Bir dönem Cumhurbaşkanı başdanışmanlığı görevini de yapan SADAT’ın kurucusu Adnan Tanırverdi dün kanser tedavisi gördüğü Çam Sakura Hastanesinde hayatını kaybetti. Yaşamının özellikle son yıllarında gerek demeçleri gerekse de kurucusu olduğu SADAT nedeni ile pek çok kere gündem olan Tanrıverdi’nin ölümü sonrasında Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ sosyal medya hesabından ilginç bir bilgiyi paylaştı.
Tanrıverdi ile uçaktaki karşılaşmasında aralarında geçen diyaloğu anlatan Özdağ, anısının altına "Mesih'i bekliyordu Azrail geldi" notunu düştü. Özdağ’ın paylaşımı şu şekilde oldu:
“SADAT kurucusu Adnan Tanrıverdi ölmüş. Türkiye Cumhuriyetini yıkmak için çalıştı. Türk Ordusuna çok zarar verdi. Değil tuğgeneral Üstteğmen bile olmamalıydı. TSK’nın en büyük zafiyeti “Bize bir şey olmaz” inancı ile içe yönelik istihbarat ve istihbarat karşı koyma konusunda çok zayıf oluşudur. FETÖ ve Adnan Tanrıverdi benzerleri bu zaafiyeti kullanarak çok zarar verdiler. Bir Ankara-İstanbul THY uçuşu sırasında beni tanımamış, AK Parti milletvekili zannederek 15 Temmuz öncesi, gecesi ve sonrasını anlatmıştı. Kartımı verince, elini başına vurup “Aaa Ümit Özdağ” demişti. Mesîh’i bekliyordu, Azrail geldi.”
“FETÖ’CÜLERİN ÖNÜNÜ KESMEYEN KOMUTANLARIN GÜNAHI ÇOK”
Tanrıverdi’nin ölümü sonrasında aralarında geçen bir olayı anlatan Özdağ’ın paylaşımı dikkatleri üzerine çekerken konu hakkında bir yorumda Emekli Tuğgeneral Naim Babüroğlu’dan geldi. Kendisi de emekli bir Tuğgeneral olan Adnan Tanrıverdi hakkında Özdağ’ın paylaşımına yorumda bulunan Babüroğlu şu ifadeleri kullandı:
“Saptamanıza katılıyorum. Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu sonrası, TSK kurumsal kimliğinden ve köklü tarihinden kopuş yaşadı. Ve 2010’lara gelindiğinde 1907’de kurulan Fenerbahçe’nin FETÖ’ye gösterdiği direnci 2230 yıllık TSK gösteremedi. Komuta kademesinin ve FETÖ’cülerin önünü kesmeyen komutanların günahı çok. Darbe girişimine katılan general/amirallere en yüksek sicili veren komuta kademesindeki komutanlar kim? Asıl soru bu? Sonrası belli.
Atatürk’ten uzaklaşan bir Türkiye gün yüzü görmez.”