Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk yaşanan orman yangınlarına müdahalede hükümetin yetersiz kalmasının neden kaynaklandığını açıklayan bir yazı kaleme aldı. Öztürk yazısında, 2018 yılında dönemin Türk Hava Kurumu Başkanı Kürşat Atılgan’ın görevindeyken Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile görüşüp uçak parçaları, bakımı ve diğer giderleri için ihtiyaç olduğunu belirtti. Bakan Pakdemirli bu isteği kabul ederek THK’ya 1 milyon dolar ayırdı.
Bu gelişme sonrası aynı yıl yönetim değişti ve yeni gelen yönetim uçakların parça değişimi ve bakımı için ayrılan 1 milyon doları başka işlerde kullandı.
İşte Öztürk’ün yazısının ilgili bölümü:
“Dönemin Türk Hava Kurumu (THK) Başkanı Kürşat Atılgan, 2018''de görevden ayrılmadan önce Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli''yle görüştü, uçak parçaları, bakım ve diğer giderlerin arttığını belirtti. Bakan, isteği makul buldu. Bir sonraki sezona hazırlık amacıyla THK, bakım giderleri için 1 milyon dolar ayırdı.
Aynı yıl yönetim değişti. Uçakların parça değişimi ve bakımı için ayrılan 1 milyon dolar, başka işlerde kullanıldı. Kaldı mı uçaklarınız bakımsız, parçasız. İşte, Pakdemirli''yi haklı çıkaran da uçakların bakımsızlığıydı. İşte, o gün THK''nın 1 milyon dolara yaptıracağı işler, bugün 3 milyon dolara ancak yapılabilecek. 3-4 milyon dolarlık harcama yapılmadan 7 uçağın kullanılması da sakıncalı bulunuyor ve bu riski de kimse almak istemiyor.
THK''yı düze çıkarması için kayyum atanmıştı. Kayyum THK Genel Başkanı Cenap Aşçı, Melih Gökçek''in Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde EGO genel müdür yardımcılığı, daha sonra Gümrük Müsteşarlığı, bakanlık görevinde de bulunmuştu. AKP döneminin etkili bürokratı, THK''yı, ilişkilerini kullanıp borçtan kurtarır, bazı yasal düzenlemelerin geçmesinde etkili olun diye düşünüldü.
Ancak, kayyum başkan, yangın uçaklarını hazır hale getirmediği gibi THK''nın çok sayıda şubesini kapattı. Bazı şubelerde ise THK üyeliği bile olmayanları, özellikle AKP bağlantılı olanları şube başkanlığına getirdi. Yani, tam anlamıyla partizanlık yapılıyor.
NE OLDU O UÇAKLARA?
Türk Hava Kuvvetleri tarafından yangınlara müdahale edilemez mi? Ya da başka yöntem uygulanamaz mı? Milli Savunma Bakanlığı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı''nın envanter dışı kalan 15 uçağından 10''unu yangın söndürme uçağı olarak modifiye etmeyi planlamıştı. Türk Uçak Sanayi''ne (TAI) fizibilitesi yaptırıldı. Projenin yer istasyonlarıyla birlikte 24 milyon dolara mal edileceği anlaşıldı. TEMA Vakfı ile de görüşmeler yapıldı. İlk uçağın 1 milyon dolarlık modifikasyon masrafını TEMA''nın da katkıyla TAI karşıladı. Testler başarılı oldu. Basın davet edildi, TAl''de gösteri uçuşu yapıldı. Bu uçak 1999 yılında ilk olarak Antalya orman yangını, daha sonra Marmara depreminde İzmit Rafinerisi''nde meydana gelen yangında başarıyla kullanıldı. Diğer uçakların modernizasyonu için dönemin İçişleri Bakanı Sadettin Tantan''ın da desteği alındı. İşler yolunda gidiyor derken, ortaya ünlü bir iş insanı ve oğlu çıktı. Ellerindeki Rus helikopterlerini Orman Bakanlığı''na kiraladı ve uçak işi de yattı.
ABD''YE SATILDI
Sonuçta tadil edilen uçağı TAI, California Orman İdaresi''ne sattı. Olayı yakından bilen emekli bir asker, onun hala kullanıldığını söyledi. Yangın söndürme uçağına dönüştürülmesi planlanan 9 deniz karakol uçağından 8''i Makine Kimya Endüstrisi (MKE) Kurumu''na hurda olarak satıldı. Bir adet uçak ise Hava Kuvvetleri Komutanlığı''nın Yeşilyurt''taki Hava Müzesi''ne gönderildi. Yıl 2021 ve ormanlar cayır cayır yanıyor ve biz hâlâ orman yangınlarında Ruslardan fahiş fiyatlarla uçak / helikopter kiralamaya devamda ısrar ediyoruz.”