Arkeofili'nin haberine göre, İspanya'daki toprak kayması hazinenin günyüzüne çıkmasını sağladı. Muhtemelen yaklaşık 2.500 yıl önce bir istifin içine gömülmüş olan “zengin bir şekilde dekore edilmiş” iki altın kolye, yakın zamanda kuzey İspanya’da meydana gelen toprak kaymasının ardından gün ışığına çıktı.
C şeklindeki kolyelerden ilki, dağlık özerk bir topluluk olan Asturias’ın Peñamellera Baja belediyesinde bir su kaynağı bulmakla görevli bir su tedarik firmasında çalışan Sergio Narciandi ve tarih öncesi arkeoloji profesörü Pablo Arias tarafından keşfedildi.
Bölgede yakın zamanda çıkan yangınlar, küçük bir toprak kaymasına neden oldu ve 29 Ağustos’ta Narciandi’nin eserleri görmesine sağladı. Narciandi’nin bulgusunun haberi, yerel Asturias Arkeoloji Müzesi personeline katılan Arias’a ulaştı.
Arkeologlar çok geçmeden ek bir eser keşfettiler; ikinci bir kolyenin parçası. Sonrasında ise metal dedektörleri kalan parçaların yerinin belirlenmesine yardım etti.
Stil ve tekniğe dayalı bir ilk inceleme, bu kolyelerin, günümüzde İspanya ve Portekiz olan bir bölge olan İberya’nın Demir Çağı’na, MÖ 500 civarına tarihlendiğini ortaya koydu.
AŞINMA BELİRTİLERİ MEVCUT
Aşınma belirtileri gösteren eski takı parçalarının, toplumun üst sınıf üyeleri tarafından kullanıldığı düşünülüyor.
Bu özel kalın boyun takısı türleri, Latince büküm anlamındaki “torqueo” kelimesinden gelen “tork” olarak biliniyor ve yalnızca kıvrımlı şekillerini değil, aynı zamanda bu kolye türlerinin çoğunun işlenme şeklini de yansıtıyor.
Yeni bulgu, tork adı verilen bu altın bileziğe benziyor. Bu tür sert boyun halkaları veya bilezikler İspanya’daki Keltler tarafından yapılmıştı.
İber Yarımadası’nda keşfedilen benzer altın torkların ağırlığı 1 kilogramın üzerindeydi ve bugüne kadar kuzeybatı İberya’da bulunan en ağırı yaklaşık 1,812 kilogramdı. Yeni keşfedilen Asturias kolyelerinin ağırlıkları henüz bildirilmedi, ancak Asturias buluntuları ve diğer İber örnekleri arasındaki sanat özellikleri oldukça benzer.
Yeni bulunan kolyeler, kuyumcuların onları altın spirallerle sarılmış merkezi bir çubuktan ürettiği Kelt halkları tarafından yapılmış olabilir.
GENİŞ ÇAPLI KAZI BAŞLATILACAK
Arias, “Her iki kolye de muhtemelen değerli nesnelerin kasıtlı olarak saklandığı bir istifin parçasıydı; Tunç ve Demir Çağları boyunca Atlantik Avrupa’sında çok sık görülen bir bağlam.” diyor.
Bir yetkili kolyelerin bulunduğu yerde hazinenin devamını bulmak için kazı başlatılacağını açıkladı.
Arias, kolyelerin büyük olasılıkla ya bir çukura ya da ahşap ya da deriden yapılmış, günümüze kadar korunamayan bir kap içine gömüldüğünü belirtiyor. Bu tür malzemelerin olup olmadığını belirlemek amacıyla kimyasal analiz için toprak örnekleri alındı.
Arias kolyelerin yetenekli sanatsal özelliklerle zengin bir şekilde dekore edildiğini söylese de, insanların bir bulgunun arkeolojik öneminin nesnenin kendisinden çok bağlamda yattığını fark etmeleri çok önemli.
Çevredeki bağlam (örneğin, muhtemelen bir istifle gömülmüş olmaları) dönemin toplumuna, kültürüne ve işçiliğine ışık tutabilir; bunlar altın kolyelerin kendisinden daha önemli olabilir.
Araştırmacılar kolye metallerinin nereden çıkarıldığını ve antik zanaatkarların yaldızlama tekniklerini nasıl başardıklarını belirlemek için tahribatsız teknikler kullanıyor.