Sevgili Okuyucum; 16 yaşındaki torunum Yağmur Ozan Özben, adeta bir tarih uzmanı gibi olayları çok güzel biçimde milletimize sunuyor.
Şimdi, o delikanlının gerçekçi biçimde anlattığı tarihimizdeki değerlendirmelerini görkemli biçimde izleyelim...
Biz Türkler'in tarihinde bilinen en eski hükümdar Teoman'dır. Ancak Türkler'in ilk kahramanı, devlet işleyiş ve düzenini kuran, Türk töresini oluşturan ve ilk düzenli orduyu onluk, yüzlük ve binlik sistemiyle yaratan, Teoman'ın Oğlu Mete'dir!
Söz Mete Han'ımıza gelmişken, onun ok hikâyesini ve tahta çıkışını gerçekçi biçimde anlatmalıyız.
Tarihte "Çavuş Oku" adı verilen ıslıklı okun Mete Han tarafından icat edildiği bazı kaynaklarda yer yer ifade edilmektedir. Mete Han'ın çocukluğundan beri oynadığı 'Hedefe Çevirme' oyununun, onun tahta geçmesini sağladığı bazı Çin kaynaklarında anlatılmıştır. Bu oyuna göre, Mete Han okunu bir yöne doğrulttuğunda, ordusundaki tüm okçular, hemen o hedefe doğru nişan alıp o hedefi vururlarmış.
Yine bir gün okunu en sevdiği atına çevirmiş ve askerlerinden bazıları tereddüt etmiş bu nedenle de oklarını Mete Han'ın atının üzerine doğrultmamışlar. Bunun üzerine Mete Han hemen okunu tereddüt eden askerlerin üzerine doğrultmuş. Bunu gören diğer okçular hemen nişan alıp tereddüt eden diğer askerleri öldürmüşler.
Bu hareketi ile "mutlak itaat" kavramını ordusuna aşılayan Mete Han, zamanı geldiğinde 10.000 kişilik askeri ile birlikte okunu babasına doğru çevirmiş ve mutlak sonuç kaçınılmaz olmuştur. Böylece de Mete Han tahtın başına geçmiş. (M.Ö. 209)
Tarihçiler tarafından Oğuz Kağan olarak da adlandırılan Mete Han, Asya'da yaşayan Ulusları (Moğol, Tunguz, Yüeçi, Türk vb.) tek çatı altında toplayan ve Çin Seddi'ni aşan ilk Türk'tür.
Mete Han, Büyük Okyanus'tan Hazar'a, Keşmir'den Kuzey Sibirya'ya kadar Asya'nın hâkimi olmuştur. Aynı zamanda ticaret yollarını ele geçirmiş Hunlardan toprak isteyen Doğu komşuları olan Donghu üzerine yürümüş ve onları ağır bir yenilgiye uğratarak, Hun Devleti'ne senelik sığır, at ve deveden oluşan bir vergi ödettirmiştir. (Donghular M.Ö. 208 yılında Hun hâkimiyetine girmiştir.)
Tunguzların toprak isteme olayı...
Bir gün Tunguz elçisi gelir ve Mete'den çok sevdiği atını ister. Mete Han çok güçlü olmasına rağmen barış ortamının bozulmasını istemediğinden bu teklifi kabul eder ve çok sevdiği atını verir.
Tunguzlar bununla da yetinmez, bu sefer otağındaki bir hanımı isterler.
Mete yine barış ortamını korumak için istedikleri hanımı gönderir. Bu olay karşısında Mete'nin her dilediklerini yapacağını sanan Tunguzlar şımarıp, büyük bir hata yaparak ondan kendi sınırlarına yakın olan ufak ve çorak bir toprak parçası isterler! Ama bu istekleriyle Türk'ün "vatan şuuru" kayasına çarparlar!
Mete hemen toyu toplayıp yiğitlerine: "At istediler kendi malımdı verdim. Kadın kendi sorumluluğumdaydı milletimin huzuru için verdim. Ancak istenilen toprak vatan toprağıdır! Bu benim mülküm değildir. Çorak da olsa vatan toprağı verilemez!" der..
Bu olay sonrasında Mete, güçlü ve düzenli ordusunu Tunguzlara yöneltti. Öyle büyük ve kanlı bir savaş oldu ki Çin tarihçileri bu olayı "Asya'da kan banyosu" olarak adlandırdılar. Bu savaş sonucunda Tunguzlar imha edilerek siyasi varlıkları sona erdi.
Mete Han, Türk ulusunun belleğinde yaşattığı Oğuz Han adıyla, Türklüğün ufkunda bir Güneş gibi parlamaktadır.
Mete Han'ın torunlarının kurduğu devletimiz, Türkiye Cumhuriyeti'nde Kara Kuvvetleri ilk kuruluş tarihi olarak Mete'nin tahta çıkışını yani M.Ö 209 yılını kutlamaktadır.
Türk birliğini sağlayan ilk kahramanımız Mete Han'ımızın Yeri Yurdu Uçmağ olsun!
Esen kalın efendim.
