TSK’da Wagner’ciler mi var? Barış Terkoğlu şok iddiaları köşesine taşıdı

TSK’da Wagner’ciler mi var? Barış Terkoğlu şok iddiaları köşesine taşıdı

Rusya’da Wagner’in darbe girişimi sonrası TSK içinde yapılanan tarikatlar yeniden gündeme geldi. Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Terkoğlu şok iddiaları köşesine taşıdı.

Rusya’da paralı asker grubu Wagner’in darbe girişimi sonrası TSK’nın içindeki FETÖ ve benzeri yapılar yeniden gündeme geldi. Ortaya çıkan bilgiler 15 Temmuz sonrası FETÖ’nün yerine başka tarikatların ‘dokunulmaz’ olduğunu ortaya koydu.

Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Terkoğlu köşesine şok iddiaları taşıdı. Eski bir asker olan Güray Belhan’ın kitabından alıntılar paylaşan Terkoğlu’nun bugünkü köşe yazısında tarikatlara yakın isimleri neler yaptığı anlatıldı.

Barış Terkoğlu’nun “TSK’de Wagner’ciler var mı?” başlıklı yazısında ilgili bölüm şöyle:

Peki 15 Temmuz’dan sonra ne değişmiş?

Yanıtı belli. Bu kez başka tarikatlar “dokunulmaz” olmuş. Belhan, TSK içindeki tarikatçılarla karşı karşıya kalmasının hikâyesine kitabında yer veriyor.

“Komuta Kurmay Eğitimi”nin sonunda hatıra olarak yaptırılan dönem yüzüğünün tasarımında yaşanan tartışmayı Belhan anlatıyor. Atatürk silüetli üç yüzük tasarladıklarını söyleyen Belhan, buna bir albayın itirazını aktarıyor:

“Bir albay, yakın çevresindeki subayları farklı bir yüzük tasarımı işine soyundurmuştu. Yaptıkları çalışma neticesinde tasarımlarını yayımladıklarında bir husus hemen dikkatimi çekmişti. Bu yüzüklerde ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’e yönelik hiçbir iz yoktu. Bu tarz yüzüklerden de yeni nesil kurmaylardan (tarikatçıları kastediyor) epey bir alan olmuştu. (…) Bu albayla belli bir süre aynı yerde çalışma durumum olmuştu. Bu albay ne mi demişti bana: Alnı secdeye değen adamdan zarar gelmez. (…) 15 Temmuz’dan sonra ‘Komuta ve Kurmay Eğitimi’nde farklı grup ve tarikatlarla bağlantılı subayların bu eğitimde yer aldığını, normal IQ seviyesine sahip herkes görüp anlayabilirdi.”

HACCA GİDİYORUM YAZISI

Belhan, tarikat yüzüğü tasarlayan albayın sonrasında kritik bir göreve getirildiğini söylüyor.

15 Temmuz sonrasında, dini gösteriler TSK’de öyle hale gelmiş ki...

Geçenlerde Cumhuriyet’te okuduğumuz TSK’ye hac kontenjanının daha şaşırtıcı olanını anlatıyor:

“Bir gün plan subayım, bir askeri ataşemizden gelen mesajla birlikte yanıma geldi. Mesajdaki üslup daha önce hiç tanık olmadığım tarzda bir izin mesajıydı. Asya kıtası dışında bir yerde görev yapan bu ataşemiz, iznini Suudi Arabistan’da geçirmek istiyordu. Bu izin talebinde hiçbir sıkıntı yoktu. Suudi Arabistan’la ilgili de herhangi bir kısıtlama yoktu. Alışılmış şekilde bir izin talebi yapılsa durum gayet normal olurdu. ‘Yıllık iznimi hac farizamı yerine getirmek maksadıyla Suudi Arabistan’da geçirmek istiyorum’ diye yazmıştı. Yapacağı ibadeti Genelkurmay Karargâhı’na bildirmesini yadırgamıştım.”

Belhan’ın anlattığına göre bu isim de kritik bir göreve getirildi...

TARİKATA KOLAY TERFİ

Son yıllarda birçok tarihi operasyonda bulunmasına, sicilinin çok yüksek olmasına rağmen 2021 YAŞ’ında TSK’den emekli edilen Belhan, bunu tarikatlarla yaşadığı sürtüşme başta olmak üzere ideolojik sebeplere bağlıyor:

“YAŞ sonucuna göre terfi ettirilen yeni nesil kurmay albaylardan (tarikatçıları kastediyor) 20 gün, 1 ay alay seviyesinde komutanlık yapanlar veya hiç yapmayanlar bile terfi ettirilmişti.”

Belhan, Kara Kuvvetleri Personel Başkanlığı’na “Neden” diye sorduğunda, “Seni biz emekli etmedik” yanıtını aldığını ve yukarının gösterildiğini söylüyor.

“TSK’de liyakate ve bilgiye dayalı bir sistemin oluşturulması elzemdir” diyen Güray Belhan, “Tarihten ders almaz iseniz aynı acıları tekrar yaşamaya mahkûm olursunuz” diyor. Haliyle dönüp Rusya’ya bakmaya gerek yok. Yakın tarihimiz, kendisine apoletli değil cüppeli komutanlar seçen, bizdeki Wagner adaylarını gösteriyor. Milli olmayan her ordu, paralel bir kapıya açılıyor.

“Sendenim” diyenlerin sırrını bilmek istemiyoruz ya... Ya bir gün bizden olmazlarsa?

İlgili Haberler