Tanrıkulu başkanlığındaki yeni yönetim kurulunda İbrahim Özbay, Engin Sarıkaya, Ünal Karadağ, Aydın Süha, Gökhan Çetinkaya, Ragıp Bingöl, İlkay Sağır, Volkan Akpınar, Bora Selim ve Bekir Karaman yer aldı.
Divan başkanlığını Abdullah Albunar'ın yaptığı genel kurulda, faaliyet ve denetim raporları da ibra edildi.
Adaylık başvurusu değerlendirme komisyonunca kabul edilmeyen, karara yaptığı itiraz da tahkim kurulunca reddedilen mevcut başkan Metin Şahin, faaliyet ve denetim raporlarının ibra edilmesinin ardından kendisini destekleyen üyelerle birlikte salonu terk etti.
Tanrıkulu, gerçekleştirdiği sunumda, hayatını 5 yaşında başladığı tekvandoya adadığını söyleyerek, "Kaybetmeyi bilmek de bir erdemdir. Tek amacım Türk tekvandosunu daha iyi yerlerde olması. Hak eden antrenörlerin ve sporcuların maçlara gitmesi. Sporcularımızın daha iyi imkanlar altında çalışmasını sağlamak. 2013 yılından bu yana federasyon başkanlığı için çalışmalarım devam etti. Geçen seçimlerde az oyla kaybettik ama yılmadık, azimle çalışmayı sürdürdük ve o günden bugüne çığ gibi büyüdük. Bugün Türk tekvandosu yeniden doğuyor. Herkese kucak açacağım. Kol kola, yan yana Türk tekvandosunu dünyada zirveye çıkaracağız." dedi.
Yaşanan başkan adaylığı sürecinin bir benzerinin 2021'de İran Tekvando Federasyonunda yaşandığını hatırlatan Tanrıkulu, "O da aynı şekilde 20 yıllık bir federasyon başkanıydı. Yerine Hadi Saei geldi. 3 yıl içinde İran tekvandosunda inanılmaz bir atak oldu. En son dünya gençler şampiyonasında 7 altın, Paris 2024 Olimpiyatları'nda 1 altın, 2 gümüş, 1 bronz madalya kazandılar. Bu işi bilen bir sporcu arkadaşımızın federasyon başkanı olduktan sonra nasıl bir katkı sağladığının göstergesidir. " değerlendirmesinde bulundu.
Tanrıkulu, seçimlerle ilgili ayrıntılı bilgiyi ilerleyen süreçte Dünya Tekvando Birliğine (WT) vereceklerini ve her şeyin eşit, adil, şeffaf bir şekilde yapıldığını belirtti.
Dünya ve Avrupa şampiyonluklarının yanı sıra Atina 2004 Olimpiyatları'nda da gümüş madalyası bulunan Tanrıkulu, vaatlerini şöyle sıraladı:
"Katılımcı bir camia olalım ve en kısa sürede herkesin fikrine saygı duyarak bir çalıştay yapalım. Yol haritamızı hep beraber oluşturacağız. Artık devir teknoloji devri. Biz de tekvandoya dair aplikasyon oluşturalım diyoruz. Bununla hem sporcuların hem antrenörlerin maçlara katılımı, akredite olmaları çok daha rahat bir şekilde cep telefonundan yapabilecek. Federasyonun kendine ait bir kamp eğitim merkezi, antrenman salonu, oteli olsun istiyoruz. İnşallah 4 yıllık süre içinde size sözünü veriyorum; inşallah bunları camiaya kazandıracağız. Ayrıca tekvandonun ligini kurmak istiyoruz."
METİN ŞAHİN: DELEGENİN İRADESİ HİÇE SAYILMIŞTIR
Metin Şahin ise yaptığı konuşmada, 21 yıllık yönetimi boyunca gerçekleştirdiği icraatları anlatarak, Türkiye Tekvando Federasyonunun icra kurulu, teknik ekibi ve sporcularıyla gerek Türkiye’nin gerekse dünyanın en başarılı federasyonu olduğunu savundu.
Şahin, adaylık sürecinde büyük haksızlıklarla karşı karşıya kaldığını dile getirerek, "Delegenin iradesi hukuksuz bir biçimde baltalanmış, hiçe sayılmıştır. Şunu açık ve net olarak ifade etmek isterim ki tarafımıza destek mektubu veren 130 delegenin iradesi geçersiz sayılarak açıkça yok sayılmıştır. Üzülerek söylüyorum ki onlarca delege, baskı ve tehditle pasifize edilmiş, özgür iradesini değiştirilmeye zorlanmıştır. Anayasamızda ifadesini bulan hukuk devleti ilkesi maalesef açıkça ihlal edilmiştir. Yasal hakkımızı aradığımız tahkim süreci dahi maalesef sekteye uğratılmıştır." yorumunu yaptı.
Adalet arayışının güçlü bir şekilde süreceğini vurgulayan Şahin, şunları kaydetti:
"Adaylık başvurumuz ana statüye uygun olmasına rağmen yönetmeliğe şeklen uygun değil diyerek reddedilebilir ama ahlaki değildir. Birilerin geçersiz destek mektuplarını önceden uyararak zahiren geçerli hale getirmek, hukuki kazanç sağlayabilir ama ahlaki değildir. Delegeden destek istemek hukukidir ama delegeyi işi ve aşıyla tehdit etmek asla ahlaki değildir. Bilinmesini isterim ki ben yaptım oldu anlayışıyla hareket edenler, hem adalet önünde hem de mahşeri vicdanlarda mahkum olacaktır."
DÜNYA TEKVANDO BİRLİĞİ YETKİLİSİNDEN SEÇİM AÇIKLAMASI
WT Küresel Dürüstlük Birimi Başkanı Corbin Min, genel kurula gözlemci olarak katıldı.
Min, gündem maddeleri görüşülmeden önce yaptığı konuşmada, Türkiye Tekvando Federasyonunun WT'nin en büyük ve başarılı üyelerinden biri olduğunu belirterek, "Maalesef burada bulunmamın nedeni, seçimleriniz öncesindeki sürecin meşruiyeti konusunda ciddi soruların ortaya çıkmasıdır. WT'nin aday seçme sürecinin şeffaflığı ve adil olup olmadığı konusunda ciddi endişeleri var. Büyük bir üzüntüyle belirtmek zorundayım ki WT'nin mevcut koşullar altında yapılan herhangi bir seçimin sonuçlarını tanıması için bir yol göremiyorum." ifadelerini kullandı.
Tekvandonun dünya genelindeki dürüstlüğünü ve üye federasyonların özerkliğini koruma yükümlülükleri bulunduğunu hatırlatan Min, "Eğer WT seçim sonuçlarını tanımamaya karar verirse bu büyük olasılıkla Türkiye Tekvando Federasyonunun üyeliğinin askıya alınmasıyla sonuçlanacaktır. Üye federasyonlarımızın uygulamalarının Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) dahil olmak üzere uluslararası standartlarla uyumlu olmasını sağlamalıyız." diye konuştu.
Bazı delegeler, Min'e konuşması sırasında tepki gösterdi. İtirazlar sebebiyle sözleri yarıda kesilen Min, ortamın yatışması sonrası konuşmasına devam etti.
