Ülkeyi, Atatürk'ü ve Cumhuriyet'i hatırlatan sembollerle "vuruşa vuruşa" yöneten AKP'nin sündürdüğü "frak geleneği"ne sahip çıkan ve TBMM'nin 27. Dönem açılışını, "Geçici Başkan" sıfatıyla frak giyerek yapan İYİ Parti Ankara Milletvekili Durmuş Yılmaz'a -yemin töreninden bir gün önce bu yöndeki talebimi/beklentimi yazıya da dökmüş bir gazeteci olarak- teşekkür ediyorum.
***
Önceki gün bu mesajın benzerini sosyal medyada "bir Türk Milliyetçisi olarak teşekkür ediyorum" şeklinde yazınca hayli tepki topladı; "Türk Milliyetçiliği ile frakın ne ilgisi var"mış?
Kurucu ideolojisi Türk Milliyetçiliği olan Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün geleneklerinin, bütün tavırlarının, sembollerinin, kurumlarının, kurullarının ve dahi Atatürk eliyle ortaya konmuş her türlü hassasiyetinin, bunların korunmasının, bunlara kast edilmesine karşı çıkmanın Türk Milliyetçiliği ile ilgisi vardır oysa...
***
Sayın Yılmaz'a, frak giydiği için yöneltilen eleştirilere, özellikle de bir zamanlar "mahallesi" olduğunu iddia eden "muhafazakar" etiketli kesimden gelen çirkef tepkilere gelince...
Sayın Yılmaz, bu "damarınıza damarınıza" basan edepsizliklerin tahrikiyle bir an bile "acaba hata mı ettim" diye tereddüt ettiyseniz/ediyorsanız, etmeyiniz!
Hiç öyle "Merkez Bankası Başkanı olduğu dönemde evinin kapısında çıkarılan ayakkabılar nedeniyle aşağılayanlara şirin görünmeye çalıştı" çarpıtmalarına kulak kabartmayınız.
Yaşadığınız eve girerken ayakkabı çıkartmak, nasıl ki inanç ve yaşam tarzınızın velhasıl "değerleriniz"in sonucu ise, Meclis açılışı gibi özel günlerde frak giymek de o değerlerin garantörü olan Cumhuriyet'in geleneği...
İkisi birbirinin ne karşıtı ne de rakibi...
***
Düğmeli cübbe giymek gibi
Sadece İYİ Partililerin değil, MHP'lilerin de TBMM Genel Kurulu'nda "el öpmesi" sorunlu bence; "ocaklı bir genç" olarak "lider"inizin elini öpebilirsiniz, bir partili olarak "büyüğünüz"ün elini öpebilirsiniz; bu bir kod.
Ama yeri var, zamanı var...
"Milletin vekili" sıfatıyla kimsenin elini öpemezsiniz, öpmemelisiniz. Bunun, "cübbesinde ilikleyecek düğme arayan" yüksek yargı mensubunun yaptığından farkı yok benim gözümde...
***
Sandığın mesajı(!)
"Başkan", ilk turda seçilmesine, partisi de "yine" seçimden birinci parti çıkmasına rağmen "zafer kazandık" demiyormuş, "mesajı aldık" deyip "tevazu" gösteriyormuş...
Hiç mi işkillenmiyorsunuz?
Belki "tevazu"sundan değil de 24 Haziran gecesi, bu ülkede, kimin ne kazandığını bilen üç-beş kişiden biri olduğu için böyle diyordur!
Belki bir "zafer" değil de "mesaj" çıkmıştır sandıktan sahiden de!
***
GÜNÜN SÖZÜ
Kibir, aptallığın en açık belirtisidir. Shipman
