Taksim bombası neden patladı?..
"Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir" derler ya; yaşamın kimi alanlarındaki gidişat, geleceği de çok net haber veren sinsi gerekçelerden beslenir...
Tehdit pusudaysa; adına gaflet mi dersiniz, hata mı, ihmal mi, ne derseniz deyin, sonu karanlık olayların ne kadar ürkütücü olacağı baştan belli olur aslında!..
İşte Taksim saldırısından 7 gün önce, 7 Kasım 2022 günü bu köşede yer alan "Yeni tehdit büyüyor mu" başlıklı yazı da, ortalıktaki tartışmalı gerekçelerden beslenmişti...
Rejime yönelik tehdidin "sadece yurt içinde, cumhuriyetin rövanşını almaya çalışanların karanlık çabalarından ibaret olmadığına" dikkat çekilen o yazıda, "Suriye''de ABD destekli bir PKK ordusunun kurulduğuna ilişkin iç ve dış basında daha fazla haberler yayımlanırken, öne çıkan soru düşündürücü olduğu kadar da çok ürkütücü" denilmişti...
Yazıdaki "siyasi örgütler yeterince teyakkuzda mı" sorusunun altında ise şu satırlar vardı;
"PKK son 4 yılda büyük darbe almışken, Suriye''de sinsice büyüyen tehdide bir kez daha ''dikkat'' demekten başka bir şey gelmiyor elden... Hele de seçim yaklaştıkça bu tehdidin provokatif ve sansasyonel eylemlerle daha da öne çıkacağından hiç kuşku duyulmuyor..."
Taksim saldırısından bir hafta önceki o yazı, Türkiye''de sansasyonel bir eylem olacağını ve bunun Suriye''den geleceğini de açıkça haber vermişti aslında!..
Peki; Taksim patlamasından önce, bu köşede, "kuşku duyulmaz bir tehdide" hangi gerekçelere dayanılarak dikkat çekilmişti?..
AMERİKA, ORDU, TEHDİT!!!
Hazırlığı Nisan ayından bu yana devam eden Suriye''ye sınır ötesi operasyon bilinmez bir gerekçeyle beklemeye alınırken, güvenlik birimleri boş durmuyor...
Bir yandan Kuzey Irak''ta operasyonlar devam ederken, Suriye sınırındaki gergin bekleyişin öte tarafında ise PKK''nın elebaşlarına yönelik nokta operasyonları da durmuyor...
Son 4 yılda etkisiz hale getirilen üst düzey PKK''lı sayısının 50''ye ulaştığı tahmin ediliyor...
PKK''nın hem lojistiğine, hem eylem birimlerine, hem yönetim kademesine ve hem de örgütlenme çabalarına darbe vuran nokta operasyonları, yurt içinde militan sayısı 200''ün altına düşen PKK''yı iyice tedirgin ederken, Kuzey Irak''taki baskılarla birlikte terör örgütünün toplanacağı tek yer olan Suriye''de sinsi gelişmeler artıyor...
Özerk bölge adı altında, Türkiye sınırının neredeyse üçte ikisini denetimi altında tutan PKK/ PYD, Suriye''deki militan yapısını yeniden örgütlemek için çaba harcarken, Amerika''dan büyük destek alıyor...
İşte ABD''nin, 130 bin kişilik PYD ordusunu kurmak için tüm olanakları seferber ettiğine ilişkin iç ve dış basına sürekli haberler yansımaya devam ediyor...
Ancak PKK''nın yurt içinde gücü azalırken, devlet Suriye''deki sinsi devinimin farkında...
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu yüzden son iki yılda en az üç kez, ABD''yi Suriye''de PKK''yı desteklemekle eleştirdi ve çok sert uyarılar da yaptı...
PKK ise hazırlığı Nisan ayından bu yana devam eden sınır ötesi harekatın endişesini yaşarken, örgütte büyüyen erozyonu örtbas için Türkiye''yi tehdit etmeye devam ediyor...
Örgüt yöneticilerinden Mustafa Karasu''nun, nisan ayında PKK''nın televizyonunda yaptığı şu konuşma da, Taksim saldırısını zaten baştan duyurmuştu;
"... Gerilla saldıracak elbet, hem de hiç beklemediği, hiç ummadığı yerde... Bu sadece askeri hedefler açısından değil, mevzilerde değil, Türkiye''nin her yerinde, kentlerde olacak... Her yer savaş alanı..."
PKK, STRATEJİ, KUŞKU!!!
İşte Taksim''deki bombanın pimi, TSK''nın sınır ötesi operasyon hazırlığına başladığı Nisan ayında, (bir yandan operasyonların örgütü sarstığını da itiraf eden) Mustafa Karasu''nun "her yer savaş alanı olacak" şeklindeki tehdidiyle çekilmişti zaten...
Taksim''deki saldırı ve bombacının hareket tarzı kimi aklıevellere amatör gelebilir ama, bu eylem bir yandan PKK''nın içinde bulunduğu karmaşanın paradoksunu dışa vururken, diğer taraftan da sinsi bir stratejiyi açığa çıkartıyor;
- Çünkü örgüt Türkiye, Kuzey Irak ve Suriye''deki yoğun operasyonlar nedeniyle eylemsizlik sıkıntısı yaşıyor...
- PKK aynı zamanda devletin Irak ve Suriye''deki nokta operasyonlarına karşı, şehir merkezlerindeki saldırılarla misilleme yapmaya çalışıyor...
- Taksim eyleminde Afrika kökenli, oldukça ürkek olduğu görülen bir kadının kullanılması, PKK''nın bu tür sansasyonel eylemler açısından militan bulmakta zorlandığını ve bir dönem etkin olan "fedailer taburu"nun da ciddi erozyon yaşadığını gösteriyor...
- Aynı zamanda eylemcinin kimliği, PKK''nın bu tür saldırılar için deşifre olmamış yabancı militanlara yöneldiğini de ortaya çıkartıyor...
Peki; Taksim gibi onbinlerce kişinin bulunduğu bir anda, yüzlerce işyeri kamerası görüntü alırken, Türkiye''nin en ünlü caddesinde riskli bir eylem yapmak PKK açısından neyi ifade ediyor;
- Eskisi gibi saldırı eylemleri ve çatışmadan kaçınan PKK, Taksim''de patlayan bombayla bundan böyle sinsi ve sansasyonel eylemlere yöneleceğini duyurmuş oldu...
- ABD''nin de desteğini alan örgüt, sivilleri hedef alırken, Türkiye''yi kışkırtmaya ve seçim öncesi Suriye bataklığına çekmeye çalışarak kaos yaratmayı hedefliyor...
- PKK yaşanacak kaosun ardından aynı zamanda Türkiye''yi yeni bir "açılım" masasına oturtmaya ve bu konuda muhatabın İmralı ya da HDP değil, direkt Kandil olduğuna vurgu yapmak da istiyor...
Ve en önemlisi; Taksim''deki bombanın, tam da Erdoğan''ın Amerika''yla ilgili "terörün merkezi" suçlamasının gazetelere yansıdığı gün patlaması akılları karıştırıyor!!!
Belki de, yazının başındaki "Taksim bombası neden patladı" sorusunun yanıtı, kuşku yaratan bu "rastlantı" da gizleniyor!!!