Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Özcan YENİÇERİ
Özcan YENİÇERİ

Suriye'de sorun PYD değil ABD'dir!

Türkiye'nin Cerablus operasyonu ABD'nin hesaplarını bozdu. Kobani'den Menbic'e taşıdığı YPG'nin önünün kesilmesi ABD'yi fena halde rahatsız etti. İsrail-ABD-PYD koridorunun böğrüne bir bıçak gibi giren TSK'yı bölgede köşeye sıkıştırmak için ABD elinden geleni yapmaya başladı.

ABD orta vadede Türkiye'nin PYD üzerine operasyon yapmasının kaçınılmaz olduğunun farkındadır. Bu nedenle Menbic, Telabyad ve Kobani'nin YPG tarafından tahkim edilmesini ABD öncelikleri arasına almış durumdadır. Bunu görmek gerek!

Darbe girişiminin başarısız olmasının şokunu atmış değil!

ABD'nin Eğit-Donat projesinden tutun da Türkiye ile birlikte Esad rejimine karşı ortak mücadele gibi önerileri hep oyalamaya yönelikti.

ABD, Türkiye'yi Suriye'den uzak tutmak için elinden geleni yapmıştır. Dahası Türkiye'nin içindeki beşinci kolları vasıtasıyla Ergenekon ve Balyoz, Casusluk davalarını da o açtırdı. Amaç TSK'nın, Suriye'deki gelişmeler karşısında sessiz ve etkisiz kalmasını sağlamaktı.

15 Temmuz darbe girişiminin amacı da aynıydı. Türkiye'yi güneyden kuşatacak bir koridor oluşturmak ve darbe sonucu çıkacak iç savaştan yararlanarak PKK koridoruna Türkiye'den toprak ilave etmekti.

Yapılan hesap buydu. Türk Milleti bu hesabı bozdu.

Yaşanan süreçte Türkiye'nin Fırat Kalkan harekâtı, sınırdaki dengeleri alt üst etmiş, bu durum ABD'nin kimyasını bozmuştur.

PYD'yi silahlandırmak ne anlama geliyor?

Erdoğan, ABD'de yaptığı konuşmada IŞİD ile mücadelede için Rakka'ya müdahale konusunda "eğer karar verilirse iki devlet olarak Türkiye ve ABD operasyon yapabilir" dedi.

Türkiye ABD'ye 'Rakka'ya operasyonu birlikte yapalım' derken ABD bu öneriye Kobani'yi iki uçak dolusu ağır silah indirerek cevap verdi.

ABD Savunma Bakanı açıkça PYD'ye silah yardımı konusunda "bu yardımı yaptık, yapmaya da devam edeceğiz" deyiverdi.

New York Times ise Barack Obama'nın IŞİD'e karşı mücadeleyi hızlandırmak için kurmaylarına PYD'ye doğrudan silah yardımı yapılması yönünde bir plan üzerinde çalışma talimatı verdiğini yazdı. Ulusal Güvenlik Konseyi'nde görüşülmekte olan tasarı yakın günlerde hayata geçecek.

Aslında ABD'nin PYD'yi ve PKK'yı silahlandırma programı yeni de değil; Amerikan yönetimi uzun süredir PYD'yi silahlandırıyor.

ABD silah yardımlarını bugüne kadar "Suriye Demokratik Güçleri" adı altında toplanan ve yüzde 80'i PYD'li olan örgüte yapıyordu.

Gelinen aşamada ABD yönetimi, PYD'yi silahlandırma programını artık dolaylı değil, doğrudan yapıyor.

Bu Türkiye'ye ve güvenliğine doğrudan müdahale anlamına geliyor.

IŞİD ile Değil Türkiye'yle Mücadele!

Türkiye, sorun IŞİD ile mücadele ise birlikte yapalım derken, ABD Türkiye'nin terör örgütü olarak nitelediği PYD'ye silah yardımı yapıyor. Kantonlara ABD özel kuvvetleri için bayraklar asıyor. Sürekli ABD, PYD ile beraberiz mesajları veriyor.

ABD açıkça PYD'yi Türkiye'ye tercih ediyor. Ama Türkiye'ye de "müttefikiz" demeye devam ediyor.

ABD, IŞİD'i gerekçe göstererek PYD'yi güç haline getirmeyi ve sonuçta da devletleştirmeyi amaçlıyor. On yıl önce Irak'ta yaptığının aynısını bugünlerde Suriye'de gerçekleştirmeye çalışıyor.

Yapılan IŞİD ile değil Türkiye'yle mücadeledir. Fırat Kalkanı harekâtıyla bölgeye müdahale eden Türkiye'ye karşı koyabilmek için ABD müttefiki PYD'ye ağır silahlar veriyor. PYD'yi düzenli ordu haline getirmeye çalışıyor.

Bayrağıyla, diplomasisiyle, silahıyla PYD'nin yanında yığınak yapan ABD'nin gerçek niyeti budur.

Sorunun kaynağı PYD, PKK değil doğrudan ABD'dir.

Türkiye de aynen ABD gibi "dost ve müttefik" kavramlarını kullanarak ABD'nin PYD üzerinden gerçekleştirdiği atraksiyonlarına cevap vermelidir.

ABD silah yardımıyla sorunu açık etmiştir. Sorun PYD değil ABD'dir. Sorunu anlamak yarı yarıya çözmek demektir!

Türk-Rus-İran ve dolaylı olarak Esad Rejimiyle yapılacak etkin bir iş birliği, ABD'nin niyetlerini boşa çıkarır. Çözüm buradadır!

Yazarın Diğer Yazıları