Erşat Salihi, Musul'da başlayan operasyonla ilgili açıklamalarda bulundu.
Salihi'nin açıklamalarından satırbaşları:
"Bu sabah saatlerinde 5 yönden Musul operasyonu başladı. Bütün silahlı güçler operasyona katılıyor. Irak hükümetinin ve oradaki bütün askeri güçlerin tavsiyeleri üzerine sivil halkın dışarıya çıkmamaları istendi. Biraz önce alınan habere göre, içeride olan teşkilatların ve halkın da direniş hareketi oldu. DAEŞ hemen hemen savaşmadan bölgeleri terk ediyor.
Daha önce de söyledik, DAEŞ bir projedir ve süreci belli olan bir zaman için gelmiştir. Terör örgütleri bu bölgelere belli başlı projeler için gelir. Halk biraz önce Musul Üniversitesi içinde olan çatışma neticesinde DAEŞ’i oradan çıkardı. İçeriden direniş vardır, dışarıdan operasyon devam etmektedir."
"500 TÜRKMEN HAZIR"
Salihi, operasyona Türkmenlerin katkısıyla ilgili de, "Merkezi hükümet sürekli olarak Türkmenleri bu gibi askeri güçlerden uzak tuttu. Buna rağmen gönüllü olarak 500 kişilik kuvvetimiz Başika tarafında hazır. Bunun yanında diğer aşiret güçlerimiz de olacak. Gönül isterdi daha fazla olsun ama merkezi hükümetten destek görmediğimiz için kendi kendimizi eğiterek; Türkiye'nin de desteğiyle Başika Kampı'nda eğittik ve operasyonda yer alacaklar."
"GELEN GÜÇLER DAHA TEHLİKELİ OLABİLİR"
Salihi, Telafer konusunda duyulan kaygılarla ilgili de şunları kaydetti:
"Daha önce de anlattılk. Sadece Musul'da değil bütün Türkmen bölgelerinde 2014 DAEŞ sonrası PKK terör örgütü karargahlar açtı. PKK'nın anlaşmazlık bölgelerine gelmesi büyük endişe doğurdu. Bunun altını çiziyoruz; 2014 haziran sonrası yaşanan bu gelişmeler bizim ve komşu ülkeler için büyük endişe kaynağıdır.
Telafer ile Sincar arasında PKK koridorunun kurulamısını seslendirdik ama kimse duymadı. Ne Ankara, ne Irak ne de ABD yeterince duymadı. Bu koridor Türkmen coğrafyası üzerinde büyük tehlikedir ve bu Suriye içerisinde de yapıldı. Bunun yanında son iki ayda PYD terör örgütünün Kerkük ziyaretleri oldu ve bu da büyük bir endişedir. Türkmen bölgeleri merkezi hükükümetin ihmali neticesinde teröre terk edildi, Türkmenlerin geleceği tehlikeye atıldı. Gelen güçler Türkmenler için daha tehlikeli olabilir"
