Irak'ta ve özellikle Türkmeneli bölgesi üzerinde terör örgütü DEAŞ tehlikesi devam etmektedir. Hali hazırda DEAŞ'ın kontrolü altında olan katkısız Türkmen kenti Telafer'in yanı sıra Kerkük'ün burnunun dibindeki Havice'den Kerkük'e yapılacak saldırıdan söz ediliyor. DEAŞ militanlarından 20 ya da 30 teröristin Kerkük'e girmesiyle olacakları tahmin etmek zor değildir. Nitekim DEAŞ varlığının sebepleri tamamen yok edilmedi. Senaryo devam etmektedir.
Öte yandan IKBY'nin Türkmen yerleşim merkezlerinden olan Kerkük ve Tuzhurmatu'nun 25 Eylül'de yapılması öngörülen referanduma dahil edilmesi ile sözün bittiği noktaya geliyoruz.
Bu durumları idrak eden kurum ve kuruluşların arasında yer alan Irak ve Avrupa'daki Türkmen Akademisyenlerin talepleri doğrultusunda İstanbul'da yerleşik Türkmeneli Stratejik Araştırma ve Düşünce Merkezi'nce 8-9 Temmuz 2017 tarihlerinde İstanbul'da düzenlenen I. Türkmen Akademisyenler Çalıştayı tamamlanmıştır.
Çalıştayda Türkmenlerin bugünkü durumu ve siyasi gelişmeler konulu tebliğler sunulmuş ve analizler yapılmıştır. Yapılan çalışmalar sonucu aşağıdaki tavsiye kararları alınmıştır;
1. 25 Eylül 2017 tarihinde yapılması düşünülen referandum kabul edilmemeli, özellikle Kerkük başta olmak üzere ihtilaflı bölgelerin referandum kapsamına alınması şiddetle reddedilmelidir.
2. En kısa zamanda yeniden kurulması gereken Türkmen Meclisi'nde bir referans (başvuru) heyeti oluşturulmalıdır.
3. Türkmen toplumu birleşik siyasi söyleme her zamandan fazla ihtiyaç duymakta olup söylem birliği bir an önce sağlanmalıdır.
4. Türkmen siyasi ve sivil toplum kuruluşları yeniden yapılandırılmalı ve rolleri etkinleştirilmelidir.
5. Telafer ve Tuzhurmatu ilçesine bağlı Bayat köyleri için aşiret reislerini de kapsayan milli uzlaşı toplantısı düzenlenmelidir.
6. Göçe zorlanan Türkmenlere özel ilgi gösterilmeli, kurtuluştan sonra bölgelerine geri dönmeleri sağlanmalı ve desteklenmelidir.
7. Türkmen vatandaşının kültürel, akademik ve bilim seviyesi artırılmalıdır.
8. Türkmen meselesini uluslar arası mahfillere taşımak amacıyla ortak enformasyon bürosu kurulmalı ve ortak veri tabanı oluşturulmalıdır.
9. Eğitim- öğretim süreci desteklenmeli, yüksek kalitede akademik kadrolar yetiştirilmelidir.
10. Türkmen gençlerinin önü açılmalı ve siyasi sisteme katkıları sağlanmalıdır.
11. Türkmen kadınlarının toplumun siyasi ve ekonomik hayatına katkısı artırılmalıdır.
12. Türkmen Yatırım ve Geliştirme Ajansı ( Kurumu) oluşturulmalıdır.
13. Gelecek seçimlere etkin katılım sağlamak amacıyla Türkmen seçmenine yönelik bilinçlendirme ve hazırlık çalışmaları başlatılmalıdır.
Tavsiye mahiyetinde alınan kararlar arasında "En Kısa Zamanda Yeniden Kurulması Gereken Türkmen Meclisinde Bir Referans (Başvuru) Heyetinin Oluşturulması" başlığı altında yer alan madde ile ilgili bazılarınca anlaşılmayan sebeplerden dolayı yapılan yanlış yorumlar kabul edilemez.
Hali hazırda atıl durumda olan ve hiçbir etkinliği olmayan Türkmen Meclisinin yeniden yapılandırılması veya kurulması yeni bir konu olmayıp yıllardır çeşitli Türkmen kurum, kuruluş ve kanaat önderleri tarafından ısrarla dile getirilmektedir. Üstelik yıllardır hiçbir faaliyeti olmayan sözde Türkmen Meclisi başkanı ve yardımcılarının her ayın sonunda Türkmeneli Vakfı'ndan maaş almaları kabul edilebilir mi?
Türkmen Meclisi ile ilgili olarak 20 Nisan 2013 tarihinde Erbil Gazetesinde "Yetkin Meclisin Kurulması İçin Adres; Kurultay" başlığı altındaki yazımızda konu geçmişten günümüze kadar detaylı bir şekilde dile getirilmiştir.
Ayrıca Türkmenlerin bugünü ve geleceğiyle ilgili birincil (ana) hedef, güvenlik ve stratejiler konularında yol haritası üzerinde konsensusun sağlanması da talep edilmiştir.
Her ne kadar kuruluş amacından kısmen uzaklaşmış olsa da ITC birkaç kuruluş ile birlikte bugünkü şartlar dahilinde bu kurultayın organizasyonuyla ilgili öncülük yapma imkanına sahiptir.
Özetle oligarşik sistemin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Aksi takdirde sürekli yerimizde sayacağız. Zira referandumdan sonra yapılacak hiçbir şey kalmayabilir.
Cuneyt.mengu@mercanonline.com
