Suçlu ayağa kalk!
MHP Genel Merkezi bir komisyon kurarak son seçimdeki oy kayıplarının nedenlerini araştıracak ve bir yandan sandığa sahip çıkmayan ülkücüleri tâkibe alacakmış. İl başkanlıkları, ilçe başkanlıkları ve adaylar 'çapraz sorguya' alınacaklar ve bu raporlar değerlendirilecekmiş. MHP Genel Merkezi'nden görevlendirilen 30 kişilik ekip parti müşâhitlerinin seçim günü sandık başına gidip gitmediğini tek tek araştırıyormuş. Partililerin deyimiyle 'sandık kaçakları' tespit ediliyor ve delillendirilen 'kaçak' vakaları hakkında işlemlerin yapılacağı ifade ediliyormuş. Parti içi muhalefetin seçimlerde çalışmadığı ve hatta oy bile vermediği iddia ediliyormuş...
Seçimlerden bu yana bütün olumsuzluklara rağmen tek başına iktidar olan AKP'nin değil MHP ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin gündem olmasının hiçbir haber değeri yok MHP Genel Merkezinde.
Anlaşılan o ki medyaya yansıyan yukarıdaki haber 'suçlu ayağa kalk' cümlesini MHP'nin tabanı, seçmeni, teşkilatları ve kadroları değil Genel Merkezi kuracak ve suçlular tespit edilecek.
MHP Genel Merkezi 'suçlu ayağa kalk' dediğinde yaklaşık kaybedilen 2 milyon MHP'li seçmen, yüzlerce teşkilat mensubu, belki onlarca sandık görevlisi ve iç muhalefet dinamikleri ve dahi MHP'nin yönetimini sorgulayan kalemler 'suçlu' ilan edilecek. Bu tabloya göre 2 milyondan fazla insan MHP Genel Merkezi'nin tespitiyle ayağa kalkacak...
Eh bu durumda da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve yönetimi de sütten ak kaşık olarak çıkacaklar ve 'görevlerine' devam edecekler.
Aynı rakip karşısında 12 kez seçim yenilgisi almaları, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde nevzuhur bir adayı desteklemeleri ve Meral Akşener gibi bir ismi aday göstermemeleri, Meclis Başkanlığı'nda Cumhurbaşkanlığı adaylığına lâyık gördükleri ismi aday göstermeyip AKP'yi desteklemeleri, Sinan Oğan gibi televizyonlarda MHP'ye prestij katan bir ismi ihraç etmeleri, aday yapmamaları, 28 Şubat sürecinde ciddi bir siyâsî sınavdan yüzünün akıyla çıkan, MHP adına yalnızca itibar ve sempati demek olan Meral Akşener gibi bir ismi milletvekili listelerine koymamaları, Mansur Yavaş gibi bir ismi ve ülkücüyü hareketten dışlamaları gibi yüzlerce fâhiş Genel Başkan ve üst yönetim hatasını yok sayarak sandığa gitmeyen görevlilerin peşine koşan bir kafa yapısı ve siyâsî uslûp hakkında 'Allah akıl fikir versin'den başka ne diyebiliriz?
Bir insan kendine bunu niye yapar?
Bir kadro kendine bunu niye yapar?
Neden bu kadar kendisini tartıştırır, istiskâl edilmesinin önünü açar?
Bunu anlamak mümkün değil!
Aslında yapılacak çok basit bir açıklama yukarıda bir kaçını sıraladığımız tüm başarısızlıkları, tüm hataları tarihe gömebilir.
"Ben ve üst yönetimim seçimlerde başarısız olmuştur. Yakın zamanda kongreye gidilecektir. MHP, Türk siyasetinin ana damarlarından birisidir, MHP'yi başarıya ulaştıracak aday ve kadroların önünü açmak, demokratik işleyişi sağlamak ve bundan sonra yeni seçilecek arkadaşlarımızın başarısı için elimizden geleni yapmak bizim vazifemizdir..."
Çok mu zor bu açıklamayı yapmak, parti içi demokrasiyi işletmek, Soma fâciası ve benzerlerinde yetkililerin istifasını haklı olarak isteyen siyâsî aklın kendi başarısızlıklarında istifa gibi erdemli bir tavrı göstermeleri bu kadar mı zor?
Anlamak mümkün değil!
Suçlu ayağa kalk!