Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Ermenistan’ın saldırgan milliyetçilik anlayışının yeni bir tezahürü olan bu eylemin Azerbaycan tarafından püskürtülmüş olmasının, saldırganlığın karşılıksız bırakılmayacağının somut bir göstergesi olduğu vurgulandı.
Açıklamada, Ermenistan’ın uluslararası toplumun dikkatini Azerbaycan toprağı Yukarı Karabağ ve çevresinde yıllardır sürdürdüğü hukuk dışı işgalden başka yerlere çekmek ve ihtilafa yeni boyutlar kazandırarak siyasi çözümün önünü tıkamak için başvurduğu bu teşebbüslerin sonuçsuz kalmaya mahkum olduğuna dikkat çekildi.
"Ermeni tarafı aklıselim ve hukukun yolunu seçmelidir"
Ermeni tarafının bu tür tehlikeli taktiklerden vazgeçmesi, aklıselim davranması ve hukukun yolunu seçmesi gerektiğinin altı çizilen açıklamada, kendi kapasitesini aşan emeller uğrunda maceraperestliğe soyunmanın, Ermenistan’ın muhakeme zaafını ortaya koyduğu ve bölgedeki barış ve istikrarın önündeki en büyük engeli oluşturduğu kaydedildi.
"Türkiye tüm imkanlarıyla Azerbaycan’ın yanında yer almaya devam edecektir"
Açıklamada, Ermenistan’ın saldırganlığını örtme çabasının uluslararası camia tarafından da hiçbir şekilde kabul görmemesinin temenni edildiği belirtilerek, şunlar kaydedildi:
"Ermeni silahlı unsurlarının Azerbaycan’ın Tovuz bölgesine gerçekleştirdiği saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Hayatını kaybeden Azerbaycanlı şehitler için dost ve kardeş Azerbaycan halkına ve hükümetine başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Türkiye, toprak bütünlüğünü koruma mücadelesinde tüm imkanlarıyla Azerbaycan’ın yanında yer almaya devam edecektir."
