Yargıtay, kendisine şiddet uygulayan kocası Hasan Karabulut’u 2015 yılında öldüren ve 15 yıl hapis cezası alan Çilem Doğan’ın cezasını onadı Çilem Doğan, yeniden hapse girecek
Adana''da kendisine şiddet uygulayan, fuhuşa sürüklemek isteyen evli olduğu Hasan Karabulut''u öldürmek zorunda kalan ve 15 yıl hapis cezasına çarptırılan Çilem Doğan için Yargıtay kararını verdi.
Ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanan Doğan, ‘haksız tahrik’ve ‘iyi hal’ indirimleriyle 15 yıl hapis cezasına çarptırılmış, Yargıtay tarafından cezası kesinleştirilene kadar 50 bin lira kefaletle serbest bırakılmıştı. Öldürdüğü eşinin ailesiyse karara itiraz etmiş, mahkeme ise bu itirazı reddetmişti.
Medyascope’tan Özgür Özdemir’in haberine göre Yargıtay, Doğan’ın cezasını onadı. Bu kararın ardından, Eylül 2016’da tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilen Doğan bir kez daha hapse girecek.
Ülkenin dört bir yanından kadınlar ve kadın örgütleri #YargıtayÇilemiGör etiketiyle sosyal medyada yaptıkları paylaşımlarda, Doğan için beraat kararı verilmesini talep etti. Çilem Doğan’ın 9 kez korunma kararı aldığına ama korunmadığına dikkat çeken kadınlar, “Hayatımızı savunmak suç değildir! Hiçbir kadının kirpiği yere düşmeyecek. Ellerimiz Çilem’in ellerinde, gözümüz kulağımız erkek yargıda” demişti.
MEŞRU SAVUNMA
Çilem Doğan, kendisine yıllarca sistematik şiddet uygulayan Hasan Karabulut’u 8 Temmuz 2015’te tabancayla öldürmüştü. Tutuklanan Doğan, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmış, tahrik ve iyi hal indirimi ile 15 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Mahkeme, Doğan’ı 20 Haziran 2016’da 50 bin TL kefalet, yurtdışı çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla tahliye etmiş, dosya Yargıtay’a gönderilmişti.
Yargıtay 1’inci Ceza Dairesi’nde geçen ay görülen duruşmaya onlarca feminist avukat katılmıştı. Avukatlar, Çilem Doğan’ın öldürülmek istenirken öldürdüğünü, dolayısıyla olayın meşru savunma olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak genç kadının beraatını talep etmişti. Av. Songül Yılmaz, “Devlet mekanizması kadınları erkek şiddetinden koruyamıyor. Erkekleri engelleyemiyor. Engellenmeyen erkekler nedeniyle kendini korumak zorunda kalan kadınların meşru savunma hükümlerinden yararlanması gerekiyor” ifadelerini kullanmıştı.