3-6 AYA KADAR UZAYABİLİYOR
Prof. Dr. Reha Baran, “Hastalığı geçirenlerin yüzde 10-20’sinde bazı sistemlerde değişiklikler gösteren Post-Covid dediğimiz tablolar ortaya çıkabilmektedir. Örneğin; halsizlik ve çabuk yorulma 3-6 aya kadar uzayabilirken, uzun süreli öksürük, unutkanlık, konsantrasyon bozukluğu, uyku sorunları, panik atak ve kaygı bozuklukları gibi sorunlar yaşanabilmektedir” ifadelerini kullandı.
ÖKSÜRÜK, NEFES DARLIĞI, BOĞAZ AĞRISI…
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Reha Baran, koronavirüs solunum yollarına girdikten sonra, vücudun savunma sisteminin çalışarak hastalığın sınırlarını çizdiğini, kimisinde ölüme kadar giden bir süreç olurken, kimisinde nezle ile geçebileceğini söyledi.
Virüsün tüm vücutta bir yangıya (inflamasyon) neden olduğunu ve bu yangısal süreçten tüm organların etkilendiğini vurgulayan Prof. Dr. Reha Baran şu ifadeleri kullandı:
“Solunum sistemini çok sevdiğinden ve kolay yerleşebildiğinden en sık semptomlar öksürük, nefes darlığı, burun tıkanıklığı, boğaz ağrısı, koku tat kaybı ve başağrısı şeklinde ortaya çıkar. Yaygın vücut ağrısı, bulantı, halsizlik gibi genel semptomlar yangısal reaksiyona verilen genel yanıttır. Bunun yanında her organa spesifik semptomlar ve belirtiler de olabilir. Örneğin; kan pıhtılaşması ile pulmoner emboli, damar tıkanıklıkları, kalp krizi riski artışı, beyin damarlarında tıkanıklık ile inme veya sinir uçları iltihabı dediğimiz polinöropatiler, ishal, yüz felci gibi birçok durumla da karşılaşabiliriz.”
UZAMIŞ COVİD-19 HANGİ SORUNLARIN HABERCİSİ?
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Reha Baran, bugünlerde en sık görülen Uzamış Covid-19 (Post Covid) şikâyetlerini şöyle söyledi:
Halsizlik, çabuk yorulma 3-6 aya kadar uzayabilir.
Kalp kasının uzun sürede etkilenmesi ile kalp yetmezliği gelişebilir.
Eforla çarpıntı hissi gelişebilir.
Solunum yolları artmış duyarlılığı ile öksürüğün uzaması mümkündür.
Akciğer ile ilgili akciğer fibrozisi veya sertleşmesi denilen özel bir durum oluşabilir.
Özellikle nefes darlığı 6 ay sonra hala mevcut olan hastalar bu açıdan mutlaka değerlendirilmelidir.
Unutkanlık, konsantrasyon bozukluğu, uyku bozukluğu, konuşurken sözcük bulmada zorluk, gerçeklik duygusunun anlık kaybı gibi nörolojik problemler oluşabilir.
Bazı damarsal problemler, akciğerde emboli, beyne pıhtı atması ve felç gibi durumlar olabilir.
Kaygı bozukluğu, obsesif bozukluklar, panik atak gibi psikiyatrik problemler yaşanabilir.
SOLUNUM PROBLEMLERİ KALICI OLABİLİR
Covid-19’un akciğerde tutulum olup yaygın tutuluma dönüşmesi halinde hastada ölüm riski ve uzun vadede solunumsal problemlerin kalıcı olma riskinin arttığını belirten Prof. Dr. Reha Baran, solunum yollarında oluşan hassasiyet nedeniyle öksürüğün şiddetli olabildiğini ifade etti.
Prof. Dr. Reha Baran, küçük akciğer alanlarında tutulumun (akciğerin yüzde 10’undan azının tutulması) öksürük, ateş ve hafif nefes darlığı ile kendini belli ettiğini, daha ileri tutulumlarda (yüzde 10-yüzde 30 arasında) ise solunum sıkıntısının daha belirgin olduğunu ve parmaktan ölçülen oksijen değerlerinin yüzde 92 civarına indiğini söyledi.
Baran, “Tutulum tüm akciğerin yüzde 50’sini aştığında yüksek akımlı oksijen tedavisi, maske ile oksijen tedavisi ve yoğun bakım şartları gerekebilir. Bu aşamalarda virüs üzerine binmiş bakteriyel enfeksiyonlar riski 2 katına çıkarır ve hastanın entübe edilmesi gerekebilir. Bunun yanında akciğer damarlarında pıhtı oluşması, kalp krizi riski artışı, nörolojik problemler de ek yükler getirir. Tüm bunlara rağmen neyse ki ölüm oranları düşüktür. Özellikle son dönemlerde kazanılan tecrübeler, tedavide kullanılan ilaçların artışı ölüm oranlarını daha da aşağıya çekmiştir” ifadelerini kullandı.