Zamanımızdaki “Çiftlikbank” dolandırıcılığının öncüsü bir Sülün Osman vardı.
Sülün Osman lakabıyla tanınan Osman Ziya Sülün, şaşırtıcı hayat hikâyesiyle “dolandırıcı kralı” olarak anılır.
Kendisini dolandırmak isteyenler dışında kimseyi dolandırmadığını iddia eden Sülün Osman’a, bundan tam 58 yıl önce 20 Nisan 1962’de, kimi cinayetten, kimi hırsızlıktan, kimi ırz düşmanlığından, kimi yolsuzluktan yatan mahkûmlara “Alın Teriyle Yaşamak” konulu “ibretlik” konferans verdirilmiş ve o denemde gazete sayfalarından inmemişti.
1923 ile 1984 yılları arasında yaşayan Sülün Osman’ın ilk icraatı, 1948 yılında, Fatih’teki ev sahibini dolandırmak olduğu söylenir.
Sülün, 1950’li yıllardan itibaren akıllara durgunluk veren dolandırıcılık hikayeleriyle bir efsane olmaya başlıyor.
Sülün Osman’ın en büyük mahareti devlet malını kandırdığı insanlar satmak. Sattıkları arasında “Boğaziçi Köprüsü, Tarihi Taksim Tramvayı, Galata Kulesi, Galata Köprüsü, Beyazıt Kulesi, Eminönü Meydanı’ndaki saat, Şehir hattı vapurları, İzmir Saat Kulesi, İstanbul Üniversitesi’nin bahçesi, Amerikan 6. Filosuna ait bir uçak gemisi...” sayılabilir.
Sülün Osman birkaç arkadaşıyla birlikte Dolmabahçe Sarayı'nın önüne gidip beklermiş. Etraf kalabalıklaşınca arkadaşlarına saatlerini ayarlatır sonra da onlardan saat ayarlama parası alırmış. Buna bir anlam veremeyen insanların ''Ne yapıyor bu adam?'' diye soruyor, kimi de ''Ne kadar kazanıyorsun sen buradan?'' diye ciddi ciddi fikir almak istiyormuş.
Taksim Meydanı'na paspas serip oradan geçenlerden “Burası benim” diyerek para alıyor, daha sonra ''Ne kadar kazanıyorsun sen buradan?'' diyenlere Taksim Meydanı'nın tamamını satıyormuş.
Sülün Osman satacak kamu malı bulamayınca veya halkı artık kandıramayınca medyumluğa başlamış ve evlenemeyen kadınları kesin olarak evlendirdiğini iddia etmiş.
"BENİ DOLANDIRMAK İSTEYENLERİ DOLANDIRDIM"
Sülün Osman, sonunda Galata Körsü’nü satarken(!) yakayı ele veriyor ve hapishanenin yolunu tutuyor.
Sülün’le hapisten çıktıktan sonra sık röportaj yapılıyor. Hemen her röportajında dolandırmaya çalıştığı insanların herhangi birileri ya da fukara olmadıklarını, kolay yoldan para kazanmaya çalışan ve hatta kendisini dolandırmaya çalışan kişiler olduğunu iddia ediyor
AZİZ NESİN İLE DAVALIYDI
Mizah yazarı Aziz Nesin, bir kitabında Sülün Osman’dan bahsedince ünlü dolandırıcı, kitapta geçen bir sözün manevî duygularını rencide ettiğini söylemiş ve dava açmıştı!