Turnusol kâğıdı
PKK ve siyasi uzantılarının federasyon ve hatta bağımsızlık istediklerinden herhangi bir kimsenin şüphesi var mı?
PKK terörünün İmralı’daki Öcalan ve Kandil’deki Karayılan tarafından yönetildiği konusunda herhangi bir kimsenin şüphesi var mı?
Kandil denilen yerin Irak’ın kuzeyinde olduğu ve bu arazinin, Mesut Barzani yönetiminde bulunan Kuzey Irak’taki özerk Kürt bölgesine ait olduğu hususunda herhangi bir kimsenin şüphesi var mı?
Peki... Türkiye yönetiminin, Kandil’deki PKK örgütünün ortadan kaldırılması için Mesut Barzani’ye defalarca müracaat ettiğini bilmeyen var mı?
Şimdi...
17 Temmuz tarihli Yeniçağ’da yayımlanan Hasan Demir’in şu satırlarına dikkat edin:
“Barzani... şimdilerde bir adım daha atıyor; Suriye, İran ve Türkiye’deki Kürtleri bir bayrak altında topluyor. İşe Suriye’den başladı... Bu ayın başında Barzani, Suriye’deki PKK yanlısı Demokratik Birlik Partisi (PYD) ile Suriye Ulusal Konseyi’ni, Kuzey Irak’ın başkenti Erbil’de bir araya getirdi. Konuştular, tartıştılar ve bir ’Erbil Anlaşması’imzalayarak, Kürt halkının haklarının kazanılması için birlikte hareket etme kararı aldılar. PKK’nın uzantısı Demokratik Birlik Partisi (PYD) Başkanı Kawa Aziz de bu gelişmelerin ardından, ’Kürtler bağımsızlığa yürüyor’açıklamasında bulundu.”
Hasan Demir Yeniçağ’da yazıyor diye bu habere inanmayanlar bulunabilir. Öyleyse Cengiz Çandar’dan al haberi. 14 Temmuz 2012 tarihli Hürriyet’te bakın Çandar neler yazıyor:
“Birkaç gün önce Suriyeli Kürt örgütlerin, Erbil’de Mesut Barzani’nin himayesinde birleşmelerini de bu çerçevede görmek icap eder... ’PKK’nın Suriye kolu’olarak nitelenen PYD’nin (Demokratik Değişim Partisi) de bünyesinde bulunduğu Halk Meclisi ile 16 dolayında Kürt örgütünün çatı örgütü Suriye Kürt Ulusal Konseyi bir anlaşma imzaladılar... Suriye Kürtlerinin örgütsel yapılanmasında, ’silahlı örgüt’olarak sadece PKK-PYD var. Salih Müslüm liderliğindeki (asıl bağlı oldukları isim Abdullah Öcalan)... PYD’nin Mesut Barzani’nin ’sağdıçlığı’nda Erbil’de uzlaşması, birkaç şeye birden... işaret ediyor:
1. Suriye Kürtleri, Başşar sonrasının Suriye’sinde ’özerk Kürdistan’hazırlığına şimdiden başlamışlar ve saflarını sıklaştırmaktadırlar...
2. PYD ile SKUK Anlaşması, genel anlamda bir PKK (Kandil de denebilir) ile Mesut Barzani uzlaşmasının sağlanması demektir.”
Cengiz Çandar’ın sorduğu şu can alıcı soru ile alıntıları noktalayalım:
“Suriye Kürtleri için PKK ile uzlaşan Mesut Barzani, Ankara hükümeti adına PKK’nın üstesinden nasıl gelecek, niçin gelecek?”
Eveet!... Türkiye’nin iç ve dış politikasını nasıl buluyorsunuz? Şahane değil mi?
Ülkenin bölünmesini isteyen PKK’ya karşı her gün şehitler veriyoruz. Kandil’den gelip vuruyorlar ve Kandil’e kaçıyorlar. Ve biz Kandil’in üstesinden gelsin diye Mesut Barzani’ye başvuruyoruz. Sadece başvurmakla kalmıyoruz. Yaptığımız ekonomik yatırımlarla Erbil’i ve Barzani’yi âbat ediyoruz. Barzani ne yapıyor? Suriye’deki PKK ile diğer Kürt gruplarını birleştiriyor. Birleşik Kürdistan yolunda yürümeye devam ediyor.
Türkiye bu kadarla da yetinmiyor. Suriye muhalefetini Türkiye’de topluyor, onlara destek veriyor. Suriye muhalefeti içinde yukarıdaki Kürt grupları da var. Türkiye onların da, Suriye muhaliflerinin örgütü olan Suriye Ulusal Konseyi ile birleşmelerine çalışıyor. Kürt grupları ise Barzani’nin himayesinde birleşme kararı alıyor. Acaba Hatay’da, Kilis’te beslediğimiz on binlerce muhalif içinde, PKK’nın uzantısı PYD’lilerden ne kadar var? Belki bir gün onlara da 1700 güvenlik görevlisinin katıldığı büyük bir operasyon düzenleriz. Öyle ya, PKK’nın en önemli para kaynaklarından olan uyuşturucu ticaretinin ham maddesi Hint kenevirinin ekildiği yüzlerce dönümlük araziyi de yeni keşfetmedik mi? İki yıl önce de Amanoslarda Hint keneviri tarlaları keşfetmiştik. 14 yıldan beri Hint keneviri yetiştirip uyuşturucu elde ediyorlarmış. Suriyeli sığınmacılar içinde bulunan PKK-PYD’lileri de belki 14 yıl sonra fark ederiz.
Barzani ile ilişkiler, PKK ve bölücülüğe karşı takınılan tavırda tam bir turnusol kâğıdı işlevini görmektedir vesselam!