ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, Sudan'daki gidişat hakkında Güvenlik Konseyi'nde bilgilendirme yapılması durumunda ülkesindeki BM misyonunu kapatmakla tehdit eden Hartum hükümetine tepki gösterdi.
Greenfield, basın açıklamasında, Sudan hükümetinin, Genel Sekreter Antonio Guterres'in özel temsilcisinin Güvenlik Konseyi'ne bilgi vermesi halinde, savaşın parçaladığı ülkedeki BM misyonunu sona erdirmekle tehdit ettiğini belirtti.
Büyükelçi Greenfield, BM Sudan Özel Temsilcisi Volker Perthes'in Güvenlik Konseyi'nde vereceği brifing nedeniyle Sudan'ın, ülkesindeki BM misyonunu sonlandıracağına dair tehdidinin "gerçekten çirkin" olduğunu ifade etti.
Güvenlik Konseyi'nin ABD adına dönem başkanı olarak Sudan konulu panele başkanlık eden Greenfield, toplantı sonrası gazetecilere verdiği demeçte, "Hiçbir ülke, bırakın Birleşmiş Milletler'i, hiçbir konuşmacıyı susmaya zorlayamaz." dedi.
Greenfield, "Sudan'dan, özellikle Darfur'dan gelen hikayeler ve görüntüler tüyler ürpertici. Hızlı Destek Kuvvetleri ve müttefik milislerin, Batı Darfur'da devam eden zulümler, etnik kökene dayalı cinayetler, kadınlara yönelik yaygın cinsel şiddet uyguladığına dair inandırıcı raporlar var." diye konuştu.
"14 MİLYON ÇOCUK İNSANİ YARDIMA MUHTAÇ"
BM Genel Merkezi'nde düzenlenen günlük basın toplantısına, Genel Sekreter Sözcü Yardımcısı Farhan Haq, BM'nin Afrika'dan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Martha Ama Akyaa Pobee'nin Sudan'da giderek kötüleşen insani durum hakkında Güvenlik Konseyi'ne bilgi verdiğini aktardı.
Haq, Pobee'nin, "Sudan'daki hastanelerin yüzde 80'inin hizmet dışı kaldığı", "ülkedeki 14 milyon çocuğun insani yardıma muhtaç hale geldiği" yönündeki açıklamalarına yer verdi.
BM Sözcü Yardımcısı, ülkeden kaçmaya çalışan sivillerin durumunun da giderek kötüleştiği, birçok insanın kaçışının engellendiği bilgisini paylaştı.
Haq, Sudan'dan kaçabilen sivillerin ise taciz, hırsızlık benzeri saldırılara karşı savunmasız olduğunu vurguladı.
SUDAN'DA ORDUYLA HDK ARASINDAKİ ÇATIŞMALAR
Sudan ordusu, bir zamanlar desteklediği ancak bağımsız ve paralel bir ordu gibi davranması nedeniyle tehdit olarak gördüğü Hızlı Destek Kuvvetlerinin (HDK), 2 yıl içinde tamamen orduya entegrasyonunu istemişti.
HDK'nin ise sivil hükümetin ardından yaklaşık 10 yıla yayılan bir süreçte bunu kabul edebileceğini açıklamasıyla başlayan gerginlik, 15 Nisan sabahı taraflar arasında, Hartum ve çeşitli şehirlerde silahlı çatışmaya dönüşmüştü.
Başkent Hartum ve çevresiyle özellikle batıdaki kentlerde hala süren şiddetli çatışmalarda çoğu sivil 3 binden fazla kişi hayatını kaybetti, on binlerce kişi yaralandı.
BM, Sudan'da devam eden savaş nedeniyle 4 milyondan fazla kişinin zorla yerinden edildiğini ve bunun ülkedeki sağlık koşullarını kötüleştirdiğini bildirmişti.
BM, çatışmalardan etkilenen 700 binden fazla kişinin komşu ülkelere kaçtığını ve 195 bin Güney Sudanlının geri dönmek zorunda kaldığını aktararak, ülke içinde ise 3 milyondan fazla kişinin yerinden edildiğini açıklamıştı
