Bolu Belediyesi’nin tartışılan Başkanı Tanju Özcan, “Dört ayrı kurumdan para alıyorlar. En şık onlar geziyor, en rahat onlar yaşıyor. Bu vicdana sığar mı?” diye sordu ve ekledi: "Kimsenin yatağa aç girmesini arzu etmem. Ama haksızlık karşısında da susmam."
Sözcü'de yer alan habere göre, kendisine yöneltilen Suriyeli eleştirilerine cevap veren Özcan'ın açıklamaları şöyle:
"Burada Iraklı, Suriyeli ve Afgan göçmenler var. Dört ayrı kurumdan para desteği alıyorlar; sosyal hizmetler, sosyal yardımlaşma, belediyeler ve Kızılay. Bolu'da en şık onlar giyiniyor, en rahat onlar yaşıyorlar. Bu dört kurumun da birbirinden haberi yok. Yani biz belediye olarak hangi mültecinin hangi kurumdan yardım aldığını bilemiyoruz, onlar da bizimkileri bilemiyor. “Belediyeden bu yardımları yapmayı ben uygun görmüyorum” dedim, bununla ilgili de çok olumlu tepkiler alıyorum halktan.
Suriyelilere biz 7 yıldır ev sahipliği yapıyoruz, 4 yıl önce sayı 2 milyondu, şimdi 4.5 milyonu aştı. 5-10 yıl sonrasını düşünemiyorum. Bizim devlet olarak da bir karar vermemiz lazım; Suriyelileri gönderecek miyiz, göndermeyip topluma entegre mi etmeye çalışacağız? Sadece yardımlar değil, sosyal sıkıntılar var…
Türkiye, bir Suriye iç savaşı ile karşı karşıya kalırsa ne olacak? Bana Kur'an'dan ayetlerle yanıt vermenin anlamı yok, çözüm nerede? Ne kadar daha harcayacağımız belli değil Suriyelilere. Bunları konuşmamız gerek. Beka deyip durdular, asıl beka sorunu bu değil mi? Ben sosyal demokratım, kimsenin yatağa aç girmesini arzu etmem. Sosyal demokrat olmanın bir gereği de haksızlık karşısında susmayacaksın."