Yaylaların serin sularında, geleneksel yöntemlerle tereyağı yapımı, halkın beceri ve ustalığını sergiliyor.
Yayla kızı, tereyağını buz gibi soğuk suyla yıkayarak, "Ya Allah bismillah" diyerek işe koyuldu.
Eski usullerle yıkama işlemini gerçekleştiren genç kadın, tereyağını adeta hamur yoğurur gibi yoğurdu ve ayranını süzdü.
Soğuk suyun içinde elleri buz kesmesine rağmen, tereyağını sabırla yıkayan yayla kızı, "Ben yaylalarda büyüdüm, yayla kızıyım" diyerek köklerine olan bağlılığını ifade etti.
Sabahın erken saatlerinde başlayan bu ritüel, tereyağının mayıs ayında elde edilen en taze ve en kaliteli sütten yapılmasını sağlıyor.
Yayla kızının bu özverili çalışması, tereyağının doğallığını ve tazeliğini vurguladı.
Yayla sularının soğukluğu, tereyağının kalitesini artırırken, yayla kızının tecrübesi ve ustalığı da bu lezzetli ürünün her aşamasına işleniyor.
Yayla kızı, tereyağını yıkadıktan sonra, "Vallahi benim ellerim buz tuttu" diyerek gülümseyerek işini tamamladı ve tereyağını soğuk suyun altında tertemiz bir hale getirdi.
